hakemin yersiz bir kararla birol'u oyundan çıkarmasına rağmen, baskılı oynayan sarı-lacivertliler galibiyeti temin edecek bir gol atmağa muvaffak olmadılar
esen kaftan izmir'den bildiriyor
fenerbahçe, karşısında dişli bir rakipten ziyade gaddar bir hakem buldu.
doğrusunu söylemek icap ederse bu kadar işgüzar, bu kadar gayretkeş bir hakem önünde galip gelmek büyük bir mesele idi. hakem, sarı -lâcivertli takım aleyhine verdiği kararlar yetmiyormuş gibi, 24 dakikada, fenerbahçe'yi bir de birol'suz bıraktı.
hadise, oyuncu atılacak büyüklükte değildi. ve şu şekilde oldu: 24. dakikanın dolduğu bir sırada, birol gerilerden gelen topa kafa vurmak istedi. necdet oralalp oyunu durdurarak fenerbahçe aleyhine hentbol atışına hükmetti. birol «hakem bey vallahi elime değmedi» deyince de kendisini dışarıya çıakrdı. bu hareket, fenerbahçeli futbolcuların olduğu kadar seyircinini de asabını bozdu ve hakeme devre bitene kadar aleyhte tezahürat yapıldı.
ilk devrede fenerbahçe, rakibi önünde ezici bir baskı tesis etti, 6. dakikada necdet oralalp, ceza sahasına üç metre dalan aydın'ın, k. erol tarafından düşürülmesine topu dışarı çıkararak faul cezası verdi. halbuki bu hareketin cezası penaltı idi. 8. dakikada yüksel'in falsolu şutu içeri girerken, muhip kurtardı. 13. dakikada ali ihsan'ın şutu yan direkten döndü. 34. dakikada yüksel'in plâsesi iç direğe çarptı. muhip kurtarmak isterken tekrar içeri gönderiyordu fakat bu defa da cengiz durumu kurtardı.
ikinci yarıda fenerbahçe durulmuştu. nitekim hemen hemen bütün hücumlar karşıyaka tarafından yapıldı, fakat gol olmadı.
karşıyaka rakibinin ikinci yarıya da 10 kişi olarak devam etmesi karşısında oyunda bariz bir hakimiyet kurdu. ancak, gününde olan selim bir taraftan defansa yardım ederken, diğer taraftan da şahsi kontratakları ile rakip kaleye tehlikeli oldu. üç futbolcu ile saldıran fenerbajçe forvetine müsait toplar göndererek gol pozisyonları hazırladıç
birol'un oyun harici edilmesi ile demgesi bozulan mac, yeşil-kırmızılıların baskısı ile devam etti. son dakikada her iki tarafta da beraberliğe rıza gösteren bir hal vardı: 0-0