bir maraton yarışını andıran milli ligin son anlarında depara kalkan gençlerbirliği, başta giden fenerbahçe ile atbaşı berabere duruma gelince, yarışın neticesi şüpheli bir hâle girdi. 3 puan farkla önde giden sarı - lâcivert formalı ekip, dünkü oyunu ile finişteki ipe göğüsünü birinci olarak değdiremiyecek hissini verdi herkese. hele ankaragücü'nün beyoğluspor'a çıkardığı oyun karşısında, bugünkü maçın neticesini, bütün seyirciler daha dünkü maçtan sonra sezer gibi oldular.
30 bin seyirci bir maraton finalini seyretmek üzere kendini günlerdir hazırlamış ve stadı çok erken saatlerde doldurmuştu. ilk devresinde yazılacak bir tek hareket göremediğimiz oyunun, yalnız 20 nci dakikasında, birol'un gollük pozisyonu havalandırmadı herkesin ağzını açık bıraktı. hele 88. dakikada yine birol'un kaçırdığı bâriz gollük pozisyon, fenerbahçeli taraftartarın dövünmeleri arasında takımı belki de şampiyonluktan edecek kaçan fırsat oldu. bütün oyun müddetince ismail'den ve koca sene içinde ilk defa oynıyan kaleci ali’den başka kimse gayretli değildi. ne sistemi, ne enerjisi, ne de azmi olmıyan bir takımdan dün başka bir netice beklenemezdi. hattâ bu beraberliği şampiyon namzedi takım için bir başarı bile saymak yerinde olurdu. bir buçuk saatlik oyunda tarifini, hattâ tenkidini dahi yapamıyacağımız fenerbahçeliler, bugünkü ankaragücü karşılaşmasındaki ümitleri sıfıra indirmiştir. takımın maç kazanması ve şampiyon olabilmesi için şöhretlere bel bağlamak ve yerlerine genç elemanlar koymak yerinde olur.