"dsi'de memurdum ve topograf olduğum için dağ bayır arazi ölçümleri yapıyordum. bir anlamda saha hakimiyeti meslekten!.. arifiye'deki ve dsi'deki arkadaşlardan oluşan 20-25 kişilik bir grubumuz vardı. her hafta istanbul ve ankara'daki maçları izlemeye gidiyorduk, türk futbolunu yakından takip ediyorduk. eskişehirspor henüz kurulmadığı için kimimiz fenerli, kimiz galatasaraylı, kimimiz de beşiktaşlı'ydık. ben de fenerbahçe seyircisini çok beğeniyordum. hatta 1960'da ankara'da askerliğimi yaptığım günlerde, fenerbahçe hacettepe ile oynamak için başkente gelmişti. o maçta asker elbiseleriyle arkadaşlarla maça gitmiştik. kendimizi kaptırıp çok bağırdığımız için bir inzibat binbaşısı geldi ve bizi dışarı çıkartmak istedi. itiş kakış derken asker arkadaşlardan birisinin savurduğu yumruk binbaşıya gelince ortam iyice gerildi. fenerbahçe futbolcusu hemşehrimiz basri dirimlili olmasaydı fener uğruna askerliğimiz bile yanabilirdi... 1965'te eskişehirspor kuruldu ve kırmızı siyah renklerden başkasını sildik kafamızdan. eses'in ilk maçında baktık bu iş böyle olmayacak, herkes oturup sessiz sessiz maç izliyor, arkadaşlarla bir karar verdik ve ertesi hafta ben tribünden sahaya indim ve eskişehir'i çoşturmaya başladım..."