«yalnız aptallardan farksız olan âşıklardır ki, daima ayni şeyleri söyledikleri halde hep yeni yeni şeyler söylediklerini sanırlar…»
bir fransız yazarına ait bu sözde bizim futbolumuz için de bir gerçek var... hep ayni kelimeleri geveliyoruz yıllardır… türkiye’de futbol yok… kollektif oyun yok… milyonlar alan oyuncular çölde serap kovalayan bedevi arap gibi top peşinde koşuyorlar…
dünkü maç için de konuşmak gerekirse, bu klişeleri tekrarlamak icap edecek…
koca bir 45 dakika sasu'nun kesme attığı frikikten olan gol..
sonra ikinci yarı, galatasaray'ın beraberlik sayısı… biraz kıpırdanış, biraz sür'at, kaçan penaltı…
sasu geldi de millet konuşacak şey buldu.. yazacak konu da bulanlar olacak…
fenerbahçe'nin başkanı, leon blum'un «kitle psikolojisi» adlı kitabını iyi okumuş olmalı ki, durup dururken bir kahraman yaratıp takdim ediverdi halka..
gerçi kahraman kendine düşen görevi yaptı dün… mesuliyetten korkmayıp bir de penaltıyı atsaydı: «o o oo» değme keyiflere..
kalktı bir toz bulutu havaya… bakalım kimler kaybolacak bu dumanın içersinde…