önümüzdeki hafta türkiye liginde oynanacak maçlara göz atalım:
cumartesi günü ilk iki haftanın iki mağlûbu istanbulspor ve vefa karşı karşıya gelecekler. aynı gün galatasaray altay ile karşı karşıya gelecek. pazar günü fenerbahçe'yi eni konu terleten izmir'in siyah - beyazlı takımı. ligin şampiyon adayı gösterilen sarı-kırmızılı ekibin karşısında aynı başarıyı bakalım gösterebilecek mi?
kulüp sözcüsü şevket öndersev «iddialıyız» derken, antrenör bobek temkinli konuşuyor
izmir, özel
fenerbahçe’den bir puan alan altaylılar şimdi de gözlerini galatasaray'a çevirmişlerdir. sarı - lâcivertliler önünde galibiyeti kaçırdıklarını söyleyen kulüp sözcüsü şevket öndersev, «bütün istanbul seyircisi güzel futbolumuzu alkışladı. bu hafta yine istanbul'da galatasaray ile oynayacağız. sarı - kırmızılılara bir sürprizimize var» demiştir.
siyah - beyazlı takımın yugoslav antrenörü bobek ise galatasaray maçı ile ilgili olarak şunları söylemiştir:
«– fenerbahçe ile başa baş bir mücadele gözterdik. ancak yine kondisyonumuz iyi değil. vefa karşısında gördüğüm galatasaray, her an gol pozisyonuna girebilen bir takım havası içinde görüldü. buna rağmen galatasaray’dan puan alacak güçteyiz»
altay g. saray’dan, k. yaka da fenerbahçeden puan bekliyor
izmir, özel
altaylılar istanbul'da galatasaray ile yapacakları maçtan puan alacaklarını iddia ederlerken, karşıyakalılar da izmir'den fenerbahçe'yi puansız göndereceklerini iddia etmişlerdir.
pazar günü istanbul’da galatasaray ile karşılaşacak olan altay da hazırlıklarına devam etmektedir. antrenör bobek, sarı - kırmızılıların türkiye liginde en iyi futbol oynayan ekip olduğuna bir kere dahışaret etmiş ve maç ile ilgili ırak şunları söylemiştir
«— maç çetin çmege aday. bu yıl türkiye liginde şampiyonluğa en yakın aday olan galatasaray karşısında da puan almak için çalışacağız.»
türkiye liginde yine zorlu bir gün… 12 takım da «aslanın ağzında» puan almak için mücadele edecek… gözler mersin’de idmanyurdu eskişehirspor, bursa’da bursaspor – samsunspor, izm,r’de karşıyaka – fenerbahçe, istanbul’da galatasaray – altay, ankara'da demirspor – beşiktaş, bolu'da boluspor – ankaragücü maçlarına çevrilmiş, sonuçları bekliyor.
türkiye liginin 3 büyüklerinden galatasaray 15.15'de ali sami yen stadında altay. fenerbahçe 20.00'de alsancak stadında karşıyaka, beşiktaş 15.00'de 19 mayıs stadında demirspor ile oynayacak. bakalım bü-ükler bu maçlarda büyüklüklerini gösterebilecekler mi?
yağmur hiç durmadı maç boyuna… ergün de durmadı, uğur da…
yağmur bıktırıcı, kahredici bir tempo ile saha şartlarını ağırlaştırıyor; pırıl pırıl çim sahayı bir patinaj alanı haline getiriyor: görüş şartlarını bozuyor; top kontrolünü güçleştfriyordu.
ergün ve uğur ise hiç düşmeyen bir tempo ile sahada bir çift mekik gibi çalışıyorlar, orta sahada devamlı hareket halinde bir çift beyin olarak oyuna damgalarını basıyorlardı.
dünkü maçta böylece üç önemli «büyük» vardı: yağmur, ergün ve uğur...
aslında altay, ne yaptığını pek iyi bilen, canlı ve hareketli bir takım olarak maça başlamıştı. ortada ayfer - uğur - cihat üçlüsü, aralarından cihat’ı zaman zaman ileri fırlatıp, mustafa ile birlikte soldan nefis kaçışlar hazırlıyorlar. siyah - beyazlılar hücuma kalkınca; 7 ve bazan 8 forvetle galatasaray defansının üzerine saldırıyorlardı. öte yandan, galatasaray'ın ileri iç adamı cengiz — gökmen ve suphi, altay'ın geri adamlarınlan daha becerikli olmadıkları çin terazinin kefesi altaylıların ehine ağır basıyordu.
her iki tarafın orta saha aamları, alışılmışın üstünde bir utbol gösteriyorlardı. ama haırlanmış, düşünülmüş, hesaplanmış bir «sonuca gidiş» davanışı daha çok altay'da idi.
galatasaray'ın tecrübeli ve çaşkan iki «büyüğü» maçın giişindeki eksikliği derhal görüerdiler. yapılacak şey oyunu, galatasaray'ın ileri adamlarının ırpınması ile rakip defans öünde sıkıştırmak yerine, uzak utlarla tanzer’i yoklamaktı.
ve öyle yaptılar…
15 inci dakikada ergür’den uğur'a gelen kısa bir pasla olukça uzaktan topu kaleye şanelleyen uğur, az daha tanzer'i mağlûp edecekti. sıçradı, tanzer opu elleri arasından kaçırdı... e anide dönüşle yerde loke etti. galatasaray'ın uzakan şütler denemesinin ilk adımıydı bu... sonra bunu bir çok efa tekrar edecekler ve iyi kaci tanzer'i sık sık zorlayacakırdı. oysa, sarı kırmızının sıl gol adamları pozisyona girikçe olmadık beceriksizliklerle opu eziyorlardı. 35'inci dakikaa cengiz hemen hemen penaltı oktasından önü tamamen açık bir halde tek başına kalıp ıskalayacak, devrenin son dakikasında ergün'un bir vuruşu defanstan dönüp, kalenin birkaç metre ilerisinde gökmen'in önünde kalınca, gökmen de kalçadan çıkardığı bir vuruşla topu havaya dikecekti…
ikinci devrede ayhan oyunu değiştiren adam oldu. şimdi altay defansı önünde sağa sola koşuşup ortalığı tozutan adamlar yerine, gerilerden gelen her topu değerlendirebilecek adamlar vardı. çünki, cengiz ve suphi de uğur - ergün - ahmet üçlüsünün hazırladığı topların ayhan’dan kademelenişi ile «oyuna girmişlerdi».
... ve maçın 61'nci dakikasında galatasaray'ın akıllı paslar, çabuk kaçışlar, hızlı sıyrılışlarla altay defansını ablukaya alıp iyice bunalttığı bir anda cengiz ceza sahasının içinde topu önünde buldu. daldı ve vurdu. aynı anda altay'ın necdet'i de ayak koymuştu. top falso aldı. kale ortasında yer tutmuş olan tanzer'in yanıbaşına geldi aldığı falso ile… çöktü tanzer. yanıbaşından civa gibi sıyrılan topa ancak el koyabildi. kesemedi topu. ve meşin yuvarlak yavaş yavaş kayıp gitti kalenin içine...
gol altay'lıları çökertiverdi. maçtan ümitlerini kestiler.
şimdi sahada sadece galatasaray'ın üstün fiziği ve bu fizikle bes'enen iyi futbolu vardı.
maçın bitmesine 5 dakika kala ahmet oldukça uzaktan kurşun gibi bir şutla ikinci golü de atıverdi. top tanzer'in sağ üst köşesinden girdi kaleye.
yağmur hiç durmamıştı. ergün ve uğur da... ve gol altay'ı durdurmuştu. oysa gole kadar siyah – beyazlılar değme milli lig takımımızın başaramıyacağı kadar güzel bir futbol oynuyorlardı. galatasaray, iki «büyük adamı» ve mükemmel fiziği ile sıkıp ezivermişti altay'ı…
bizim futbolcuların alışamadıkları kaygan fakat çamursuz bir çim sahada fevkalâde kaliteli bir maç seyrettik. ilk yarıda altay daha oturaklı, daha avrupai bir futbol oynadı. 6 kişi ile hücum yapan, 8-9 kişi ile kapanan bir takım hüviyetinde idi siyah—beyazlılar.
sarı—kırmızılılar oyunu kazanmasını bildiler.
bildiğimiz 4—3—3 düzenindeki galatasaray'ın orta üçlüsünde yer alan ahmet, uğur ve ergün’ün klâsına erişememekle beraber, çalışkanlığı ve sahalarımızda çok az görülen golü ile maçı bitiren adam oldu. altay ise solü yedikten sonra güzel, akıllı futbolunu bırakıverdi. yukarıda da belirttiğim gibi galatasaray, uğur. ergün ve ayhan'ın üzerine oyunu kurduktan sonra bu futbolcuların bir dinamo gibi çalışmasıyla oyunu kazanırken, bu 3 futbolcunun yanında ekrem da parlayan bir yıldız olarak gözden kaçmadı. bu genç futbolcu gerek markaj gerekse yüksek bir hücum gücüne sahip, izmir'in siyah-beyazlı takımında ise sahada ne yaptığını bilen ayfer'den sonra zinnur, necdet ve oğuz takımın iyileri olarak göze çarptılar.
vefa – istanbulspor 0 ptt – göztepe 2 şekerspor – galata 1 galatasaray – altay 1 demirspor – beşiktaş 0 karşıyaka – fenerbahçe 0 m. id. y. – eskişehir 0 boluspor – ankaragücü 0 bursaspor – samsunspor 1 kütahya – t. i. yurdu 1 izmirspor – denizli 0 sakarya – g. birliği 2 bandırma – orduspor 1 balıkesir – giresun 0 hatayspor – trabzon 0 mardinspor – kırıkkale 0
spor toto'nun 10. haftasında 13 maçı bilen 19 kişi 18 bin 969’ar lira alacaklardır. 12 maçı doğru tahmin eden 369 kişi 910'ar, 11 maçın sonucunu bilen 4981 kişi 72’şer, 10 tutturan 30 bin 20 kişi de 12 şer lira ikramiye kazanmışlardır.