yok, yok, jübile falan değil... festival değil. hem artist, daha doğru bir deyimle artist - futbolcuların maçı... bir tarafta «taçsız kral» ın yakışıklı jönü metin oktay, öbür tarafta «kavgasız yaşayalım» adlı bir kordele ile beyaz perde illetine tutulan başka bir yakışıklı adam; varol ürkmez.
altay'lı varol’un beyaz perde tecrübesi, metin'inkinden tabii ki fazla. metin daha ilk filmini çevirmeden, varol üçüncüyü falan bitiriyordu.
koca yaz mevsimini kızgın güneş altında ve kameralar karşısında geçiren iki milli futbolcu bugün artistlikten değil, futbolculuktan imtihan olacaklar. bu beyaz perde merakı önce çadır tiyatrosuna, sonra halkın diline düşen altay'lı «panter kaleci» şöyle konuştu dün: «çekoslovakya maçından sonra hakkımda çeşitli dedikodular çıkaranları utandıracağım. g. saray maçına gelince, daima söyledim. galatasaray büyük takımdır. fakat biz onlardan daha formdayız izmir'e en azından bir puanla döneceğiz.»
ilk filminin gösterildiği günlerde, ikinci bir film çevireceği söylentileri yayılan galatasaray kaptanı metin oktay da milliyet‘e altay maçı için şöyle demişti: «banko metin» yâni, garanti galibiz, demenin futbolcası!
şimdi temenni edelim ki iki artist - futbolcu kendilerine şöhret kapılarını açan futbolculuk mesleğinin adamı olarak sahada gözüksünler. çünkü halk ikisini de futbolcu olarak daha çok tutuyor da!