ogün ve şeref'ten mahrum sarı - lâcivert'liler bir varlık göstermediler. izmir'liler oyunlarını rakiplerine kabul ettirdiler
necati karakaya izmir'den bildiriyor
fenerbahçe - izmirspor maçı zaman geçirmek için keçi boynuzu çiğneyen insanın haline benziyordu.
insanın ağzında, biraz tat, sonra bir odun parçası kaldı...
fenerbahçe maçında da kalan sadece birer puan oldu. sahada sanki üçüncülük mücadelesi yapılmıyor, kızılay cemiyeti yararına bir maç oynanıyordu. nasılsa, biletler önceden satılmış, alınacak alınmıştı. futbolcuların alınacak puandan haberi yok gibi idi.
işte böyle bir maçın, fenerbahçe'den nedim ve selim, izmirspor'dan semih ve turgay parlayan saman alevi oldular. ama, ne nedim ile selim ve ne de turgay ile semih bir maçta üstünlük kurabilecek kuvveti, takımlarına verebilecek yeterlikte olamadılar
dava: yenilmemek
izmirspor için bir beraberlik büyük bir kıymet taşıyordu. fenerbahçe için de kongre gününde yenilmemek...
ilk fırsatı cenap kaçırdı, şutu, direği sıyırdı. bunu a. ihsan'ın fevkalâde şutu tâkip etti. 32. dakikada semih’in geri pasını ziya aşırmak istedi, fakat faruk uçarak havada yakaladı.
ikinci yarıda, 77. dakikada nâzım daldı şutunu atarken, bülent topu kornere çıkardı. 80 dakikada selim gol pozisyonuna girdi, bunu da faruk yatarak aldı ve maç da başladığı gibi bitti.