başkanları, rıdvan burteçin'in "beşiktaş için savaşacağız" sözünü desteklercesine saldıran
altay, f. bahçeye kök söktürdü
51. dakikada oğuz'un golüyle mağlûp duruma düşen sarı - lâcivertli takımı, kadere boyun eğmeyen tek futbolcu kaptan şeref kurtardı: 1-1
necmi tanyolaç
fenerbahçe’nin, altay’dan tek puanı alıncaya kadar göbeği çatladı sahada...
eğer şeref olmasa, eğer şeref mağlûbiyete diğerleri gibi razı olsa fenerbahçe bu maçı ve maçla beraber belki de şampiyonluk ümidini kaybederdi.
çünkü, fenerbahçe, altay'a karşı oyun koparacak futbolu gösterememişti. 90 dakikalık zaman içerisinde rakip kale önünde gezinmekten başka hiçbir işe yarayamayan sarı - lacivertli forvetler yatsınlar, kalksınlar şerefe dua etsinler. o dağınıklık ve o siliklikle altay'dan kurtulmalarına imkân yoktu.
isteksiz f. bahçe
fenerbahçe maçın başında durgun, dağınık ve çok isteksizdi. biraz biraz ogün karşı kaleyi karıştırabiliyordu o kadar. altay ise akıllıca defans yapıyor ve oğuzla, nail'le, aytekin'le saldırıyordu. sarı - lâcivertlilere ilk fırsat 18. dakikada doğdu. aydın, şerefin ortasına yetişemedi. bunu maçın en güzel hareketi takip edecekti. şeref, solaçoğa kadar çıkmış olanortaladığı topu voleyle kaleye dolduruyor, ancak varol da şahâne voleyi, müthiş bir fırlayışla kornere atıyordu.
ikinci yarıya altay düzgün akınlarla girdi ve 88. dakikada oğuz, geriden uzatılan topu sağ ayağının dışıyla ceza sabası dışından fenerbahçe filelerine indiriverdi. cidden şık, cidden akıllıca yapılmış bir goldü. fenerbahçe bundan sonra tam bir paniğe uğradı. nihayet 67. dakikada, sagaçığa geçen ergun’un uzattığı topu yüksel’in kafayla şerefin önüne düşürdüğünü gördük. şeref hırsla girdi pozisyona ve yakından çok sert şutla fenerbahçeyi ayağa kaldırdı. çok şey gizliydi bu golde kısacası...