fenerbahçe antrenörü oscar hold «fenerbahçe’nin şampiyon olmaması için sebep yoktur» demiştir.
sarı - lâcivertli takımın altay maçında iyi bir oyun oynamadığını ve bunu normal kabul edemiyeceğini belirten ingiliz antrenör sözlerine şöyle devam etmiştir: «- fenerbahçede iskeleti teşkil eden bazı oyuncuların asker, bazılarının da sakat ve cezalı olması normal oyunumuzu oynamamıza mâni olmuştur, istenilen hususları sık sık tekrarlamamıza rağmen çocukların fazla sinirli olması ve altayın da lüzumundan fazla kaçak oynaması fenerbahçenin galibiyet almasına mâni olmuştur. ben şahsen fenerbahçenin şampiyon olacağına inanıyorum. ankarada hacettepe ve şekerspora karşı ali ihsan ve yıldırımın takıma girmesi ile iyi oyun oynamak ümidimiz artmıştır. fenerbahçe bir daha bu kadar kötü oynamıyacaktır.»
diğer taraftan, bütün maçlarda oynayan ve fazla yorulan özer’in dinlendirilmesi idareciler tarafından düşünülmektedir.
f. bahçe, bursaspor'lu mesut, göztepe'li ali, ankaragücü'lü aydın'ı; beşiktaş, altınordu'lu sedat'ı; galatasaray feriköy'lü mahmut ve arif'i istiyor
üç büyük kulüp transfer hazırlıklarına başlamıştır.
siyah - beyazlılar sarıyerli fethi, altınordulu sedat, konyalı genç milli mehmet ve kasımpaşa'lı raşitle anlaşmışlar. ist. sporlu ercan ve ptt'li yaşar'a talip olmuşlardır.
beşiktaş ve galatasaraydan şonra fenerbahçe de ptt'li yaşar'a tâlip olmuştur. üç kulübü peşine takan yaşar için bir fenerbahçeli idareci «yaşar, ziya ve şükrü gibi herhalde bizi tercih edecektir. biz yaşar’dan evvel ptt kulübüyle anlaşmak zorunda olduğumuzu biliyoruz.» demiştir.
kaleci ali'nin askere gitmesi sebebiyle bir kaleci aradıklarını açıklayan idareciler yakın bir tarihte terhis olması beklenen göztepe kalecisi ali ile ve ankaragücü kalecisi aydın'ın transfer listesinde olduğunu gizlememişlerdir. fenerbahçenin istediği diğer oyuncular, istanbulspor'lu ercan'la, bursaspor sağaçığı mesut'tur.
sarı - kırmızılıların da yaşar üzerinde durduğu ve feriköy'lü mahmut, arif ve tuncer'i istedikleri söylenmektedir.
şekerspor kulübü, antrenör fahrettin cansever'in işine son verdi. h. tepe'nin hedefi: f. bahçe maçı
togay bayatlı ankara’dan bildiriyor
şekerspor idare heyeti, şike iddialarını önlemek ve bir tedbir olmak üzere antrenör fahrettin cansever’in işine son vermiştir.
kulüp başkanı dursun yurdal, «biz şimdiye kadar şerefimizle mücadele ettik ve şimdiden sonra da aynı yoldan ayrılmıyacağız, gayemiz bu haftayı 3 puanla kapamaktır.» demiştir.
şekerspor'un haftanın maçları için primleri şöyledir: fenerbahçe maçına galibiyet 250 lira, beraberlik 150 lira.
beykoz maçına galibiyet 300 lira, beraberlik ve mağlûbiyet halinde 500 lira ceza.
doğanay’ın sözleri
h. tepe antrenörü yüksel doğanay ise «fenerbahçeyi yenmek için oynıyacağız. hedefimiz beykoz’dan ziyade fenerbahçe’dir.» demiştir.
bugün saat 16 da yapacakları antrenmandan sonra şeker tesislerinde kampa girecek olan mor beyazlıların primleri ise şöyledir: fenerbahçe galibiyeti 400, beykoz galibiyeti 200 lira.
fenerbahçe (şampiyonluk için bşekerspor'la) beykoz (düşmemek için h. tepe ile) oynuyor
türkiye ligine bugün istanbul’da feriköy - ptt, g. saray - g. birliği, ankara'da hacettepe - beykoz, şekerspor . f. bahçe maçları ile devam edilecektir.
(...)
ankara’da
19 mayıs stadındaki maçlar ise, şampiyonluk ve sonunculuk mücadelesine sahne olacaktır. 14.30’da başlayacak ilk maçta 21 puanı olan beykoz'un, hacettepe'den iki puan alması şarttır.
16.15'deki ikinci müsabakada fenerbahçe ile şekerspor karşı karşıya geleceklerdir. beşiktaş'-dan dört puan önde bulunan sarı - lâcivertlliler ankara'dan üç puan aldıkları takdirde, istanbul'da rakiplerine yenilseler dahi şampiyon olacaklardır. her şeye rağmen, fenerbahçe'nin, biraz zorlanmakla beraber. şekerspor'u yeneceği tahmin edilmektedir. sarı - lâcivertliler sahaya şu kadroları ile çıkacaklardır: ali - şükrü, ismail - şeref, yıldırım. a. ihsan - ogün, ziya, yüksel. hüseyin, aydın.
* türkiye liginin kalbi şu anda başkentte, atmaktadır. aylardır zihinlere takılan «şampiyon kim olacak? ikinci milli lige hangi takım düşecek?» sorusu, nihayet bu gün ve yarınki müsabakalar sonunda bir dereceye kadar cevaplanacaktır. zira fenerbahçe'nin iki müsabakayı kaybetmesi ve keza 21 puanla sonuncu durumda bulunan beykoz'un izmir'de iki deplâsman maçının mevcut olması, bizleri ihtiyatlı konuşmaya sevketmiştir. her ne kadar normal ölçülerde f. bahçe'nin şampiyon olması gerekirse de, futbolda peşin hükümlerin çok zaman sahada bozulduğu gözlerden uzak tutulmamalıdır.
* ancak. f. bahçeli yöneticiler verdikleri demeçlerde de bir iyimserlik havası içinde görülmektedirler. teknik direktör kemal atakul, ankara maçları hakkındaki görüşünü şu cümlelerle açıklamıştır: «geçen yıl şampiyonluk turunu alsancak stadında yapmıştık. bu yıl da gayemiz başkent sarı - lâcivertlilerine bu zevki tattırmaktır. bu sözlerimin her şeyi ifade ettiği kanısındayım.»
* antrenör oscar hold ise, aynı kanaate iştirak etmekte, «yüzüp yüzüp kuyruğuna geldik. gayemiz bu yıl da şampiyonluğu kazanmaktır. f. bahçe istanbul'a şampiyon olarak dönecek» demektedir.
* sarı - lâcivertlilerin bugünkü rakibi şekerspor da ididalı konuşmaktadır. şike iddialarının kendilerini lekelemesinden korkan ankaralılar, ellerinden geldikleri kadar sahada didineceklerini, f. bahçe'den puan alacaklarını söylemişlerdir.* gerçek olan, şenol, birol, özcan'dan mahrum f. bahçelilerin enerjik ve hakikaten iyi futbol oynayan şekerspor karşısında bir hayli zorlanacağıdır.
* fenerbahçe, ankara'dan puansa dönse dahi, istanbul'da şampiyonluğa ulaşmak şansını bir ölçüde yine elinde tutabilecektir. ama, beykoz için ankara'da çok şey kazanılacak veya kaybedilecektir. ankara'dan dört puanla ayrılacak bir beykoz, izmir'e turist rahatlığı içinde gidebilecektir. fakat, izmir'den bir puan dahi almak mecburiyetinde kalırsa, bu puanın aslanın ağzında olduğunu söylemeye lüzum dahi yoktur.
* düşünmek lâzım ki; fenerbahçe'yi şampiyonluğa, beykoz'u düzlüğe çıkaracak puanlar iki güçlü ve çetin takım elindedir. ve yine işaret etmek yerinde olur ki, şekerspor ve hacettepe fenerbahçe'nin ve beykoz'un beklediği puanlan vermemek için oynayacaklardır. çünkü çok lâf edilmiştir ankara maçları için... türkiye lig'inde böylesine heyecan dolu, böylesine ümit verici ve ümit kırıcı bir hafta gelmedi, dense yeridir.
* şekerspor'la hacettepe, türkiye ligi'ni «çilingir» leri sanki... aylardır, haftalardır sımsıkı kapalı iki kilidi de açmak, bir hayli onların elinde... birinci kilidin kapadığı kapının ardında «şampiyonluk tahtı» var, öteki kilitle kapalı kapının arkasında da «sonunculuk zindanı»... biri aydınlığa, öteki karanlığa açılan iki kapının kilitleri... bakalım bu kilitlerin açılış şifresini iyi çözebilecek mi fenerbahçe ile beykoz?
* kaleci baskın «fenerbahçe’den gol yemeyeceğim» diyor. daha doğrusu, «fenerbahçe'de bana gol atacak forvet yok!» diyor. şöyle bir inceledim eski maçlarını iki takımın. meselâ geçen lig'de (15.9.1963'de) ankara'da fenerbahçe, hacettepe’yi 4-1 yenmiş. ama o maçta baskın’a bu dört golü atanlar, şenol (2), lefter ve selim... baskın belki de, «bana gol atanlar şimdi takımda yok» demek istiyor. genç kaleci» nin ne demek istediğini tam olarak yarın anlayacağız.
* başkent heyecanlı, başkent telâşlı, başkent elektrikli... radyoda bile «milletvekillerinin ankara'dan ayrılmaması» bildirildiğine göre... bütçe müzakeresi için mi? yok canım, milletvekillerinin bütçe müzakerelerinden çok lig mücadelelerine koşacağına bahse girerim bugün... şeref turunu bırakın da, şeref tribününe bakın!. hepsi öyle çok seviyor ki «spor» u artık..
* ankara'ya şeref turu görmeğe gelmiş sarı - lâcivertli taraftar çok. bunlar arasında «iki yıldır şampiyonluğu istanbul'da almak kısmet olmuyor» diyenler de çoğunlukta, «geçen yıl izmir’de şampiyon olmuştuk. bu defa da sıra ankara'da...» ama iki çetin takımlarına güvenen başkentti sporseverler aksi görüşte: «biz eşit liğe inanıra... fenerbahçe’yi iki maçta da yenip beşiktaş’la denk duruma getireceğiz. istanbul’da paylaşsınlar kozlarını...»
* hangi takımın kümeden düşeceğini hesaplayıp yürürken, birden kulağıma «şike, şike» sözleri gelince, nasıl hızla döndüm, bilemezsiniz... ve heyecanla: «nece, diye bağırdım, şike mi? nasıl? hangisinde?» şöyle bir baktılar yüzüme: «sizin gazetede okuduk, dediler, herkes şike olduğu kanısındaymış...» gazeteyi de uzatıp gösterdiler:«hah işte!.. ne yazmışsınız: clay - liston maçı şike!..»
* ilk merhale, şekerspor sarı - lâcivertliler için... fenerbahçe bugün hastahane kapısında tahlil raporunu bekler gibi... «şeker» çıkacak mı kanında?
* ankara, toprağından taşına heyecanlı bir hafta sonu yaşıyor... «ankara'nın taşına bak, gözlerimin yaşına bak!» mısralarını mırıldanarak 19 mayıs stadı’ndan ayrılanlar kimler olacak bakalım?
19 mayıs'ta şekerspor'u 3-2 yenerken zorlanan ve bozulan
f. bahçe, şampiyonlukla tokalaştı
sarı - lâcivertliler bugün hacettepe ile berabere dahi kalsalar millî lig şampiyonluğunu kazanacaklar
namık sevik ankara'dan bildiriyor
şampiyonluk yolunda ilerleyen fenerbahçe, şekerepor karşısında dün 90 dakikalık zorlu bir meydan muharebesi verdi ve rakibini güç mağlûp edebildi.
devamlı yağmurun çilâlı bir saha haline getirdiği sahada ilk devreyi 3-1 galip kapayan sarı-lâcivertliler, ikinci yarıda değil futbol oynamak, hattâ ayakta dahi zor durabilmiş ve bir ara paniğe kapılmışlardı.
halbuki oyuna şanslı girmişler ve 15 dakikada bir de bedavadan gol kazanmışlardı. kelimenin tam mânâsıyla bedavadan bir gol...
şekerspor'lu aydın'ın, ceza sa hası dışında allahına sığınıp patlattığı şut zafer'in yüzüne çarparak ileri çıkmış olan ismail'in üzerinden kaleye girecekti. final turuna giren bir takım için bu ne büyük bir avantajdı! bizce maçın kaderini bu golün değiştirdiğini kaydetmek yerinde olurdu.
evet. şekerspor, yerden kısa kısa paslarla fenerbahçe defansını bunaltıyor, bilhassa cahit - mehmet - vahap üçlüsü sarı - lâcivertli defansı iliklerine kadar titretiyordu.
umulmadık gol
artık yıldırım kılavuz olarak mehmed’i takip ediyor. özer de ondan seken topları kovalıyordu. şekerspor'un bu baskısı çok sürmedi. hâzım'ın iki kurtarışı, müdafaada zayıf, hücumda kuvvetli ankara takımının zamansız açılmasına ve haddinden fazla ofansif oynamasına sebep olmuştu. ancak, bu açılış ummadık bir golü doğuracaktı. saatlerin 36. dakikayı gösterdiği bir sırada sahanın her tarafında taban izine rastlanacak kadar koşan şeref'in ani bir kontratağa geçişi ve ceza sahasına bir rüzgâr gibi girerek topu ismail'in yanından filelere gönderişi şampiyon adayını rahatlatacaktı. bunu 43. dakikada ziya'nın şık hareketlerle süsleyip, götürdüğü ve kaleci ismail’i üzerine çekerek köşeye bıraktığı ve yüksel'in yakın mesafeden attığı üçüncü gol takip edecekti.
artık fenerbahçeli taraftar da, yönetici de, antrenör de derin bir nefes almıştı. ve bu arada tribünlerden maçı seyreden beşiktaş kulübü başkam hakkı yeten'e, sarı - lacivertli taraftar ların şöyle bağırdığı duyuldu: «sen oyna hakkı yeten, sen oyna...» yeten yerinden kalktı, mütevazi hali ile herkesi selâmladı ve tribünleri terketti. yürüyüşünde ve yüzündeki babacan halinde, «biz zamanında bunu oynadık. ve yıllarca beşiktaş'ı şampiyonluğa ulaştırdık» demek isteyen bir ifade vardı. kaldı ki hakkı yeten, hakikaten ikinci devreyi seyretmiş olsa idi, şekerspor'un, fenerbahçe'nin tozunu nasıl attığını ve bağıranların nutkunun nasıl tutulduğuna pek yakından şahit olacaktı. fenerbahçe kendisine şampiyon olmak için sadece bir puanın lâzım olduğuna ve şekerspor maçının 3-1 bittiğine inanmış gibi oynuyordu. maç bitmemişti. ikinci yarı yeni başlıyordu. işte, 59. dakikada muharremin sert frikiği ve iyi gününde olan hazım'ın bunu çelişi. 61. dakikada cahit'in direkten dönen şutu, 71. dakikada yine hazım'ın muharrem'in ayaklarına atlıyarak sakatlanma bahasına kurtardığı o güç pozisyon ve 78. dakikada, vehap'ın ceza sahası dışından nefis şutla attığı ikinci gol...
son gayret
yağmur değil, bu şutlar fenerbahçe üzerinde soğuk bir duş etkisi yapacaktı. müdafaa oynamanın, zamandan çalmak değil, kendi sahası içerisinde çekilip, topu sağa sola atmak olduğunu zanneden fenerbahçeliler son 12 dakikayı tekrar açık oyuna dönerek bitirmek yoluna gittiler. ve ogün'ün yaptığı kontrataklar, bunalan fenerbahçe defansını rahatlattı, kurtardı.. şimdi fenerbahçenin terlemesinin, didinmesinin, yorulmasının mükafatını alabilmek için bir puana ihtiyacı vardı. hacettepe ile berabere kalınası halinde dahi, bir beşiktaş mağlûbiyeti bile bir şey ifade etmiyecek ve sarı - lâciverttiler başkentte şeref turu yapacaklardır.
"ben beşiktaş'ta oynarken f. bahçe galibiyet yüzü görmezdi"
* başkentteki şampiyonluk maçlarının en renkli seyircisi beşiktaş başkanı hakkı yeten'di.. yeten, cumartesi günü fenerbahçe şekerspor maçını seyretti, o akşam da istanbul'a döndü. ankara'lı sarı - lâcivertlil taraftarlar maç boyunca yeten'e «sen oyna hakkı kaptan, sen oyna» diye bağırdılar yeten. istanbul'da «baba, senden ne istediler?» sorusuna şöyle cevap veriyordu; «ben beşiktaşta oynarken fenerbahçe galibiyet yüzü göremezdi.. her halde o gibileri hatırlamış oalcaklar.» sonra yeten, «aman bunları kimse duymasın. saka ettim» dedi. «fenerbahçe'li taraftarlarla çok sevişiriz. şampiyonluk neşesiyle bağırdılar olur böyle şeyler.»