taa, italya'lardan kalktım geldim. onca işin arasında türk futbolünün iki güzide takımını da seyrederim diye seviniyordum. fakat ne yalan söyleyeyim, altı sene sonra gördüğüm beşiktaş'ı da, fenerbahçe’yi de tanıyamadım. iki takımın da hangi sistemler içerisinde oynadığını çözmek imkânsızdı.
o «dev» diye isimlendiren maçta ne vardı diye düşünüyorum da aklıma ender ile ziya'nın iki şahâne golü ve yusuf'un futbolundan başkası gelmiyor. dikkat edin o yusuf'a. işlenir, üzerinde titizlikle durulursa büyük yıldız olacak.
amma gerisi... koca bir hiç.
hani eskiden beri duyardım. izmirliler şöyle oynuyor, böyle oynuyor, istanbul takımlarına müthiş kafa tutuyorlar diye. altı puan farkla şampiyonluğa giden fenerbahçeyi ve onu kovalamağa çalışan beşiktaşı seyrettikten sonra bir çift sözüm var: «istanbullular böyle oynarsa elbette izmir kafa tutar...»