bu maç normalinde 28 kasım 1965 tarihinde oynanması planlanmış. fakat göztepe'nin avrupa kupası maçı ve beşiktaş'ın da balkan kupası maçları nedeniyle ertelendi.
beşiktaş: necmi (***) - yavuz (***), fehmi (***) - suat (****), b. yusuf (**), kaya (****) - ahmet (**), k. ysuf (***), faruk (**), sanlı (****), k. ahmet (***)
beşiktaş: necmi mutlu, yavuz çoker, fehmi sağınoğlu, yusuf katırcıoğlu, kaya köstepen, suat mamat, ahmet özacar, faruk karadoğan, yusuf tunaoğlu, sanlı sarıalioğlu, ahmet şahin
bugün kampa girecek olan siyah - beyazlılar cuma günü izmir'e gidecek. sabahattin oynamıyor
siyah - beyazlılar bu maç için dün ilk çalışmalarını yağmışlar ve izmir kadrosunu bugün kampa almağa karar vermişlerdir. kamp kadrosunda şu futbolcular bulunmaltadır: necmi, sabri, yavuz, fehmi, suat, süreyya, kaya, b. yusuf, ahmet, k. ahmet, k. yusuf, sanlı, faruk, coşkun, cevdet.
beşiktaş'lılar cuma günü saat 15.00'te uçakla izmir'e gideceklerdir.
ankaragücü maçında sakatlanan göztepeli sabahattin, beşiktaş'a karşı oynamıyacaktır.
lider puan farkını korumak izmir takımı ise en az bir puan almak azminde
beşiktaş - göztepe
nevmi tanyolaç izmir'den bildiriyor
lig lideri beşiktaş bugün alsancak’ta saat 14.30'da göztepe ile ilk yarının son maçını oynayacaktır.
izmir'de geniş bir heyecan ve ilgi uyandıran bu müsabakaya siyah-beyazlılar «necmi - yavuz, fehmi - suat, b. yusuf, kaya - ahmet, yusuf, faruk, sanlı, ahmet» tertibinde çıkacaklardır.
türkiye liginin ikinci yarısına avantajlı girebilmek için aradaki puan farkını korumaları gerektiğine inanan beşiktaşlılar «parolamız iyi futbol ve puan»demektedirler.
yugoslav antrenör spajiç de göztepe'nin ligin modern futbolu bilen bir ekip olduğunu belirtmiş ve şöyle konuşmuştur:
«bu yıl izmir'deki ilk deplâsman maçımızı göztepe ile oynayacağız. büyük bir dikkatle hazırlandık. lig'de bizim için her müsabaka önemlidir. çocukların dediği gibi başarıya ulaşmamız için iyi futbol oynamamız gerekiyor. izmir seyircisinin alkışlayacağı futbolu göstermek ve puan almak için sahaya çıkacağız.»göztepe antrenörü adnan süvari ise bugünkü zorlu müsabaka için «şanslar eşit» demiştir.
ankara'da tedavi edilmekte olan sabahattin'in yokluğunun göztepe için büyük bir boşluk olduğunu açıklayan süvari, iki taraftan da iyi oyun beklediğini belirtmiştir.
dün istanbul'dan uçakla izmir'e geçen beşiktaş'ın kaldığı otelde kamp yapan göztepeli futbolcular da geçen hafta ankaragücü yenilgisini unutturmak için sahada şöyle dizilecektir: «nevzat - kâmil, ekrem - izzet, mehmet ceyhun - ertan, nihat, fevzi, gürsel, tufan.»
göztepe karşısında önce bocalayıp daha sonra da rakibini kendi yarı sahasında tevkif eden
beşiktaş lider
siyah - beyazlılar penaltıyı atlattıktan sonra maça hâkim oldular ama beraberlği bozamadılar: 0-0
necmi tanyolaç izmir'den bildiriyor
göztepe ile beşiktaş alsancak'ta bayramlaştılar: 0-0.
iki tarafın da zaman zaman futbolun tepesine tırmandığı halde gol atamayışına söylenecek başka söz bulamıyorduk... herşey ceza sahası önlerinde alkışlanacak bir düzen içersinde başlıyor, iş gole dayandı mı, oyuncular bayram merhameti ve bayram nezaketi içersinde yumuşuyorlardı... bu kadar hareketli bir lig maçının yolsuz, bitmesinin sebebini seyirciler bayram arifesine bağlarken, hani haksız, sayılmazlardı.
yoksa gürsel henüz 3. dakikada takımının başına konan devlet kuşunu, yani penaltıyı dışarı atar mıydı? gol kralı adayı beşiktaş'tı ahmet, altı pasta önüne düşen topa «sen nereden geldin» der gibi bakar mıydı? ya fevzi! o da başka bir bayram duygusuna kendini kaptırmıştı. en kolay alınabilir toplara koşmamakla ikranmını yapıyordu rakip defansa. kısacası beşiktaş, göztepe'nin, göztepe de veşiktaş'ın birer puanını yediler bayram şekeri yerine.
forvetlerin pek çok gol atabileceği bu maçta ilk yarı çok hızlı ve çekişmeli geçti. göztepe, çullanıvermişti beşiktaş'ın üzerine. 3. dakikada gürsel'in pasına nihat dalarken b. yusuf topu eliyle kesiyor, orta hakemi avantajı tanıyıp oyunu devam ettiriyor ve akını tamamlayan fevzi şuta davranırken kaya ile suat'ın arasında eziliyordu. hakem, fevzi'nin düşürülüşüne penaltı vermişti. gürsel acemice bir vuruşla penaltıyı auta atarken, beşiktaş'a geçmiş olsun demek gerekecekti. ama beşiktaş için tehlike geçmiş değildi. necmi 8. dakikada ertan'ın bir şutunu kurtarmış, 10. dakikada ise gürsel'in bir akını güç durdurabilmişti. bu karışıklık arasında göztepe'nin rüzgârını bir adamın gayretiyle kesecekti beşiktaş: suat’la. ve sonra ona kaya da iştirak edecek, beşiktaş düzelecekti. evet şimdi çullanma, yüklenme sırası beşiktaş'ta idi. 16. dakikada fehmi'nin uzun bir kafa vuruşunu yakalayan k. ahmet bastı çalımı, geçti beki, ortaladı. ne ahmet, ne faruk, ne de k yusuf hiç biri görmedi bu güzelliği.
ikinci yarının başında da göztepe baskılıydı. kısa sürdü bu üstünlük. beşiktaş geride ve ileride çabuk toparlanabilen havasını devam ettiriyordu. 62 dakikada sanlı'nın kornerine suat'ın çıkardığı vole golle biterken ekrem kale önünde yetişti buna. göztepe ise beşiktaş yarı sahasına kadar getirdiği fırsatları, fevzi'nin ve nihat’ın cömertliği yüzünden kaybedip duruyordu.
türkiye liginin ilk yarısına ait büyük bir maç bitmişti. golcüleri topa vuramayan iki takımın da bu sonuçtan sevinmeleri gerekiyordu.