göztepe karşısında önce bocalayıp daha sonra da rakibini kendi yarı sahasında tevkif eden
beşiktaş lider
siyah - beyazlılar penaltıyı atlattıktan sonra maça hâkim oldular ama beraberlği bozamadılar: 0-0
necmi tanyolaç izmir'den bildiriyor
göztepe ile beşiktaş alsancak'ta bayramlaştılar: 0-0.
iki tarafın da zaman zaman futbolun tepesine tırmandığı halde gol atamayışına söylenecek başka söz bulamıyorduk... herşey ceza sahası önlerinde alkışlanacak bir düzen içersinde başlıyor, iş gole dayandı mı, oyuncular bayram merhameti ve bayram nezaketi içersinde yumuşuyorlardı... bu kadar hareketli bir lig maçının yolsuz, bitmesinin sebebini seyirciler bayram arifesine bağlarken, hani haksız, sayılmazlardı.
yoksa gürsel henüz 3. dakikada takımının başına konan devlet kuşunu, yani penaltıyı dışarı atar mıydı? gol kralı adayı beşiktaş'tı ahmet, altı pasta önüne düşen topa «sen nereden geldin» der gibi bakar mıydı? ya fevzi! o da başka bir bayram duygusuna kendini kaptırmıştı. en kolay alınabilir toplara koşmamakla ikranmını yapıyordu rakip defansa. kısacası beşiktaş, göztepe'nin, göztepe de veşiktaş'ın birer puanını yediler bayram şekeri yerine.
forvetlerin pek çok gol atabileceği bu maçta ilk yarı çok hızlı ve çekişmeli geçti. göztepe, çullanıvermişti beşiktaş'ın üzerine. 3. dakikada gürsel'in pasına nihat dalarken b. yusuf topu eliyle kesiyor, orta hakemi avantajı tanıyıp oyunu devam ettiriyor ve akını tamamlayan fevzi şuta davranırken kaya ile suat'ın arasında eziliyordu. hakem, fevzi'nin düşürülüşüne penaltı vermişti. gürsel acemice bir vuruşla penaltıyı auta atarken, beşiktaş'a geçmiş olsun demek gerekecekti. ama beşiktaş için tehlike geçmiş değildi. necmi 8. dakikada ertan'ın bir şutunu kurtarmış, 10. dakikada ise gürsel'in bir akını güç durdurabilmişti. bu karışıklık arasında göztepe'nin rüzgârını bir adamın gayretiyle kesecekti beşiktaş: suat’la. ve sonra ona kaya da iştirak edecek, beşiktaş düzelecekti. evet şimdi çullanma, yüklenme sırası beşiktaş'ta idi. 16. dakikada fehmi'nin uzun bir kafa vuruşunu yakalayan k. ahmet bastı çalımı, geçti beki, ortaladı. ne ahmet, ne faruk, ne de k yusuf hiç biri görmedi bu güzelliği.
ikinci yarının başında da göztepe baskılıydı. kısa sürdü bu üstünlük. beşiktaş geride ve ileride çabuk toparlanabilen havasını devam ettiriyordu. 62 dakikada sanlı'nın kornerine suat'ın çıkardığı vole golle biterken ekrem kale önünde yetişti buna. göztepe ise beşiktaş yarı sahasına kadar getirdiği fırsatları, fevzi'nin ve nihat’ın cömertliği yüzünden kaybedip duruyordu.
türkiye liginin ilk yarısına ait büyük bir maç bitmişti. golcüleri topa vuramayan iki takımın da bu sonuçtan sevinmeleri gerekiyordu.