4-2-4'ü iyi uygulayan ptt karşısında sarı-lâcivertliler dünkü maçta aydın'ın golü ile galip geldi. sakatlanan osman sağaçık oynadı
namık sevik ankara'dan bildiriyor
millî lig’de lider durumda bulunan fenerbahçe, 13. maçında ptt’yi ancak 80 inci dakikada aydın’ın attığı golle mağlup edebildi.
usturupyadan atılan bu gole kadar, oyuna ve sahaya ptt’liler hâkimdi. sarı - lâcivertlilerin bir kazâya uğraması, oyunun cereyan şekline göre mukadderdi. ancak talih ve 13 rakamı, bu defa fenerbahçeye uğur getirmiş ve 80 dakika rakibine duman attıran ptt'yi 2 puandan etmişti. eğer ptt takımı bir parça fırsatları değerlendirebilse ve ismi büyük olan rakibinden korkmasa idi, değil mağlûbiyet veya beraberlik, hattâ farklı bir galibiyet dahi alırdı. ama gel gör ki, küme düşmek kompleksi içinde bulunan ve lüzumsuz kapanan ptt bozduğu, dağıttığı rakibine boyun eğiyordu. yusuf ve tamerle müdafaayı sigortalayan, yaşar ve yükselle de kontratağa geçen ankara takımı, sayısız fırsatları heba etti.
80 dakika dile kolay bu. sağlı sollu akınlarla fenerbahçe kalesini abluka altına al, pek çok gol fırsatı yakala, kaçır babam kaçır... öyle pozisyonlar doğdu ve öylesine yüzde yüz gollük fırsatlar elde etti ki, ptt'liler. altan, zekâi ve feridun bir zahmet ediverip de ayaklarını uzatıverseler, topu filelere takıvereceklerdi. sabun sürülmüş gibi kayan sahada fenerbahçe ilk 45 dakikada bir defa dahi ptt kalesine ciddi akın yapamadı. milyonluk forvet kendi başına garip bir oyun tarzı tutturuyor, müdafaada ali ihsan faul makinesi gibi önüne geleni yere yıkıyor, osman aksıyor, ismail de zaman zaman yerini kaybederek sol açığa kaçıp aydının yapamadığı işi yapmağa çalışıyordu. halbuki yaşar, üzerinde durulması gereken insandı. nitekim böyle zamanlarda yaşarın büyük karambollar yarattığına pek çok defa şahit olduk. bereket versin ali iyi bir gününde idi. gerek yaşarın ve gerekse yükselin gollük 4-5 şutunu yerinde müdahalelerle dışarı attı. yoksa....
ikinci yarıda gene ayakta zor duran ve sık sık yere düşen fenerbahçeliler, bocalayıp durdular. hele osman'ın sakatlanıp sağaçığa geçişi. bütün ümit kapılarının kapanması demekti. ne hikmetse fenerbahçe yöneticileri osman'dan boşalan yeri şerefle kapatacaklar, golcülüğünü ve fırsatçılığını övdükleri ziya'ya da solhafa alacaklardı. bu tarz oyun, forvetin açıklarla değil de, ille ortadan ptt defansını delmek yolunu tutuşu, hemen herkese oyunun en azından beraberlik ile biteceği intihamı vermişti. fakat aydın'ın imdat golü her şeye yetişiyordu. ogün, saatlerin tam 80 inci dakikayı gösterdiği sırada sağaçıktan kayarak bir orta yaptı. top çok müsait pozisyonda bulunun şenol'a gelmişti. şenol vuramadı. birol yetişti ve topu yusuf'un üzerinden soliçe kaçan aydın’a aktardı. aydın'ın sola yatarak, sağla patlattığı vole filelerde... hem de 90 dan... sonra fenerbahçe'nin on dakikalık zamanı geçiştirebilmek çabası.. fenerbahçe’yi pembe gözlükle yönetenler 4-2-4'ü türkiye'de en iyi sarı - lâcivertli takımın tatbik ettiğini iddia ederken, baktık üzere baktık düşmemek için didinen ptt'ye... hey yarabbi!.. dedik. lafa gelince herkes bülbül gibi konuşuyor. 4-2-4... wm... lideri de kümeden düşme namzedi de bal gibi hababam futbolu oynuyor.