saat 16 da başlayacak olan ikinci karşılatmanın favorisi beşiktaştır. yugoslav spayiç'in idaresinde değişik bir program altında çalışan siyah-beyazlılar bu maçta milli lig sonuncuğuna saplanıp kalan vefa'ya fırsat vermemeye çalışacaklardır. bununla beraber yeşil - beyazlı takımın kuvvetli rakibinden bir beraberlik alması uzak değildir.
oyun yarıda kaldıktan sonra hakem talû ve beşiktaşlılar ne dedi?
beşiktaş - vefa karşılaşmasının ikinci devresinin 22. dakikasında hakem faruk talû, kendisine itiraz eden beşiktaş soliçi birol'u oyundan çıkarmış fakat bu futbolcunun sahayı terketmemekte ısrar edişi karşısında maçı beşiktaş aleyhine tatil etmiştir.
müsabakayı takip eden merkez hakem komitesi asbaşkanı tarık özerengin bu hâdiseden üzüntü duyduğunu ifade ederek şunları söylemiştir: «- biliyorsunuz, mevcut talimatnamelere göre hakemlerin beyanat vermek ve kendilerini savunmak yetkileri yoktur. bu sebeple, kendisiyle iptal kararı hakkında yapmış olduğum konuşmadan sonra şu hususu efkarı umumiyeye açıklamakta fayda mülâhaza ediyoruz: hakem faruk talû, ikinci devrenin 22. dakikasında erdoğanın topu elle götürdüğünü ve golün birol tarafından kaydedildiğini yan hakem lemi caner'in de ikazıyla tesbit etmiştir. bu sebepte kararını vermiş, düdüğünü çalmış ve ceza atışına hükmetmiştir. bu hâdise üzerine sinirlenen birol, hakem talû'ya lisanca tecavüzde bulunmuştur. daha sonra yanına gelen takım kaptanı necmi mutlu'ya faruk talû, birol'u oyundan çıkardığını ve bu futbolcuyu kaptan sıfatıyla sahadan uzaklaştırması tavsiyesinde bulunmuştur. kaptan necmi ise bu ikazına gereken ehemmiyeti vermemiş, hakemin «o halde oyunu tatil eder ve ben çıkarım» şeklindeki ikazına «çıkarsan çık» cümlesiyle mukabelede bulunmuştur. futbol müsabaka talimatnamesi sarihtir. ve bu durumda hakem kendi takdir hakkını kullanmıştır.»
beşiktaşlılar ne diyor?
hakem faruk talû'nun maçı tatil etmesinden sonra soyunma odalarına çekilen beşiktaşlı idareci ve futbolcular, hakemi taraf tutmakla itham etmişlerdir.
attığı golü sayılmayan ve hakem tarafından oyun dışı edilen birol, «attığım golde hentbol yoktu ve hakem pozisyondan çok uzaktı. hakeme itirazımı yaptım ve oyundan çıkmamı söyledi. konuşmamız henüz bitmeden maçı bitirdiğini ilân etti.» demiştir.
beşiktaş takım kaptanı necmi ise «kaptan olarak, hakem bana birol'u dışarı çıkarmamı ihtar etmedi. kendisine, golü niçin iptal ettiğini sordum, seni de dışarı atarım dedi ve kaleme dönerken maçı tatil ettiğini bildiren düdüğü öttürdü» şeklinde konuşmuştur.
durum ne olacak?
futbol müsabaka talimatnamesine göre, herhangi bir hâdiseden sonra bir takım aleyhine düdük çalarak tatil ederse, netice hakkındaki kararı tertip komitesi verir.
beşiktaş'ın, barajın en kuvvetli namzedi olan vefa'yı rahat yeneceği tahmin edilmişti.
otoristesinden totocusuna ve en mütevazi sporseverine kadar hemen herkes, «favori siyah-beyazlı takımdır» diyordu. bu peşin hüküm dün sahada bozuluverdi. bir şeyler yapması beklenen ve beykozu 6-0 mağlûbiyete uğratan beşiktaş takımı ise birden duruvermiş ve hiçbir varlık gösterememişti.
o dipdiri siyah-beyazlı onbirin, düşmemek ümidiyle saldıran rakibi karşısında bir hazan yaprağı gibi kopup yere serilişi beklenmezdi doğrusu. bir gün iyi, iyi ne kelime fevkâlade... fakat ertesi güb bozuk mu, bozuk... berbat mı berbat bu âni çıkış ve iniş takımın istikrarsız futbol oynadığına en kuvvetli bir işarettir.
evet, beşiktaş ilk devrede hiçbir şey yapamadı. güven - erdoğan -şenol - birol - ahmet'ten müteşekkil forvet hattı tekke ayini yapan dervişler gibi onsekiz pas dairesinin etrafında uzun müddet tur atıp döndüler. ne müdafaanın desteklediği bir akına, ne güzel bir pasa, ne de hatırı sayılır bir şuta şahit olamadık.
vefa ise düşmemek, hiç olmazsa uzun mazisini ve prestijini kurtarabilmek kaygısı içersinde idi. bu sebeple çetini de geriye çekerek anudâne bir müdafaa oyununa sapmışlardı. bir puan onlar için hayati bir önem taşıyordu.
gerçi müdafaa dedik. ama bu, tamamen palermonun galatasaray karşısında yaptığı gibi dokuz kişiyi geriye çekmek manasına alınmamalıdır. zira, yeşil-beyazlı forvetin zaman zaman kontratağa geçtiği ve beşiktaş kalesini tehdit ettiği görüldü. mesela 30. dakikanın dolduğu bir sırada haydar'ın direği sıyıran bomba gibi vuruşu keza 40. dakikada necmi'nin k. yavuz'un mermi süratiyle çektiği bir şutu yerinde bir hareketle dışarı atışı.
buna mukabil, beşiktaş forveti bu 45 dakikalık müddette hiç, ama hiç bir varlık gösteremedi.
ikinci devre ve şâhâne gol
azimli vefa, maçın ikinci devresine sür'atli bir tempo ile başlamıştı. rüzgârın da yardımıyla, daha 7. dakikanın dolduğu bir sırada sağbek yavuz'un avut çizgisine kadar kayarak yapmış olduğu ortaya, k. yavuz'un bekletmeden kondurduğu vole bir anda fileleri buluvermişti. necmi bu sert şuta ancak seyirci kalmıştı.
işte, bidayetten beri rakibini ciddiye almayan beşiktaş, bu golün yapılışından sonra pabucun pahalı olduğunu anlayacak ve var kuvvetiyle baraj namzedi rakibinden hiç olmazsa beraberliği kurtarmak için çalışacaktı.
nitekim 59. dakikada böyle bir fırsatı yakalamışlardı da... fakat, güven lakayt bir vuruşla topu üç metreden kaleciye çarptıracaktı.
bu tazyik, dakikalar ilerledikce gittikçe artmaktaydı. 60. dakikada k. ahmet'in kaleciyi de aşan kafa şutunu nedim, tam kale çizgisi üzerinden uzaklaştırıverdi. beraberlik şansı da böyle ortadan kalkınca, beşiktaş gergin sinirle maça asılmağa başlamıştı.
işte 67. dakika... kaya'nın uzattığı pası erdoğan'ın ani bir atakla dalışı ve şutunu patlatışı kaleci altay'dan seken topu bu defa birol'un yakın mesafeden filelere indirişi. bir flâşın çakışı akdar ani olmuştu hâdise. fakat hakem düdüğünü çalmış ve eliyle de «hentbol» işareti yaparak bu golü iptal etmişti. yan hakemi lemi caner'in bayrağı da havada sallanıyordu.
biz, tribünde oturan bir adam olarak, ancak hakemlerin işaretini görebildik. bu sebeple goldü veya değildi diye kesin bir hükme varamıyoruz. sonra, hakemin beşiktaşlı futbolcular tarafından etrafının sarılışı, sonra talû'nun sert bir işaretle birol'a sahadan çıkmasını bildirişi, sonra necmi'nin müdahalesi.
en sonra da, üstüste çalan 3 düdük. mithatpaşa'da alışa gelinen bir trajedinin hafızalarda iz bırakan kalıntılarıydı bunlar...
yeşil - beyazlı takım bir ok süratiyle santraya koşup seremoniyi yaptıktan sonra sahadan uzaklaşıyordu. düşmemek için çırpınan bir takımın telaşını ve hüznünü gördük bu harekette.
dün toplanan istanbul milli lig tertip komitesi, beşiktaş - vefa maçının hakem raporunu tetkik etmiş ve hakem raporunu esas tutarak siyah - beyazlıları hükmen mağlûp ilan etmiştir.
karar bire karşı dört müsbet oyla alınmış ve üç kulüp temsilcisi müstenkif kalmıştır. fenerbahçe, galatasaray, karagümrük ve vefa temsilcileri hakem raporunun esas alınmasını ve beşiktaşın hükmen mağlup sayılmasını istemiştir. beşiktaş temsilcisi kulübü lehinde rey kullanmış, yeşildirek, istanbulspor ve kasımoaşa delegeleri ise oya iştirak etmemiştir. feriköy ve beykoz kulüplerinini temsilcileri toplantıya iştirak etmemiştir.
karardan sonra beşiktaş kulübü temsilcisi şekip okçuoğlu, «federasyon nezdinde itirazımızı tekrarlıyacağız. tertip komitesinin kararı nihai değildir. bu hususta son sözü futbol federasyonu söyliyecektir.» demiştir.
beşiktaşlı santrfor 1 ay, soliç birol ise 21 gün cezalı.
ankara, özel
merkez ceza heyeti dünkü toplantışında beşiktaş profesyonel takımı futbolcularmdan şenol birol'a bir ay, birol peke'e ise 21 gün müsabakadan men cezası vermiştir.
ceza heyeti bu kararına sebep olarak her iki futbolcunun da yarıda kalan beşiktaş - vefa maçındaki hareketlerini gösteriniştir.