siyah-beyazlıların millî lig gol rekoru kırdığı maçta sayılar şenol (3), erdoğan (2) ve yüksel kaydetti
namık sevik
beşiktaş, son yılların en güzel maçını dün gece beykoz'a karşı oynamış ve millî lig gol rekorunu kırarak sahadan 6-0 galip ayrılmıştır.
hayret edilecek şey doğrusu... süratli bol deplâsmanlı bir oyun... haflar makina gibi işliyor, forvette birol'un tanzim ettiği akınlar ve ceza sahası üzerinden bomba gibi patlayıp filelerde son bulan şutlar... belki mübelağa diyeceksiniz ama ama bu oyun hani sabri, hakkı, kemal, şeref, şükrü'lü bir forvet hattını hatırlattı bizlere...
ne olmuştu beşiktaş'a? nasıl bir anda toparlanıvermiş bir çığ gibi rakibinin üzerine yıkılıvermişti? bunu bileyiz, bu sırrı yeni antrenör spajiç'e bağlamak da pek doğru olmaz. kısacas bu bir coşuş bir kükreyişti...
fakat beykoz'un gerek takım tertibi ile gerekse kollektif oyuna ayak uydurmaması ile dün ortaya koyduğu tablo kendilerini hesabına oldukça hazindi. ne yapmak istediklerini ve ne yapacaklarını bilmeyen 11 kişinin biraz da lüzumsuz sertliğe kaçarak çözülüp dağılması beşiktaş'a işini kolaylaştırmıştı. bir yordan'ı, bit şirzat'ı sözün kısası herhangi bir beykoz'luyu bu derece aciz bir durumda görmemiştik doğrusu... daha üçüncü dakikada birol'un 35 metreden götürdüğü ve şenol'a aktardığı top, şenol'un şutu ile fileleri bulunca sarı-siyahlı takımın ipleri bir anda kopuvermişti. akabinde yine birol'un götürdüğü ve erdoğan'a bıraktığı pas ve nihat'ın kaleye giren topu ancak seyredebilmesi, bu defa da beykoz için bir teslim bayrağı olmuştu. fırtına büğtün hızı ile devam ediyordu. beykoz kalesi üzerinde birilen kara bulutlar mütemadiyen yağmur getirmekte idi. işte 22. dakika. erdoğan'ın sola kayışı ve nihat'ın kapandığı köşeden bomba gibi bir şutla üçüncü golü atışı. işte 25. dakika. bir sprinter sürati ile fırlayan erdoğan'ın yaptığı ortaya şenol'un dalışı yordan'ı geride bırakarak ceza sahası içersine sokulup topu köşeye plâseledi: 4-0. bütün ümit kapılarının kapandığını herşeyin bittiğini beykoz'a hatırlatıyordu bu goller...
gerçi nedim 30. dakikada üç metreden topu dışarı atmıştı. gerçi şirzat 40. dakikada kötü vuruşla topu kaleci necmi'ye teslim etmişti. ama bu goller atılmış olsa azimli beşiktaş'ın hızını kırmağa bizce kâfi gelmiyecekti. bu hükmü ikinci devrede de ayrıl süratle ve aynı nefasette futbol oynayan beşiktaşı gördükten sonra veriyoruz.
...ve 70. dakikada erdoğana yapılan biraz faul. hakem semih zoroğlu'nun makine takıma penaltı verilmez zihniyetini yıkarak penaltıyı çakmadı ve şenol'un beşinci golü... maçın bitmesine bir dakika kala ise, altıncı bir forvet gibi oynıyan yüksel'in beşiktaşın son sayısını kaydetmesi davulla zurna ile siyah - beyazlı renkleri tesçi edenleri büsbütün coşturmuş ve tribünlerde bir bayram havası estirmişti.