yazarlık hüviyetim dışında. fenerbahçe takımının mesuliyetini taşıyanlardan biri olduğum için, şimdi size «dünkü netice normaldi» dersem, bir tevile sapmak arzusunda olduğumu sanmayınız. evet, bence normaldi bu mağlûbiyet. kısaca izaha çalışayım: fenerbahçe takımı şampiyonluğa ulaşabileceği bir «final maçı» na hazırlanmıştı. bu da, herkesin tahmin ettiği gibi, galatasarayla yapacağı maçtı. itiraf etmek isterim ki, ben de galatasarayın istanbulspora takılacağını ve şampiyonluğu bir gün önce elde etmek ümidimizin dolacağını beklemiyordum. gayemiz, beykoz maçını mümkün olduğu kadar yorulmadan ve puan kaybına uğramadan atlatmaktı, istanbulspor karşısında ise, galatasarayı favori görüyordum. ancak seyredenlerin de teslim edeceği bir hakikat vardır ki. bu da, cumartesi maçlarında fenerbahçenin «hakiki final takımı» gibi mücadele edip galibiyeti hak eden bir oyun çıkarması; galatasarayın ise istanbulspor önünde pek dağılmış ve çözülmüş bir manzara arzettiğiydi. bu bakımdan takımım finali bir gün önce oynadı. günlerdir hazırlandığı bütün enerjiyi o maçta harcadı.
bunun dışında, biz «şampiyon» unvaniyle sahaya çıkmıştık. daima bu ünvanla çıkan takım daha zor kazanır. galatasarayın dâvası bizden fazlaydı. şampiyonu bir daha yenmek azimleri, onlun kamçılamak için yeterdi. nitekim böyle oldu. eğer cumartesi günü neticeler ezeli rakiplerimizin aleyhine bitmeseydi herhalde böyle oynamazdık.
maçın dostane bir havada, sportmence bir mücadele olarak cereyanı, beni en çok memnun eden husustur. münakaşadan uzak, öpüşerek biten bir «büyük maç» tan, doğrusu iki takım da memnun çıkıyordu. biz şampiyon olduğumuza, onlar da bizi yendiklerin^ memnundular. fenerbahçeli futbolcu arkadaşlarımı, bir sezonluk gayretlerini «şampiyonluk» la süsledikleri için. galatasaraylı kardeşlerimizi de bizi tekrar yenmek suretiyle gösterdikleri başarı için candan tebrik etmek isterim.
sen cumartesi gününe kadar fenerbahçeye ezeli rakip, şampiyonluğa ortak ol! cumartesi günü alacağın bir maçı ver. fenerbahçe beykozu yensin, şampiyon olsun. pazar günü da kalk milli lig şampiyonu fenerbahçeyi yen!
hangi galatasaraylı, galatasarayın milli lig şampiyonu fenerbahçe ile maç yapacağını düşünürdü ki?
galatasaraya maçı kazandıran sebeplerin başında finali bir gün evvelden kaybedişinin rolü büyüktü... hırslı çıkmışlardı sahaya sarı - kırmızılılar... maçın başından itibaren üstünlüğü almışlardı. ferd olarak da, takım olarak da rakiplerinden ağır basıyorlardı. onları seyrederken şu kanaate vard'k: «şampiyonluk geri gelmeyeceğine göre, galip biz olalım..»
galatasaray bu arzu ve hırsla maçı sonuna kadar götürdüğü içindir ki, şampiyon fenerbahçe sahada tutunamadı.. hattâ. galatasaray oyuna girişindeki canlılığı, oyunu kontrolüne alışı ve aman vermez müdahaleciliği ile ölü mevsimde değil, mevsim ortasındaki günlerinden birindeydi âdeta...
fenerbahçe ise şampiyonluğun verdiği rehavetle işi ciddiye almadı. futbolcularda beykoz maçının hırsı. iddiası ve sürati yoktu. rakibin yırtıcı temposu da, bu şartlarla yan yana gelince sahada futbol oynayan takım sadece galatasaray oldu...
galatasaraylılar dün hakikaten bir prestij maçı oynadılar. kulüpleri kulüp haline getiren taraftar sevgisine inançları büyük olduğu için. evvelâ onlar için oynadılar. maçtan sonra galatasaraylıların selâmladığı galatasaray tribünündeki coşkunluk, bu gönül alı, verişinin bir devamıydı...
hâsıl. cumartesi günü fenerbahçelilerin, pazar günü ise galatasaraylıların iyi hâtıraları arasına girdi.
hep beraber şampiyonları ve galipleri selâmlayalım!
• bilirsiniz: dini bayramların gününü tam tesblt için. ay'a bakmak âdettir. ay. incecik bir yay gibi göründü mü. hemen koşar. «bayram geldi» derler. bu bakımdan çok defa memleketler arasında fark olur. biri bayramı bir gün önce kutlar, diğeri bir gün sonra... bu seneki milli ligin sonu da böyle oldu. fenerbahçeliler ay'ı «cilveli cumartesi» akşamı gördüler ve bayrama erken kavuştular. galatasaraylılar ise. önü sarılı - siyahlı bir bulutla örtüldüğü için ay'ı o gün göremedi ve bayram yapabilmek için «sessiz pazar» ı beklemek zorunda kaldılar.
• cumartesi günü atı alan, değil usküdar'ı, tâa beykoz'u geçmişti. ve bu atın sırtında bir mevsimin meyvasi olan, şampiyonluk kupası vardı. başka deyimle yorgan gitmişti ama, kavga bitmemişti. galatasaraylılar hiç değilse, ufak bir örtü altında «revanş» ı saklamağa gayret ettiler ve bunu başardılar da… kısacası, fenerbahçe şampiyonluğu aldığına, galatasaray da revanşı vermediğine memnun oldu.
• aslında dün. memnun olmayan yoktu ki... her maç öpüsülerek başlardı. ama her maç. hele hele fenerbahçe - galatasaray karşılaşmaları, böyle öpüşülerek bitmezdi. bu bakımdan dün staddan bütün sporseverler memnun ayrıldılar. ve bunun için iki takıma da teşekkür borçlu oldukları muhakkaktı.
• bir garip maçtı dünkü oyun... ilk • bir garip maçtı dünkü oyun... ilk devredeki karşılıklı iki golü, doğrusu atanlar da pek anlıyamadı, yiyenler de... ama ayhan'ın sökerek götürdüğü topla kaydettiği gol. «gerçek gol» dü ve maçın sonucunu da bu sayı tâyin.
• şampiyon olmak, kolay iş değil. hele 38 maçlık bir maraton sonunda... şampiyon fenerbahçelileri bu sebeple tebrik etmemiz lâzım. fakat şampiyonu. hem de iki defa yenmek kolay mı? o halde galatasaraylılar da tebriki hak etmiş durumda. şimdi fenerbahçe avrupa şampiyonları kupası'na. galatasaray da balkan ikincileri turnuası'na girecek... ağustos sıcakları basmadan bir de futbol sezonumuz tatile girse, diyorum.
maçtan sonra sarı – kırmızılılar da sarı – lâcivertliler de sevinçli idi
dogan şener
maçtan sonra galatasaray’ın da, fenerbahçe’nin de soyunma odalarında vbir sevinç dalgası esiyordu.
fenerbahçeliler şampiyon olmanın sevinci, galatasaraylılar da şampiyon bir takımı yenmenin gururu içindeydiler.
sarı – kırmızılı takımın teknik meneceri gündüz kılıç, «istanbulspora yenildiğimiz zaman şampiyonluğu kaybettiğimiz için üzülmüştüm; fenerbahçeyi yendiğimiz için sevinçliyim. ligde iki defa yendiğimiz fenerbahçelilerin şampiyonluğunu tebrik ederim» diyordu.
antrenör coşkun ozarı, şampiyonluğu kaybettikleri için üzgün olduklarını belirterek «şampiyon fenerbahçeyi yenmenin zevkini sözle tarif etmek mümkün değil» dedi.
galatasaray kaptanı turgay ise, «şampiyon olmak muhakkak ki güzel bir şey, fakat fenerbahçeyi yenmek bizler için daha mes’ut edici bir hâdise, fenerbahçeli kardeşlerimi candan tebrik ederim» şeklinde konuşmuştur.
fenerbahçe soyunma odasında futbolcular ve idareciler galatasarayın daha güzel oynadığını ve galibiyeti hak ettiğini söylüyorlardı
umumi kâtip faruk ılgaz, «galatasaray güzel oynadı ve kazandı. galatasaraylılara balkan ikincileri turnuasında başarılar dilerim» dedi ve sarı – kırmızılıları kendi soyunma odalarında tebrik etti.
şampiyonlugu kaybetmiş olmanın üzüntüsünü bir fenerbahçe galibiyetiyle avutturmak emelindeki galatasaraylılar, bu arzularının tahakkuk etmesine rağmen. dün, stadı, büsbütün üzgün terkettiler.
uzgün terk ettiler, çünkü, takımları, fenerbahçeyi yenerken, bilhassa ucu şampiyonluğa dokunan bir maçta, istanbulspor boyun eğmeyecek kadar yeterli bir varlık olduğunu ispat etmişti.
galatasaray, dün b t hakikati ispat ederken, herşeyden evvel zinde bir kazanma azmi içinde mücadeleye kararlı bir takım olarak göründü ve bu vasfını maç sonuna kadar kaybetmedi.
beri yandan, istanbulspor karşısındaki tutukluk sebeplerinin teşhis edilip, takımın, eldeki imkânlar içinde, çok daha mâkûl bir tertiple sahaya çıkarılmış olması, dünkü kifayetli oyunu izah eden sebeplerden biri idi.
vasfını yukarıda belirttiğimiz bu tertipteki takımda yer alan galatasaraylı futbolcular da kendilerinden beklenen verim seviyesinden aşağı düşmeyince, tatminkâr bir futbolun şartları tahakkuk etmiş oldu.
fenerbahçelileri, dün, sahada, kazanılmış bir şamplyonluğun rahatlığı hattâ, umursamazlığı içinde seyrettik. sâdece bir prestij düşüncesinin gayrete getirdiği takım, bu kadarcık mânevi cevherle rakibinin temposuna ayak uyduramadı, ve hemen bütün maç boyunca mahkûm oynadı.
yukarıda târif ettiğimiz galatasaray böyle bir fenerbahçeyi elbette yenmeliydi, ve nitekim, yendi de.
dünkü fenerbahçe galatasaray maçı ile milli lig maçları neticelenmiş bulunuyor. memleketin iki güzide teşekkülünü, birinin şampiyonluğu, diğerinin ikinciliğinden dolayı tebrik ederken, ezeli rekabetleri gihi ezeli dostluklarını da tezahür ettiren dünküne benzer daha çok finaller oynamalarını dileriz.
60-61 sezonunun açılışını ve kapanışını “elmastaşoğlu” kardeşler yaptı dersek yalan olmaz...
sezonun açılış golünü ilk haftadaki altınordu maçının 11. dakikasında yapan nail elmastaşoğlu, kapanış golünü ise son maçta ayhan elmastaşoğlu atmıştır.
ad. d. spor-toprakspor (2) altınordu - toprakspor (0) yeşildirek - kültürspor (1) ad. d. spor - altay (2) altınordu - kültürspor (1) toprakspor - altay (2) yeşildirek - ad. d. spor (1) fenerbahçe - beykoz (1) g. saray - istanbulspor (2) altınordu - altay (1) kültürspor - ad. d. spor (2) toprakspor - yeşildirek (2) fenerbahçe - g. saray (2)
kulüpler, askerliğini yapan futbolculara rağbet gösteriyor. resmî transfer ise 1 temmuz'dan itibaren başlayacak
kulüplerde transfer faaliyeti bugünden itibaren hararetlenecektir.
milli ligin sona ermesi sebebiyle idarecilerin, kadrolarına alacakları futbolcularla temaslarını sıklaştırmaları beklenmektedir.
profesyonellik talimatnâmesinin ik sene daha yürürlükte kalması ve asker futbolcuların kulüplerin maçlarına iştirâk edememesi yüzünden transferin geçen senelerdeki gibi canlı geçmeyeceği tahmir olunmaktadır. idareciler bu sene daha ziyade askerliğini yapmış olan futbo'cuları transfer etmek kararındadır.
bu arada bursa'da yapılan baraj maçlarında kulüplerin anlaştığı futbolcuların isimleri önümüzdeki günlerde açıklanacaktır.
idare heyetince 1000 lira para cezasına çarptırılan f. bahçeli lefter, «suçlu olsaydım özür dilerdim» demiştir.
hakkındaki kararı sâkin bir tavırla karşılayan milli futbolcu, hasta olduğu için galatasaray maçında oynayamadığını belirtmiş ve şunları söylemiştir: «beykoz maçında takımımdaki yerimi almak üzere soyunma odasına gittim. galatasaray maçında oynatılacağımı öğrendim. umumi kaptan fikret kırcan'la aramızda herhangi bir ihtilâf mevzubahis değildir. fikret kırcan’la uzun seneler aynı takımda oynadık, kendisini severim.»
lefter yeni sezondan itibaren sarı-lâacivertli renklere faydalı olmak için çalışacağını sözlerine ilâve etmiştir.