evet, bu fenerbahçe takımı nürnberg'de ofsayt - gol dışında boyun eğmemişti almanlara... evet evet, bu fenerbahçe takımı fiorentina'yı kendi sahasında terletmiş, hatta zaman zaman ezip italyanlara «ne mükemmel takım» dedirtmişti. ve simdi biz, kısa süre önce bu gerçeklere yakından şahit olmuş benim yerime koyun kendinizi de... soru işaretlerinin çengellerine asılı kalmayın...
orada o kadar iyi, ya da burada bu kadar kötü oynamasının sebebi neydi fenerbahçenin? ne olabilirdi? fenerbahçelileri floransa çimenlerinde alkışlanacak çapta oynatan unsur, «can'dan sonra fenerbahçe pazarından yeni ithalât?» ümidi miydi? yok canım, asla... imkânsız, imkansız... insan isteyerek öylesine iyi oynayabilir de... ne kadar isterce istesin, böylesine kötü oynayamaz.
***
nürnberg maçı dedim ya, işte o maçtaki başarılı oyunundan sonra iki alman idarecisi, şükrü'ye «almanya'ya gelmesi» teklifinde bulunmuşlardı. osman'ın gayreti karşısında parmaklarını ısırmışlardı. ve işte bu şükrü dün topu, golü atacak karşı takım forvetine adeta teslim ediverdi. ve işte bu osman kalecisinin verdiği topu alamayarak «gol» ün en yakın seyircisi olmaktan öteye geçemeyecek kadar aciz kaldı. orada öyleydi de. niçin burada böyle? haydi şükrü «.hasta» idi. mazereti vardı. ya takım halinde «zor şifa bulur hasta» manzarası arzeden diğer fenerbahçeliler? doğrusu galatasaray taraftarlarının da sarı - kırmızılı takımın doktorluğunu pek mükemmel bulmadıklarını sanırım. böylesine «hasta» bir rakibe, yazmaları gereken reçetedeki ilâç pek ama pek hafifti. bir tek gollük dozla iyi olacak gibi miydi dünkü sarı - lacivertli takımın hastalığu?
***
dünkü maçın ilk anından itibaren «gol kokusu» hep fenerbahçe kalesinden geldi. fakat ne dersiniz, «beklenen gol» hiç de beklenmeyen bir anda ve beklenmeyen şeklide oldu.
****
devre arasında «yılın sporcusu» küçük yücel, ucu çiçekli oklarını sporseverlere atarak teşekkürünü belirtmişti. türk futbolunun en büyük şöhretleri ise, bu maçta gizli oklarla «futbol sevgisi»ni yaraladılar. çünkü, görünür çiçekler yerine görünmez dikenler vardı onların oklarında...
***
maçın hâdisesiz, kavgasız, geçmiş olması, en büyük memnunluk kaynağıydı. demek ki, bir galatasaray fenerbahçe maçında lemiz oynanabiliyordu. hani bir de «futbol» oynanabilseydi bu maçlarda...
***
fenerbahçeliler bir tek gol tehlikesini uzaklaştıramyınca, galatasaraylılar şampiyonluğa iyice yaklaşıverdiler. aslında sarı - kırmızılılar için dünkü gol fırsatları birden çoktu ve galiba sarı - lâcivertli taraftarlar da, takımlarının yenildiklerine mi üzülsünler, yoksa maçın farklı bitmediğine mi sevinsinler, şaşırıp kaldılar.
galatasaraylıları tebrik ederim. fenerbahçelilere de «âcil şifâlar» derim.