ilk basımı 2012 yılında cem zamur'un "onun gibisi gelmedi: memleket futbolundan portreler" kitabından;
gönüllerin fethi fethi heper
(...)
- 1970 yılında bir sevilla maçı oynuyorsunuz, 1-0 orada kaybettiğiniz maçın rövanşında eskişehir'de 77. dakikada bir gol yiyorsunuz. tam tribünler boşalmaya başlıyor, fakat siz son 12 dakikada 3 gol atıyorsunuz. o maçı biraz anlatır mısınız bizlere?
fethi heper: o maçın bir dönem öncesine gidelim. hacettepe maçında eskişehir'de 1-0 yenildik. ve eskişehirspor taraftarı şike var diye bize korkunç derecede taciz edici tezahüratta bulundu. en son amigo orhan on beş dakika süreyle "fethi dışarı, fethi dışarı" diye tempo tutturmaya başladı. sinirlendim tabii, 89. dakikada gegiç beni oyundan almak istedi. şimdi bir dakika kalmış, bir dakikada yerime girecek adam ne yapacak. "çıkmıyorum" dedim. hakem geldi fethicim, rica ediyorum su maçı bitirelim" dedi ve ben çıktım. o sinirle formayı çıkardım, şeref tribününün önünde bayrağın dibine attım ve gittim. o formayı atma meselesi büyük olay oldu. ben de dedim ki: "futbolu bırakıyorum, oynamıyorum." işte bir sürü olaylar, annem ağabeyimi rüyasında görüyor, "fethi mutlaka geriye dönsün oynasın," diyor. manevi baskı, o manevi baskı üzerine ben tekrar sezon açılışında, yani iki ay sonra formayı öpüp, merasimle eskişehirspor'a döndüm. fakat seyirci korkunç derecede küs tabii. onlar bana küfretmiş, ben onlara küfrediyorum formayı atarak. ve eylül ayında sevilla maçı oynuyoruz. orada yenilmişiz, burada 1-0 mağlubuz. seyirci perişan, yine "fethi dışarı" demeye hazırlanırken, ben üç tane gol atıyorum. sonuçtaki tezahürat "barıştık fethi!" mucize, ben 78. dakikada gegiç'in yanına gittim, "beni çıkar, maç gitti," dedim. "hayda bre canını sen de, sen git oyna," dedi. iyi ki de oyna demiş ve o benim spor hayatımda unutulmayan bir olay olarak kaldı.