bu slogan duyduğum en güzel sloganlardan biridir. eskişehirli taraftarlarca o günün heyecanıyla söylenmiştir. simdiki sloganlara oranla ne kadar kulağa hoş geliyor
maç izlemek için kitleler halinde sefer de eskişehirsporlular'ın başlattığı bir harekettir. amigo orhan önderliğinde toplu taşıma araçlarına hücum eden taraftarlar gittikleri çoğu yerde çiçeklerle karşılanmış ve alkışlarla uğurlanmıştır. dönemin sportmen seyircileri eskişehirspor taraftarını görmek için yollara dökülür, balkonlara çıkarmış... anılarındaki bu bilgileri aktaran "oto gündüz" yolculuklara ait bir anekdotu da şöyle anlatıyor:
"galatasaray, beşiktaş ve fenerbahçe maçları bizim için çok önemliydi. bu maçlar için hepimiz işimizi gücümüzü bırakıp istanbul'un yolunu tutardık. kimisi özel arabalarıyla, kimisi otobüs ve trenlerle yaşlı genç pek çok eskişehirli deplasmana koşardı. demiryoluyla otobüsün paralel olarak birbirine çok yakınlaştığı mekece-osmaneli'ne varınca otobüslerin ve özel otoların kornalarıyla tempo tuttuğu 'es es es ki ki ki'ye tren de düdüğüyle ortak olurdu. karşılıklı birbirimize 'eses' çekerdik... sonra haydarpaşa'ya inerdik. hiçbir tatsız olay olmadan istanbul sokaklarında gezerdik. hatta 3-0 yenildiği miz bir fenerbahçe maçından sonra binlerce kişi kolkola maçtan çıkıp vapurlara binmiştik..."
60'lı yıllardı... eskişehir'in fırtına gibi estiği bir dönemdi. eskişehir ile fenerbahçe inönü stadı'nda maç yapacaktı. fenerbahçe, moda'da mano palas otel'de kampa girdi. ancak o dönemin teknik kadrosu, takımın as futbolcularından fuat saner'i kadroya almadı ve evine gönderdi.
maç sabahı takım inönü stadı'na hareket edecekti. ancak hiç hesapta olmayan bir olay yaşandı. ziya şengül sabah aynada saçını tararken kaskatı kesilmişti. ziya'nın boynu tutulunca tüm planlar alt üst olmuştu. gaffur diye bir genç futbolcu vardı. ziya'nın yerine o oynayacaktı. ancak fuat'ın tribünde maçı seyretmeye geldiği duyulunca anons yapılarak soyunma odasına çağrıldı. (bu arada fuat kadroya giremediği için sabaha kadar eğlenmişti)
maç öncesi soyunma odasına çağrılan fuat'a "hemen hazırlan. ziya'nın boynu tutuldu, sen oynuyorsun" denildi. fuat "kramponumu bile getirmedim" deyince hemen fuat'ın evine biri gönderildi ve kramponları maç başlarken stada yetiştirildi. fuat, saha kenarında ayakkıbalarını giydi ve attığı golle takımını galibiyete taşıdı. maç 3-0 bitti ve fener, fuat'ın attığı gollerle liderliği ele geçirdi. o sezon sonunda da şampiyon oldu.
(not: anıda geçen 3-0'lık sonuç, fuat saner'in gol attığı maç ve sezon sonunda da şampiyon olduğu için buraya yazdım.)