özgür topyıldız'ın "anadolu yıldızı eskişehirspor" kitabında süreyya özkefe'nin şöyle bir anısı var;
kmi futbolcular dönemlerindeki saç stiliyle, yaşam tarzıyla ya da giyim kuşamıyla halen hatırlanır. futbol seyircisi tatar süreyya'yı (süreyya özkefe) sargılı sol eliyle hatırlar. 1970'li yıllarda istanbul'dan memleketine gelişlerinden birinde trafik kazasıyla sakatlanan eli bilekten itibaren sargılıdır ve çok uzun yıllar böyle oynamıştır süreyya. ikili mücadelelerde, demir gibi seri olan bu el gerektiğinde en etkili şekillerde kullanılmıştır...
"galatasaray'la önemli bir maç yapıyoruz. rakibimiz o gün oldukça formunda, boyuna bizim kaleye geliyor. ben de defanstayım. bir süre sonra ataklardan bunaldım. galatasaray'ın yeni transferi ahmet çeloviç de kendisini seyirciye ispatlamak için bütün hünerlerini sergiliyor. bir pozisyonda beraber hava topuna çıktık. havadayken sol elim bunun kafasına isabet etti 'tık' diye bir ses geldi. maç devam ediyor ama çeloviç uzun bir süre tribünlere baktı. ben hayırdır ne oldu gibisinden sordum, eliyle kafasını ve tribünleri gösterdi. kafasına tribünlerden taş geldiğini sanıyordu. ben de gülerek elimi gösterdim. inanır mısın maç boyunca bir daha yanıma bile yaklaşmadı..."
not: süreyya'nın bu anısında tam olarak maç bilgisi yoktu bu nedenle anıdaki isimlerden bu maçın en uygun maç olduğuna karar verdim...