galatasaraylılar gitti. beşiktaşlılar gitti sessizleşiverdi kampımız. dün sabah, kimin sesiydi. çıkartamadım ama, kalanlardan birinin söylediği şarkıya gülesim geldi:«herkes gitti
yalnız kaldık...» iki günde biribirimizle öyle anlaşmış, biribirimize öyle kaynaşmıştık ki... şimdi gidenlerin, bir an evvel dönmelerini beklemekten başka çaremiz kalmadı..
hazır büyük maçtan lâfı açmışken, devam edelim. milli takım kampında en çok konuşulan konu bu. galatasaraylı ve beşiktaşlılar gidinceye kadar konuşmalar daha heyecanlı oluyor, aralarında bahse giren lere rastlanıyordu. simdi tarafsızlar görüşlerini bildiriyor.
10 futbolcu arasında «galatasaray mı, yoksa beşiktaş mı?»sorusuna 1 futbolcu galatasaray cevabını verdi 9'unun tahmini maçın berabere biteceği şeklinde fenerbahçeliler tabii maçın beraberlikle bitmesini isterler, diyecek oldum. itiraz ettiler; «hayır, hayır. maç berabere biterese, kampa daha neşeli ve zinde dönerler. kaybeden tarafın oyuncusunda neş'e mi kalır yani?..» düşündüm de doğru gibi geldi bana.
futbolcuların hepsi beşiktaş - galatasaray maçını görmek istiyor. imkân olsaydı, istanbul’a gider, dönerdik. olmadığına göre radyonun başına oturup, maçın havasını yaşamaya çalışacağız. çocukları büyük maç kadar, cumhuriyet bayramının da heyecanlandırdığını hatırlatayım. bugünkü geçit törenine gitmek istiyoruz. her halde, dâvetiye buluruz.
tunus maçına 4. büyük maça 1 gün var milli takım kampından beşiktaşlı ve galatasaraylılara selâm ve başarı dilekleri gönderiyoruz. bugün kendileri için, pazar günü de hepimiz için oynaaycaklar...