2012-2013 sezonunun 7. haftasında istanbul büyükşehir belediyespor ile deplasmanda karşılaşacaktık. aynı gün okulda veli toplantım vardı. annem, babam ve kardeşim toplantıya gitmişlerdi. bense evde televizyon karşısında maçın başlamasını bekliyordum. maçın başlamasıyla veli toplantısında olan babama sms yoluyla canlı anlatım yapıyordum. ilk yarıda hurşut meriç'in direkten dönen şutunu ve azofeifa'nın rakipten söktüğü topu kaleye yollaması aklımda kalmıştı. ikinci yarıda barajdan dönen topun tekrar cem can'a gelmesi ardından ceza sahasına gönderilen ortanın aykut tarafından kaleye gönderilmesi ve filelerle buluşması sonucunda öne geçmiştik. gol sevincimi yaşadıktan sonra telefonu kapıp babama kısa mesaj çektim. koltuktaki yerimi yeni almıştım ki ilk golden sadece 6 dakika sonra ikinci gol geldi. tosic'in attığı uzun pası zec kafasıyla hurşutun önüne bırakıyor, hurşut ise kendisine doğru gelen kalecnin üzerinden topu filelere bırakıyordu. tekrar elime aldığım telefonla babama müjdeli haberi verdim. olumlu geçen bir veli toplantısı ve galibiyetle dönülen bir deplasman beni hayli mutlu etmişti.