30 kasım 2012 cuma - 17:39 aa ziraat türkiye kupası'nda bandırmaspor'u yenerek tur atlayan gençlerbirliği, spor toto süper lig'de oynayacağı trabzonspor maçının hazırlıklarına başladı.
beştepe ilhan cavcav tesisleri'nde, teknik direktör fuat çapa yönetiminde yapılan antrenman, 75 dakika sürdü. idmana koşuyla başlayan kırmızı-siyahlı futbolcular, ısınma hareketlerinin ardından 5'e 2 top kapmaca oynadı. çalışma, dar alanda oynanan 4 minyatür kaleli maçla sona erdi.
başkent temsilcisinde bugünkü antrenmana tedavilerine devam edilen serkan kurtuluş, azofeifa ve curri katılmazken, kupa maçında ilk 11'de yer alan tayfur, yusuf, artun, mustafa ile antrenmanlara yeni başlayan ekigho ve hafif sakatlıkları bulunan lekic, tosic ve petrovic ise çalışmayı koşuyla tamamladı.
kırmızı-siyahlılar yarın saat 13.00'te yapacağı çalışmayla trabzonspor maçının hazırlıklarını sürdürecek.
gençlerbirliği ile trabzonspor arasında ankara 19 mayıs stadı'nda pazartesi günü oynanacak maç, saat 20.00'de başlayacak. karşılaşmayı hakem kuddusi müftüoğlu ile yardımcıları aleks taşçıoğlu ve ali saygın ögel yönetecek.
gençlerbirliği ile trabzonspor yarın 70. kez karşı karşıya gelerek "kozlarını" paylaşacak.
başkent temcisi ile bordo-mavili ekip, ankara 19 mayıs stadı'nda saat 20.00'de tarihlerindeki 70. maç için hakem kuddusi müftüoğlu'nun başlama düdüğünü çalmasını bekleyecek. karşılaşmada müftüoğlu'nun yardımcılıklarını aleks taşçıoğlu ve ali saygın ögel yapacak.
bugüne kadar trabzonspor ile 69 karşılaşmada mücadele eden kırmızı-siyahlı takım, bu karşılaşmalardan 39'unda sahadan "boynu bükük" ayrılırken, 12 maçta ise "gülen" taraf oldu. başkentin kırımızı-siyahlı takımı, 69 maçta trabzonspor ağlarını 65 kez havalandırırken, 133 kez de meşin yuvarlağı kalesinden çıkardı.
gençler 11. galibiyet için
trabzonspor'un ligde oynanan karşılaşmalarda da başkent temsilcisine karşı bariz bir üstünlüğü bulunuyor.
spor toto süper lig'deki toplam 56 randevudan 32'sinde karadeniz ekibi, sahadan 3 puanla ayrılırken, 10 maç sonunda ise gençlerbirliği, galip gelen taraf oldu. bu karşılaşmalarda kırmızı-siyahlılar, 108 kez meşin yuvarlağı santra noktasına taşırken, 54 kez de rakibi karşısında gol sevinci yaşadı.
ankara'da da trabzonspor üstün
gençlerbirliği-trabzonspor maç istatistiklerinde bordo-mavililerin başkentte oynanan maçlarda da üstün olduğu dikkati çekiyor.
ankara'da oynanan toplam 35 karşılaşmanın 16'sında trabzonspor galip gelirken, 8 maçı ise başkent temsilcisi kazandı. tarafların oynadığı 35 maçta karadeniz temsilcisi 51 gol kaydederken, kırmızı-siyahlılar 34 kez taraftarlarını gol sevinci için ayağa kaldırdı.
ligde ankara'da oynanan 28 maçtan 13'ünde bordo-mavili ekip, sahadan 3 puanla ayrılan taraf oldu. buna karşılık başkent temsilcisi ise 6 maçı galibiyetle tamamlayabildi. trabzonspor, 28 maçta 41 kez rakip kaleciyi mağlup ederken, kalesinde ise 29 gol gördü.
süper lig'in 14. haftasında trabzonspor'u ağırlayan ekibimiz maçın 17. dakikasında 10 kişi kaldı ve sahadan 4-0 gibi ağır bir skorla yenik ayrıldı.
::maçtan dakikalar::
2. dakikada zokoro'nın kısa düşen pasında araya giren artun, ceza alanına girerken kötü bir vuruş yaptı ve meşin yuvarlak auta gitti.
4. dakikada adrian'ın sağ taraftan kullandığı korner atışında giray'ın kafayla sektirdiği topa arka direkte ayağıyla dokunan emerson, takımını öne geçiren golü kaydetti: 0-1.
13. dakikada colman'ın kullandığı serbest vuruşta, kaleci ramazan direk dibinden topu kornere tokatladı.
18. dakikada gençlerbirliği 10 kişi kaldı. gençlerbirliği serbest vuruş kullanmaya hazırlanırken, trabzonspor ceza alanı içinde mustafa ile petrovic arasında yaşanan pozisyon sonrasında, hakem kuddusi müftüoğlu petrovic'i doğrudan kırmızı kartla oyun dışında bıraktı.
43. dakikada gelişen trabzonspor atağında adrian'ın pasıyla ceza alanı içinde topla buluşan halil, uzak direk dibinden meşin yuvarlağı ağlarla buluşturdu: 0-2.
karşılaşmanın ilk yarısı, trabzonspor'un 2-0 üstünlüğüyle sona erdi.
53. dakikada henrique'nin sol taraftan yaptığı ortada topla buluşan serkan'ın vuruşunda, meşin yuvarlak az farkla auta gitti.
57. dakikada kazanılan serbest vuruşu kullanan olcan, yaptığı düzgün vuruşla farkı 3'e çıkaran golü kaydetti: 0-3.
70. dakikada hurşut'un sağ taraftan yaptığı ortada arka direkte topla buluşan zec'in kafayla yaptığı vuruşta, meşin yuvarlak auta gitti.
73. dakikada sağ çaprazdan ceza alanına giren yasin'in vuruşunda, top üstten auta çıktı.
76. dakikada alanzinho'nun pasıyla topla buluşan yasin, açısı çok dar olmasına karşın aut çizgisinden yaptığı vuruşla meşin yuvarlağı filelere gönderdi: 0-4.
90. dakikada sol taraftan ceza alanına giren zec'in vuruşunda, kaleci onur son anda topu kornere tokatladı.
karşılaşma, trabzonspor'un 4-0 üstünlüğüyle sona erdi.
çapa: ''20 dakika sonra maç bizim için bitti'' 3/12/2012 ajansspor.com
gençlerbirliği teknik direktörü fuat çapa, trabzonspor yenilgisini yorumladı..
çapa'nın yayıncı kuruluşa açıklamalarından ajansspor tarafından derlenenler şu şekilde: "20 dakika sonra maç bizim için bitti diyebiliriz. ilk dakikalarda yediğimiz gol ve 18. dakikada yediğimiz kırmızı kart sonrası kolay bir süreç değildi bizim için. ilk devre 1-0 bitirebilseydik, oyun ve motivasyon farklı olabilirdi. 20 dakikadan sonra maç tamemen trabzonspor'un istediği gibi oldu."
-basın toplantısı-
çapa, basın toplantısında ise müsabakanın kendileri açısından olumlu başlamadığını belirterek, ''ilk dakikalarda yemiş olduğumuz gol ve akabinde kırmızı kart var. sonraki süreçte devre arasına kadar 1-0'lık skoru koruyarak, yapacağımız hamlelerle beraberliği yakalamayı planlamıştık. ikinci golün 44. dakikada gelmesi yapmak istediklerimizi engelledi. oynamış olduğumuz futbol bize yakışmadı'' diye konuştu.
trabzonspor'un 1 kişi fazla oynamanın avantajını iyi değerlendirdiğini ifade eden çapa, şunları söyledi: ''orta sahadaki deneyimli futbolcuları var. özellikle zokora'nın zekice takımını yönlendirmesi sonucu belirledi. bugün karşımızda çok iyi pas yapan bir trabzonspor vardı. maça çok umutlu başladık, kırmızı kart olmasaydı maçın sonucu böyle olmazdı. kırmızı kartın veriliş nedenine girmek istemiyorum, ama iç sahadaki maçlarımızda bu konuda şanslı olmadığımızı söyleyebiliriz. artık kalan 3 maçımıza bakacağız. oradan almamız gereken puanlar var. üç hafta öncesine kadar herkes gençlerbirliği'nin oynadığı futbolu konuşuyordu. bu noktaya geri dönmemiz lazım.''
aslında maçla ilgili yazılacak çok bir şey yok. oyunun hemen başında kornerden gelen topa, ceza alanında iki kere vurdurursanız golü yerseniz ki öyle oldu. yani maça geride başladık. bir de buna kullanacağımız serbest vuruştan önce petrovic'in eliyle onu tutmakta olan rakibinin kafasını itişine kuddusi müftüoğlu tarafından direk kırmızı kart gösterilmesi ile sayısal olarak da geriye düştük.
bu dakikadan sonra çok fazla baskı yemeye başladık ve ne topu ayağımızda tutmayı ne de pozisyona girmeyi başarabildik. sonuçta 10 kişi kalmış olabiliriz ya da yenik duruma düşmüş olabiliriz ama tribünde futbolcularımızın biraz daha "ısırmalarını" / "ısırmaya çalışmalarını" bekledik. ama birkaç pozisyon hariç ne yazık ki sahada olduça siliktik.
hakemin kırmızı kartı (tvden de izleyince) oldukça ağır bir karar. fakat "burası türkiye" ve bu tarz kararları, maç içinde dengesizlikleri her zaman yaşıyoruz/yaşayacağız. o yüzden 10 kişi de kalsak, yenik duruma da düşsek, penaltımız da verilmese, ofsaytten gol de yesek bitiş düdüğüne kadar mücadeleyi sürdürmemiz gerekiyor. eğer bunu yapmayıp "sonucu başından kabullenirsek" (ki son maçlarda maalesef böyle bir görüntü çiziyoruz) tası tarağı toplayıp gitmek daha hayırlı gibi görünüyor...
son 3 haftada kasımpaşa, beşiktaş ve bursaspor ile oynayacağız. bu maçlarda bir şeyler yapmazsak ikinci yarı çok sıkıntılı geçecek gibi...
bu maçla ilgili bir dipnot yasin öztekin eski takımına karşı trabzonspor forması ile ilk golünü attı. yasin trabzonspor forması ile ligdeki ilk golünü eski takımına attı.
trabzonspor'da forvet hattındaki sakatlıklar dikkati çekti. bordo-mavililerde, sakatlıkları bulunan marek cech, barış özbek, marc janko, marek sapara, souleman bamba, volkan şen, robert vittek ve ferhat öztorun ankara deplasmanına getirilmedi. takımdaki bu eksikler nedeniyle, şenol güneş forvette henriaue'ye görev veridi. trabzonspor'da ayrıca bir süredir problemleri nedeniyle forma giymeyen didier zokora da ilk 11'de sahaya çıktı.
gençlerbirliği yavaş yavaş temposunu yakalamaya başlarken, radoslav petrovic 17. dakikada gördüğü kırmızı kart ile takımını 10 kişi bıraktı. gençlerbirliği rakip yarı sahadan serbest vuruş kazandıktan sonra ceza alanı önünde mustafa yumlu, petrovic'i marke etmeye çalışırken, petrovic ona eliyle yaptığı hareket sonrasında kırmızı kart gördü.
trabzonspor teknik direktörü şenol güneş, gençlerbirliği maçını değerlendirerek, ''düşündüğümüz ve arzu ettiğimiz üç puanı aldık'' dedi.
kazanmaları gereken bir maça çıktıklarını vurgulayan güneş, ''çünkü bulunduğumuz yer, lig sıralaması ve oyun olarak düşündüğümüzün gerisindeydi. iyi oyun ve üç puanı arzuluyorduk. golle başlamamız işimizi kolaylaştırdı. düşündüğümüz ve arzu ettiğimiz 3 puanı aldık. zaman zaman skorun verdiği rehavetle yavaş tempoda oynadık. onun dışında olumlu işler yaptık. oyunun son bölümünde rakip, kalemize daha çok gelmeye başladı. 10 kişi kalan takımın bu kadar kolay gelmemesi lazımdı. bizim için iyi bir hafta oldu'' ifadelerini kullandı.
trabzonspor bu sezon süper lig’de deplasmanda oynadığı 7 maçta, 2 galibiyet 3 beraberlik 2 yenilgi alırken 9 gol atıp 6 gol yedi. trabzonspor oynadığı 7 maçta da rakiplerine ilk 45 dakikada gol atma izni vermedi.
karabükspor maçında 81.dakikada shelton, gaziantepspor maçında 52.dakikada ibricic, beşiktaş maçında 55.dakikada fernandes, m.p.antalyaspor maçında 86.dakikada ömer ve 90.dakikada murat duruer, orduspor maçında 78.dakikada stancu trabzonspor’a gol kaydetti. trabzonspor bu 7 maçta ilk 45 dakikalarda rakiplerine 5 gol attı.
spor toto süper lig’in 14.haftası geride kalırken trabzonsporlu olcan adın 2 kez frikikten gol attı.
kasımpaşa ve gençlerbirliği karşısında 1’er kez frikikten gol atan olcan adın geçen sezon gaziantepspor ve trabzonspor formaları altında 9 gol atmıştı. olcan 9 golünün 3 tanesini frikikten atmıştı.
sezonun ilk yarısında gaziantepspor forması giyen olcan adın, 2.haftada fenerbahçe maçında ve 11.haftada oynanan manisaspor maçında 1’er frikik golü atmıştı. olcan adın trabzonspor formasıyla süper final 6.haftasında bu kez beşiktaş’a frikikten gol atmıştı.
olcan adın süper lig’de son 4 golünün 3 tanesini frikikten attı.
gençlerbirliği kulübü başkanı ilhan cavcav, başkent temsilcisinin trabzonspor ile oynadığı maçı yöneten hakem kuddusi müftüoğlu'nu eleştirdi.
gençlerbirliği kulübü başkanı ilhan cavcav, başkent temsilcisinin trabzonspor ile oynadığı maçı yöneten hakem kuddusi müftüoğlu'nu eleştirirken, "hakemi dışarı davet ederek" tepkisini gösteren kırmızı-siyahlı taraftarları övdü.
ilhan cavcav, aa muhabirine, hakemin petrovic'in insanca tepkisinde kırmızı kartına başvurduğunu söyledi.
"bunu anlamak mümkün değil" diyen cavcav, "böylesi kötü bir yönetime tahammül edip sadece hakemi dışarıya davet ederek, tepkisini gösteren taraftarımızı sabrı ve nezaketinden dolayı kutluyorum" ifadesini kullandı.
sayısız maç izlediğini ve hakem gördüğünü belirten cavcav, şunları söyledi:
"bazılarını bütün kamuoyu hatırlar, talat tokat, erman toroğlu, selçuk dereli... fakat bazılarının ismini sadece ben hatırlıyorum. kuddusi müftüoğlu ismini de herkes unutacak ama ben hatırlayacağım. uzun zamandır futbolun içinde biri olarak, müftüoğlu'nun, buradaki maç yönetimini istanbul statlarında sergilemesi durumunda bu kadar medeni bir tepkiyle karşılaşacağını zannetmiyorum."
cavcav, trabzonspor maçına ilişkin de "trabzonspor gibi bir takıma karşı 18. dakikadan sonra 10 kişi oynayınca maçın da tadı tuzu olmuyor elbette" değerlendirmesini yaptı.
ankara’da yaşayan gençlerbirliği taraftarı amerikalı/fransız thomas b. gençlerbirliği – trabzon maçını tribünden yazdı, tribün arkadaşı özgür ş. serbest çevirdi.
ankara, 04 aralık 2012 genclerbirligi.org.tr
iş çıkışı su ve yemek ihtiyacımızı gidermek için mecburen mola verince, başlama vuruşunu kaçırmış olduk. demir kapılardan ellerimiz havada, köfte ekmek ağzımızda geçildi. yukardan gelen evsahibi gençler taraftarlarının tezahüratları ile ortalık yıkılırken güvenlik kontrollerini engelsiz aştık. ortamın çoşkusu ile çok da aşina olmadığım bir şekilde tüylerim diken diken oldu. ankara’ya taşındığımdan beri beşinci kez 19 mayıs stadyumunda gençler’i futbol – ya da bizim tabirimizle soccer – oynarken destekleyecektim.
içeride ise bizi, kırmızı karalar içindeki taraftarların kulakları sağır eden gümbürtüsünün yanı sıra kör talih beklemekteydi: tam oturacak bir yer bulmuşken, bulanık bir korner sonrası topu kalemizde gördük. tribünlerde sadece 3 basamak çıkabilmiştik ve birbirimize şaşkınlıkla bakıyorduk.
şoku çabuk atlattıktan sonra sahayı tam hizadan gören bir yere konumlandık ve maçın havasına girmeye başladık. sahanın davetkar yeşilini, santra yapmak üzere oyuncuların pozisyon almasını, iki takımın taraftarının eski stadımızda yankılanan tezahüratlarını zevkle izliyordum. ankara’nın soğuk, temiz ve berrak rüzgarı hafifçe esmekteydi ve yağmur beklemiyorduk. ertesi sabah ankara’ya kar yağacağını ise henüz bilmiyorduk.
oturduğumuz yerler sahadaki futbolcular ile göz hizasında olduğundan gençler oyuncularının çoğunu rahatça görebiliyordum ve stadyumda maç izlerken yapmayı en sevdiğim şeyi yaptım: favori oyuncularımı radara aldım: hurşut her zamanki gibi canlı ve heyecanlı bir şekilde sağ kanatta ileri geri koşturup çok sevdiği topu mümkün oldukça ayağında tutuyordu. ramazan dimdik ayaktaydı, sabit, sakin ama bir stoacı bir filozof gibi derin, ilk dakikalarda gelecek akın dalgalarına hazır görünüyordu. jimmy durmaz ben takibe alana kadar evsahibi taraftarı çoşturacak bir iki hareket çekmişti bile ve mehmet sedef yeni bıraktığı bıyığı ile geçmişten fırlayıp gelmiş bir fitbolcuyu andırıyordu. bıyığı ve tavrı ile bugün ciddi müdafaa yapmaya hazırım mesajı veriyordu.
ankara ekibi erken yediği golden sonra iyi oynuyordu ve karadeniz savunmasında yavaş ve emin bir şekilde boşluklar yaratmaya başlamıştı. kendi kendime yakında atarız diye düşündüm. rüzgar bile durmuştu ve hava biraz ısınmıştı. herşey iyiye doğru gidiyordu. 17. dakika civarı trabzonspor yarı sahasının ortalarından bir yerlerde gençlerbirliği bir faul kazandı. oynama şevkiyle gençler oyuncuları ceza sahasının içinde pozisyonlarını aldılar. hakem kalabalığa doğru ilerlerken geçecek süreden istifade, pantalonuma bulaşan çekirdek kabuklarını temizlemek bana o an için iyi bir fikir gibi geldi. birden etrafımdan güçlü bir tepki dalgası ve “yuuuhhhhh” patladı. her zamanki gibi ne olduğunu en son gören / duyan durumuna düşmüştüm. fosforlu sarı giyen küçük adam bir kartı havada tutuyordu ve yalnız bir gençler oyuncusu başı önde sahayı terk ediyordu. ne olduğunu anlamak için etrafımdakilere baktığımda ise tek gördüğüm yüzlerdeki şok ve hüsran oldu. hakemin kararına anlam veremeyen bazıları ise sanki herşey kötü bir şakaymışcasına gülüyorlardı. takımın yeni bir taraftarı olarak gönülden bağlı taraftarlar kadar olmasa da ben de üzülmüş ve hayal kırıklığına uğramıştım. ama esasında tribünde olmanın etkisiyle koyu taraftarların üzüntüsü de bana sirayet etmekteydi.
trabzonspor bu noktadan sonra akılcı bir şekilde oynadı ve topun ilk yarının sonuna kadar ve ikinci yarının başında mümkün oldukça kendisinde kalmasına çaba gösterdi. ikinci trabzonspor golü ise adını hep unuttuğum ve kısaca “hamit’in kardeşi” diye bildiğim oyuncudan geldi. al karalar ise zaman zaman parladılar ama bir türlü net bir gol fırsatı yaratamadılar. sahada 10 kişi olunca o iş biraz zordu. taraftarın umudunu tüketen üçüncü gole kadar trabzonspor’un hücumlarını engellemeyi ise başardılar. o noktada ikinci yarının ortalarındaydık ve ben dahil tüm gençler taraftarları tezahürat yapmaya ve gergin tiklerimize ve totemlerimize devam ettik. hatta biz belki şans gelir diye üçüncü sıradan en tepeye bile tırmandık. burada ise gözlerimi deri ceket giyen kocaman bir adamdan alamadım. gergin gençler taraftarı bu abi, sigara üstüne sigara yakıyordu. ama normal bir içme değildi onunki, adeta kutsal bir ayin gibi belirli senkronize hareketler zincirinden oluşuyordu: derin bir nefes çek-sigarayı elinde afilli şekilde ters döndür-ucundaki köze parmak ucunla dokun- yeniden döndür- içine çektiğin dumanı köze üfle- yeniden nefes çek. tüm bunları her 3 saniyede bir tekrar et. sigara bitince yenisini yak ve aynı sürece baştan başla. abinin gerginliği bana da bulaştı ama en çok tesadüfen yanında oturan uzun saçlı, sakallı, sosyoloji doktora öğrencisi kılıklı arkadaş etkilendi. bir an için üçümüz sahadaki futbolcuların yaşadığı gerilimi aramızda kurulan bağla birebir yaşamaya başladık.
oyunun sonlarına doğru trabzonspor’un dördüncü golü atmasıyla beraber tribünler de sakinleşip çöktü ama iri abi sigara olimpiyatlarında teknik ve artistik hareketlerini ara vermeden sürdürdü. esas hoşuma giden ise gençler taraftarlarının çok büyük bir çoğunluğunun kararlı bir şekilde maçı izlemeye devam etmeleri ve oyunun kendisinden zevk almaları oldu. herkes gülümsüyor (ya da seri bir şekilde çekirdek çitliyor) ve iyi vakit geçiriyordu. saatler ilerledikçe, skorun etkisiyle mi bilinmez, rüzgar yeniden esmeye ama bu sefer rahatsız etmeye başladı. türkiye’de başka takımların da bir çok maçına gittim ve evsahibi takım yeniliyorsa maçı erkenden terk eden bir çok taraftar gördüm. ankara’da gençlerbirliği taraftarları olarak ise ortamdan zevk almak için, oyundaki mücadeleyi izlemek için, bir arkadaş veya tamamen yabancı biriyle ortak bir bağ kurmak için oradaydık. yensek de yenilsek de.
resident of ankara, gençlerbirliği fan, french-american thomas b. watched the trabzonspor-gençlerbirliği matched in the stadium and shared his feelings and opinions.
04/12/2012 genclerbirligi.org.tr
having stopped for water and food, we arrived a little late for kickoff. the passage through metal bars and metal detectors was done with köfte sandwiches in our mouths. as we passed through security, nothing could be heard above us but the chanting of the home crowd. a not so familiar excitement ran through my body up to my scalp. for only the fifth time since i’ve lived in ankara, i was once again at 19 mayis stadium to see gençlerbirliği play some football or, as we call it in my country, soccer.
what greeted is inside, besides the pounding chants from the fans in red and black, turned out to be a kind of bad omen: a barely seen, hasty corner kick turned into a goal as we were making our way to our seats. we turned and stared in disbelief only a few rows up the bleacher steps. after a moment’s shock, we picked some seats level to the player’s heads on the field. i began to settle and enjoy the greenness of the pitch, the movement of the players back to the line after the goal and both teams’ rival chants echoing throughout the old stadium. there was a slight, crisp ankara wind blowing around the place and no rain showers in sight.
because our seats were head level with the men on the field, i could comfortably observe most of the gençler players and did what i always do at sporting matches—looked for my favorite footballers. hurşut looked as lively and excited as ever, running up and down the right side with his usual passion for possession. ramazan was standing, stoic and impassive, yet to be tested in these first minutes. jimmy durmaz had already made a nice move or two for the home crowd’s pleasure, and mehmet sedef was sporting a new moustache which made him look like a player from times past. he also looked ready to do some serious defending.
the ankara side played well after the initial goal and were starting to slowly find cracks in the black sea defence. i thought an ankara goal was imminent. the wind had stopped blowing a bit and the weather turned a little warmer. right on the 17th minute mark there was a foul called on gençler in their half of the field. quickly, the players gathered around the kick spot. a minute passed as the referee moved around the middle of the player’s huddle, and i used the time to clean seeds from my pants. suddenly, a loud “‘booooooo!!!!” rang out from the fans on our side. as always, i felt like the last one to see or know what was going on. the small man in yellow had raised a red card and a lonely gençler player was making his way off the field. i scanned fan faces for answers. there was shock and hurt in a lot of their eyes. many were also laughing in disbelief, not knowing why the ref had made the motion. as a relatively new fan of the team, i was also disappointed but not as much as some of the die-hard supporters. for the time being, i lived vicariously through more seasoned fans.
trabzon played relatively well and kept possession of the ball during the first half and into the next. a second trabzon goal came from the brother of hamid, the one whose name i always forget. the red and black had moments of dazzle but never got a clear goal scoring chance. not with 10 men on the pitch. they kept refusing trabzon’s advances into their side until a third goal silenced the crowd. by then, we were well into the second half of the match but the gençler fans, myself included, continued with chanting and nervous ticking. i watched a large man in a leather jacket chain smoke cigarettes. he would take a puff, twirl the cigarette in his hand, touch the burning tip, re-position it, blow smoke on it then take another puff. and then take another cigarette. i joined him in his nervousness and so did the long-haired, bearded, sociology phd. candidate-looking guy seated to his right.
when the fourth goal came towards the end of the game, the crowd was settled and the big man never missed a beat with his smoking acrobatics. it was great to see that many of the fans continued to watch determinedly and still enjoy the game. everyone was smiling (or spitting seeds) and having a good time. the wind picked up again as the hours got late. i had been to other team’s matches in turkey where many fans left early if the home team was losing. everyone here was present to enjoy the atmosphere, to feel the struggle of the game, or to share a moment with a friend or a stranger. win or lose.
profesyonel futbol disiplin kurulu'nun 06.12.2012 tarih ve 32 sayılı toplantısında almış olduğu kararlar aşağıda belirtilmiştir.
- gençlerbirliği spor kulübü sporcusu radosav petrovic'in, 03.12.2012 tarihinde oynanan gençlerbirliği - trabzonspor a.ş. spor toto süper lig müsabakasında, rakip takım sporcusuna yönelik sportmenliğe aykırı hareketi nedeniyle takdiren 1 resmi müsabakadan men ve 10.000.-tl para cezası ile cezalandırılmasına,
- trabzonspor a.ş.'nin, 03.12.2012 tarihinde oynanan gençlerbirliği - trabzonspor a.ş. spor toto süper lig müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle takdiren 30.000.-tl para cezası ile cezalandırılmasına,
mustafa çulcu haftayı değerlendirdi! 4/12/2012 ajansspor.com
mhk eski başkanı mustafa çulcu, 14. hafta hakem performanslarını ajansspor kullanıcıları için değerlendirdi, yapılan atamaları sert dille eleştirdi..
(...)
gençlerbirliği-trabzonspor
"son haftalarda kamil abitoğlu gibi anadolu ve ptt 1. lig maçlarında gezdirilen kuddusi müftüoğlu, müsabakanın 18. dakikasında gençlerbirliği'nden petrovic'e gösterdiği kırmızı kart ile maçın farklı skora gitmesine neden oldu. petrovic'in mustafa yumlu'ya yaptığı hareketin karşılığı eğer kırmızı kart ise yurt içi ve yurt dışı maçlarda korner ve frikik atışları öncesinde ceza alanı içinde futbolcu eşleşmelerinde yaşananlarda sahalarda oyuncu kalmaz. bundan sonraki maçlarda böyle pozisyonlarda hakemlerin verecekleri tüm kararlar mercek altına alınacak ve kuddusi müftüoğlu'nun kararı emsal teşkil edecek. inşallah mhk ve hakemler böyle pozisyonlarda belli bir uygulama standardı oluştururlar(!)"
ikinci devre için gençlerbirliği sahaya çıktığında yanlarında fuat çapa da vardı. hepsini etrafına topladı ve taktik anlatmaya neredeyse maç başlangıcına kadar devam etti. enteresan bir görüntüydü...