2012-2013 sezonunun 6. haftasinda kendi sahamizda kayserispor ile karsilasacaktik. babamla birlikte mac baslamadan tribunde yerimizi almistik. kayserispor macin ilk dakikalarinda daha baskili oynuyordu. biraz zaman gectikten sonra oyun dengelendi. 26. dakikada hursut tarafindan acilan orta artun'a dogru geliyordu. artun topun uzerinden atladi. top rakip takimin oyuncusuna carpip pertovic'in onunde kaldi. petrovic hic beklemeden kendisine dogru gelen topu kaleci ertugrul'un uzanamayacagi koseye gondererek one gecmemizi sagladi. 33. dakikada hursut ceza sahasina girer girmez faule maruz kaldi. hakem penalti noktasini gosterdigini gordukten sonra icimden hursut kullansin dedim. ancak topun basina zec gecti ve firsati degerlendirmesini bildi. ilk yariyi 2-0 onde bitirdik. ikinci yarinin basinda uc tane net pozisyon kacirdik. ardindan kayserispor'un ataklari basladi. uzun bir sure topa sahip olamadik. 74. dakikada kaleyi cok guzel goren bir yerden serbest vurus kazandik. hakem faul dudugunu caldigi andan itibaren "azofeifa azofeifa oley oleey oleeey" diye mirildaniyordum. cem can topu azofeifanin onune dogru yuvarladi. (ben bu sirada mirildanmalarima devam ediyordum ve giderek heyecanlaniyordum.) azofeifa topa dogru giderek cok sert bir vurus yapti. topun kaleye dogru gidisini izliyordum ve sonra filelerle bulusmasini. golun sevincini babamla birlikte yasadiktan sonra sadece 15-20 saniye once tek basima mirildandigim sozleri simdi tum maraton soyluyordu azofeifa azofeifa oley oleey oleeey... son dakikada jimmy'nin attigi golle durumu 4-0 yapti. babamla birlikte galibiyetin sevincini yasadik. cok mutlu olmustum ve aklimdan azo'nun attigi gol cikmiyordu.