göztepe: seyfi talay, ekrem koldaş, sabahattin kuruoğlu, ceyhan yazar, mehmet aydın, izzet kaylı, yavuz yavman, gürsel aksel, fevzi zemzem, nihat yayöz, ertan öznur
teknik direktör: adnan süvari
beşiktaş: necmi mutlu, müfit gürsu, yavuz çoker, fehmi sağınoğlu, kaya köstepen, sami şenol, suat mamat, yusuf tunaoğlu, coşkun ehlidil, sanlı sarıalioğlu, hüseyin mevlüt
evvelce projeleri 10 bin kişilik olarak hazırlanan beşiktaş fulya stadının 40 bin kişi alacak tarzda inşa edilmesi uygun görülmüş ve projenin bu şekilde değiştirilmesi belediyeden istenmiştir.
imar plânlama müdürlüğü bu talebi yerinde incelemeğe karar vermiştir. inceleme sırasında otopark sahası ile çevre trafik yollarının stada bağlantıları da tesbit edilecektir.
beşiktaş (1-0'lık maçın revanşı için) g. tepe önünde
şampiyonluk kaderine tesir edecek maç 16'da başlıyacak. ilk müsabaka: altay - istanbulspor
halit kıvanç izmir'den bildiriyor
türkiye lig şampiyonluğunda fenerbahçe ile başabaş koşan beşiktaş, izmir'deki ilk maçını bugün göztepe ile oynayacaktır.
saat 16.00 da başlayacak olan müsabakanın beşiktaşın şampiyonluk şansıyla yakından ilgili olduğunu söylemek hatâ olmaz.
daha çok siyah beyazlı takım için yorucu geçeceği tahmin edilen müsabakada ilk akla gelen netice beraberliktir. bununla beraber beşiktaş, ilk yarıda 1-0 yenildiği göztepenin son haftalardaki form inişinden ümidlenmekte haklıdır.
siyah - beyazlıların kader maçlarından ilkine suat da dahil şu tertipleriyle çıkacakları bildirilmektedir; «necini - müfit, fehmi, yavuz, kaya, sami - coşkun, suat, yusuf, sanlı, rahmi.»
saat 14 de başlayacak ilk maç ta ise altayın şansı, istanbulspordan fazla denilebilir.
* altay'ın lejyoner başkanı rıdvan burteçin, birdenbire ağız değiştirdi, «ben fenerbahçeliyim» diyor. bana kalırsa, burteçin yalan söylüyor. o ne fenerbahçe, ne de beşiktaş'lı, sadece hâsılata bakıyor.
* eski takımımın dün izmir'deki kamp yerini ziyaret ettim. bizim zamanımızdan beri siyah - beyazlı takımda değişmeyen bir husus var, o da disiplin. çıt çıkmıyordu beşiktaşlıların kaldıkları otelde.
* recep eski arkadaşımdır. ah, izmir'den 3 puanla dönsek deyip duruyor. arada sırada antrenör spajiç, konuşmaya karışıyor ve 4 puan diyor. bana kalsa beşiktaş, izmir'den 6 puanla dönecek.
* beşiktaşlılar havaya alışmak için dün alsancak stadında bir de antrenman yaptılar. burada hava sıcak, bakalım siyah - beyazlıların genç elemanları, havaya intibak edebilecekler mi?
* az daha unutuyordum, beşiktaşlıları üzen tek husus nedir biliyor musunuz? yusuf'un sağ ayağının baş parmağını tırnak vurmuş, kafile başkanı nazmi ökten, «burada da şans bizi buldu» deyip duruyor.
beraberliğe râzı bir tempoda oynayan siyah - beyazlılar, rakiplerinden revanşı alamadı. ikinci devrede sanlı'nın plâsesi üst direkten döndü
halit kıvanç izmir'den bildiriyor
hatır için özel maç yapan ya da ne kadar çabalarsa çabalasın puan cetvelindeki yerini değiştiremiyecek bir takım böyle oynardı ancak...
evet, beşiktaş dün alsancak’da sanki bir puana razı imişcesine durgun, isteksiz, tesirsiz, yakaladığı pozisyonlarda topla fazla oyalanan, çalımlar arasında gole gitmeyi unutan bir manzaradaydı.
30. dakikaya kadar seyfi'nin ellerine doğru dürüst tek şutun gelmemiş olması, bu manzaranın bir başka yönüydü.
sahada daha güzel hareketleri yapan takımı üstün saymak gerekirse, bu da siyah - beyaz’lı onbir değil, bütünü ile göztepe idi. ama, onlar da saha ortasında canlı ve ahenkli, fakat kale yakınında dağınık ve tesirsizdi.
göztepe'nin hızlı başladığı oyunun ilk 15 dakikasında necmi, kalesini iki golden korumuştu. maçın bu cereyanı siyah - beyazlıları hemen değişikliğe yöneltti ve suat’ı solhafa, sami'yi de solaçığa aldılar. ancak değişiklik göztepe'nin tehlikeli ataklarım kesmekte belki faydalı olmuş, ama takımın hücum gücünü arttıramamıştı. ilk yarının en önemli anı 42. dakika da sağdan çekilen göztepe kornerinin yarattığı tehlikede fevzi'nin yakından şutunun necmi tarafından başarı ile önlenmesi idi.
ikinci yarıda siyah - beyazlı akını, ilk 45 dakikaya nisbetle daha canlı göründüyse de, golsüz beraberliği bozamadı. bu yarının en kritik anları da 70. dakikada sanlı‘nın mükemmel bir plâsesinin direkten dönmesi ve son dakikada göztepe kalesini karıştıran korneri seyfi'nin kurtarması idi.
kısacası, belki de tek puanlık farkın «şampiyondu tayin edeceği bir ligde, beşiktaş bu iddiadan uzakmış gibi bir hava içinde oynadığı maçta önemli bir puan verdi. göztepe ise, mithatpaşa'da yendiği ünlü rakibine alsancak'da da boyun eğmemek başarısına ulaştı. futbol olarak zayıf not alan maçın başlıca özellikleri de bundan ibaretti.