gençlerbirliği – konyaspor: bir taraftarın gözünden!
özet ligdeki pozisyonları belirlenmiş iki iç anadolu takımı güzel bir havada ankara’da buluştu. gol pozisyonu çok, kalitesi düşük bir maç izledik. maç her türlü sonuçla bitebilirdi. gençler 3 puanı alan taraf oldu.
hikaye geçtiğimiz haftalarda herkes yakınıyordu tribünde: sezonun sonuna geldik ve hala ılık bir havada maç izleyemedik. ne zaman sadece formamızla oturabileceğiz? dün bu isteklere uyguna yakın bir ortam vardı ankara’da. futbolcular güneş altında oynadılar futbollarını.
temelde isteksiz, heyecansız bir maçtı. konya defansının boldan çok hatası gençleri defalarca golle karşı karşıya getirdi. bunların çoğu cömertçe harcandı. konya’nın da hakkını yemeyelim bol bol şut çektiler. hatta şutlardan biri mükemmeldi ve direkten döndü.
bir noktada gençlerin golü geldi. “hah, artık fark olur” sesleri yükselmeye başlarken gençlerin bu yıl ki gol at sonra oynama taktiği başladı ve gol yiyene kadar da devam etti tabi ki. ancak bu kez tekrardan öne geçerek fark yarattık ve maçı galibiyetle bitirmeyi başardık. oktay, orhan ve cem can’ın istekli oyunları dışında ne vardı diye soruyorum kendime, çok da bir şey bulamıyorum. ilk geldiği günlerde gayet istekli ve hırslı olan azo bile artık umudunu yitirmiş maç bitse de gitsem dercesine oynuyor topunu. ne yapsın adam. defansın sol yanından bahsetmeye gerek yok. öyle bir yanımız yok çünkü.konya defansı tam bir felaketti. ama kanatlar ve forvetleri oyunu sürekli zorladılar, gol pozisyonları yarattılar. ama güçleri bu kadarmış ki ikinci golü bulamadılar.
sahamızda bir maç daha kaldı. galatasaray maçı olduğundan biraz daha kalabalık olur. ama kupadan elenmemizden sonra sanırım takıma olan ilgi oldukça azaldı, tribünler her zamankinden daha boştu.
maçın adamı bu hafta maçın adamı olamaya en yakın kişi kanımca oktay’dı. takımın en istekli oyuncusu olmayı sürdürüyor. futbol oynamayı, gençlerde oynamayı seviyor. teşekkürler oktay.
taraftarın güzelliği maçtan herhangi bir beklentisi olmayan taraftar konya maçında oldukça şendi. tribün liderimiz nedim de bir ara olağan yerini bıraktı ve haydi gençler grubunun arasına karıştı. bir de gitar çıktı ortaya. tribünümüzün gitaristi arda tezahüratlarla orta bölüme geçti ve akdeniz akşamları da dahil tüm plaj havaları çalınarak söylendi.
bunun dışında zaman zaman şenlik havasında tüm tribünden “düşmemeye değil şampiyonluğa” mesajları yükseldi. sanırım cavcav bu istekleri not etmiştir. bir ara tribünde neşe o kadar arttı ki seviye şımarık çocuklar mertebesine yaklaştı. neyse ki tribündeki olaylar her zamanki gibi tadında bitti.
taraftarımız maç sonunda konyaspor’u da unutmadı ve alkışlarla uğurladı. “iki takım el ele, hep beraber tribüne” sloganları futbolculardan pek rağbet görmese de güzeldi. bu arada konyasporu da yaklaşık 30-40 kişi destekledi.
haftanın önerisi lig bitsin artık! gençlerbirliği adına bitsin. seneye takımın kalitesi, teknik kadrosu, futbolcu kompozisyonu nasıl olursa olsun ortak tek bir değer olsun: isteklilik. sanırım son yıllardaki tecrübeden sonra taraftarın en çok bekleyeceği şey formasını seven ve istekli topçuları sahada görmek. (galatasaray maçında olmayacağımdan biraz kapanış gibi oldu!)