gençlerbirliği'nin avustralya'nın golden coast united takımından son anda transfer ettiği 29 eylül 1981 doğumlu golcü oyuncu shane smeltz'in gençlerbirliği'ndeki ilk maçı...
gençlerbirliği evinde 4. kez ağırladığı istanbul bb'ye karşı ankara'da yenilmezliğini sürdürdü. bugüne kadar gençlerbirliği ankara'da istanbul bb'ye karşı 3g ve 1b aldı. 7 gol attı ve 3 gol yedi.
en son 2008-2009 sezonunun 7. haftasında penaltı atışından gol bulan gençlerbirliği o günden bugüne tam 64 maç sonra penaltı atışından gol bulmuş oldu...
spor toto süper lig'in 4. haftasında ilk galibiyetine ulaşan gençlerbirliği'nde, teknik direktör thomas doll, istanbul büyükşehir belediyespor karşısında haklı bir galibiyet aldıklarını söyledi.
karşılaşma sonrasındaki basın toplantısında konuşan doll, bugünkü müsabakadan 3 puanla ayrıldıkları için mutlu olduklarını belirterek, ''takımın morali yerine geldi. futbolcularımız verilen görevi en iyi şekilde yaptılar. haklı bir galibiyet aldık'' dedi.
doll, sözlerini şöyle sürdürdü: ''ilk yarım saat çok iyi top oynadığımızı söyleyebilirim. ilk dakikalardaki pozisyonları değerlendirsek, 2-0'ı yakalayabilirdik. 30. dakikadan sonra rakibin hamlelerini karşılayamadık. rakibimizin ayağa oynayan bir takım olduğunu biliyorduk. ikinci yarıdaki mücadelemiz iyiydi. sonuçta sabırlı oynayıp, 80 ile 85. dakikada golü bulacağımızı futbolculara söyledik. bazen haklı olduğum konular oluyor. orhan'ın golü kendisi için sevindirici. haklı bir galibiyet aldık. oyuncularımı kutluyorum.''
gençlerbirliği'nde başarılı bir futbol ortaya koyan billy mehmet ise penaltı atışını gole çevireceğini bildiği için atmak istediğini belirterek, ''harbuzi ile atıştan önce konuştuk, atabileceğimi söyledim. gençlerbirliği'nde ilk golümü attığım için mutluyum. zor bir maçtı. sonuçta galip gelen biz olduk'' dedi.
başkent ekibinin başarılı genç oyuncusu mahmut da basın toplantısında, milli takımın maçı nedeniyle verilen aranın kendilerine iyi geldiğini belirterek, ''istanbul büyükşehir belediyespor maçı bizim için dönüm maçıydı. çok zor geçeceğini biliyorduk, ancak galip gelmeyi bildik'' diye konuştu.
mudanya'da olduğumdan tribündeki yerimi alamadım ama digiturkwebtv ile ekran başından maçı takip ettim.
bu sezon ilk kez takımımızı bu kadar ofansif gördüm. isim isim saymaya gerek yok, tüm orta saha oyuncular ve forvet hattı oyuna çok baskılı başladılar. zaten 2 dakika içinde 3 tane %100 lük gol pozisyonu yakalandı ama birinde hasagiç güzel bir kurtarış yaptı, birinde orhan çok isabetsiz kafa attı diğerinde ise billy mehmet kale dibinden topu dışarıya nişanladı...
baskımız devam ederken ermin zec'in ceza alanında çekilerek düşülmesi ile kazanılan penaltıyı billy mehmet gole çevirdi ve bu sezon ilk kez öne geçtik.
gençlerbirliği'nin çok az penaltı aldığını düşününce keşke tribünden izleseydim bu penaltıyı diye düşündüm :)
ilk 30 dakika sürekli bastırdıktan sonra son 15 dakika büyükşehirin baskısı ile geriye çekildik. sağlı sollu yaptıkları ortaları iyi savuşturduk derken gökhan süzen'in füzesi barajdaki futbolcular zıplarken billy'nin hafif bir geri çekilişi ile açılan boşluktan kaleye girdi. "top nasıl oldu da barajdan geçti" diye şaşırıp kaldık. olayı ancak tekrar pozisyonunda çözebildik...
ikinci yarıya askılı başlar bir gol atarız diye düşündüm ama istanbul bb de baskılı başlayınca oyun orta sahada kilitlendi. iki takımda net pozisyon bulamadı. maç gitti gitti geldi... bu arada harbuzi ve billy mehmet'in çok iştahlı olması ve yeni transferimiz smeltz'in onlara ayak uydurmaya çalışması, zec'in sürekli yer değiştirip hareket halinde olması, orhan ve aykutun hatta curri'nin rakip ceza alanına kadar gelişleri derken çok pozitif bir takım hüviyetine büründük.
maçın 83. dakikasında oktay korner atışını yaparken içimden "en son ne zaman kornerden gol attık ki!!" diye söylenirken orhan bana cevabını verdi 2-1 öne geçtik...
maç boyunca ceza alanına gelen ortaları iyi savuşturan takımımız 90+'da eski alışkanlığına dönüp adam paylaşamadılar ve bomboş kalan istanbul bblilerden biri kale dibinde nefis bir kafa attı ama allahtan serdar da nefis bir kurtarışla topu çeldi.
kısacası bugün dalgalı da olsa ofansif oyunumuzu beğendim. bu oyun tarzını 90 dakikaya yayarsak sürekli gol arayan ve rakibini sıkıştıran gençlerbirliği hviyetine geri dönebiliriz. zor oldu ama 3 puan çok iyi oldu!
ibb maçları gençlerbirlikliler tarafından rahat algılansa da sıkıntılı ve beraberlik kokan bir maçtı. son dakikalarda orhan'ın atmış gol sezonun yanılmıyorsam ilk galibiyetini getirdi.
11. dakikada william mehmet "billy mehmet"in penaltıdan attığı gol gençlerbirliği'nin lig tarihi boyunca istanbul büyükşehir belediyespor'a attığı 10. goldür.
gençlerbirliği – istanbul bb: bir taraftarın gözünden!
özet gençlerbirliği adına derin bir oh çekiyoruz bu hafta. ilk galibiyetimiz ilk mücadelemizle birlikte geldi. takımda büyük bir değişiklik olmasa da futbol oynama isteği tüm gençler taraftarını mutlu etmeye yetti. tabi bir de galibiyet.
hikaye saat 21:30’daki maça giderken bu kez umutluydum. herkerse ters gelen belediye spora en ters gelen takım biziz diyebilirim. daha maç başlar başlamaz sadece tersliklere ihtiyacımız olmadığını anladık. daha ilk iki dakikada takımımız 3 net gol pozisyonuna girince tribünler çalkalandı. herkes gülümseyen ve şaşkın yüzlerle bibirine bakıyordu. gençler taraftarı mücadeleyi özlemiş.
3 yıldır gençlerin maçlarını takip ediyorum. her zaman yakındığım bir konu da bu stadta hiç penaltı izleyemediğimdir. bu hayalim de gerçek oldu ya artık ne isterim. billy mehmet penaltıyı gole çevirince uzun zaman sonra bir maçta öne geçtik. elimize geçen fırsatları kullanamayıp ilk yarıda farkı açamadığımızdan belediyenin ilk yarının son dakikalarında serbest vuruştan gelen golüyle skor eşitlendi. ilginç bir goldü. tribünlerde kimse topun nereden geçtiğini anlayamadı. sanırım serdar da anlayamadı ki sadece topu izledi.
ikinci yarı takımımız çok tutuktu. ilk yarıdaki o mücadele, o hırs gitti yerini isteksiz bir gençlerbirliğine bıraktı. bu durumu gören seyirciler hurşut hurşut sesleriyle oyuna müdahele etti. 70. dakikada oyuna giren hurşut kendisinden bekleneni gerçekleştirdi ve oyun hızlandı, tribünler ayaklandı. ve uzun zamandır yaşanmayan bir olay gerçekleşti: gençlerbirliği kornerden gelen bir topla kafa golü attı. ilklerin maçı. ardından gelen belediye ataklarında gol sesi çıkmayınca çocuklar gibi sevindik. hem biz hem de futbolcular. 3 puan bizim.
oyuncularla ilgili bir iki tespit yapalım: bu maçta farklı bir hücum hattıyla çıktık sahaya. en uçta ortada billy mehmet yanında ise ermin zec ve yeni transferimiz shane vardı. shane oldukça istekliydi ancak etkili olamadı. biraz zaman.
bu arada unutmamamız gereken bir futbolcu da debatik curri. çok sağlam bir stoperimiz var. tam görev adamı. sağlam, toplara kafa vuran, adamını kaçırmayan. son olarak da oktaydan bahsedelim. dün kısa süre oynasa da ne kadar etkili bir futbolcu olabileceğini gösterdi. umutluyum. dün akşam takımın en çok aksayan yanı orta sahanın hücum bölümü (bu yıl bunu tekrar edip duracağız anlaşılan) ve defansın sağıydı. orhanın yaptığı hatalar, ezbere attığı yanlış paslar kötüydü. dün orhan özellikle ikinci yarıda konsantrasyonunu kaybetti diye düşünüyorum. dün her ne kadar harbuzi istekliyse de genel anlamda bu bölgemiz aksıyor. ileriye yine çok fazla top gitmiyor. son olarak şunu söyleyelim: ermin zec’e yazık oluyor. kullanamıyoruz bu yeteneği. yastık altında duran cumhuriyet misali…
maçın adamı bu maçta bence öne çıkan iki isim var. birisi defansın solunda sapasağlam duran aykut diğeri de oyuna enerji ve renk katan billy mehmet. aykut sadece gelen topların çoğunu kesmekle kalmadı takımın ileri çıkışlarında da görev alarak sol kanadı şenlendirdi. billy mehmet kahe’den sonra eksikliğini hissettiğimiz santrafor eksikliğini giderebilir. tüm topları kafayla arkadaşlarına indirdi, tüm toplara baskı yaptı ve rakip defansı yordu. belli ki billy mehmet daha güzel işler yapacak.
taraftarın güzelliği dün akşam yine çok taraftarımız yoktu. ama muhabbet ve tezahüratlar sahadaki takım gibi neşeli ve istekliydi. bu maçta uzun zamandır 19 mayısta görmediğimiz pankartlar tribünlerdeki yerini aldı. duyduğumuza göre pankart sorunu çözülmüş. bravo.
tribünlerde gördüğüm güzel bir olay da şöyle: hemen her maçta birileri yasak olmasına rağmen sigara içiyor ama özel güvenlikçiler seslerini çıkarmıyordu. bu maçta önümüzdeki bir taraftar sigarasını ve çakmağını çıkardığı anda kadın bir güvenlikçi koşarak geldi: “verin bakayım şu çakmağı” diye bir güzel azarladı. ama başkaları da içiyor şeklindeki söylenmeye “onları da gösterin alayım” deyince söylenecek bir şey kalmadı. necdet abi hemen yorumu yaptı: biz erkekler kadınlardan korkarız.
heyecan verici dakikalar maçın ilk yarısında özellikle de ilk 5 dakikada hop oturup hop kalktık. haydi
gençler! haftanın önerisi çok teknik taktik işlere girmek istemiyorum, ne de olsa çok anlamıyorum. ama 4-3-3 şeklinde oynayamıyoruz biz. ermin zec ve shane ilerde bu şekilde olmuyor. hurşut tam istediği yeri bulamıyor vb. kısacası bana olmuyor gibi geliyor bu sistem. ama büyüklerimiz bilir.
the following resport on last night's match is from oz kanka chris. he's having a few wee problems with his computer but ....... eski to the rescue.
quote .....
a shot!
with the referendum and the basketball out of the way it was back to the league monday night and all was good in the world as gencler finally got themselves together and not only came up with shots on goal but also shots in the goal.
genclerbirlgi 2 - 1 istanbul bbs
a lonely turnout at the beer bus with just myself and newbie victor from the magyar embassy. a couple of beers there and then we headed off to the genclik spor lokal (i think that's what it is called) to meet up with emin and oguz and a couple more beers.
it was just like the good ol' days at the sahil pub in genclik park. ie crap music but drinking beer until five minutes before kick-off.
a small crowd but we were in for a treat as gencler came flying out of the gate. the istanbul keeper was forced to save a header in the second minute from new signing shane smeltz and then a minute later zec sent across a lovely ball only to see billy mehmet send it out when it should have gone into the back of the net.
the crowd was in good cheer but not a lot was happening until zec was brought down in the box and the referee rightly pointed to the spot.
mr. mehmet stood up and calmly potted it. gencler 1 - 0.
dan the man then arrived at the stadium and therefore the rest of the half was crap. oh yes, istanbul scored just before half time from a free kick. it looked to us as if serdar hadn't set the wall right but according to talk at half-time billy mehmet had moved out of the wall and it was into that gap that the ball flew through.
the second half was mainly forgettable except for the referee and linesman who were doing there best laural and hardy impersonation. my god the referee was crap. there were clear fouls that weren't given, fouls against us that go unpunished in the under 6' and then one clear failure to play advantage when we were on goal. it isn't to often that you here the fans all shouting "hakem disari" when their own team has just been awarded a free-kick.
it had the makings of a 1-1 draw when gencler won a corner in the 80th after some good play. i can't remember who sent it in but orhan sam got onto the end of it and ..... hooray.
cue cheering from the fans and a not so tense last 10 minutes, istanbul weren't very good really, and then the final whistle. hooray again. another chant of "acemi hakem" and then the gencler players came over to celebrate with the fans. it may have just been istanbul but for us it was if we had won the league. until last night gencler have been playing like amateurs. it may not have been brilliant football but for us it was a brilliant result.
unquote
all the best from oz kanka chris via eski kanka jim
yardımcı hakemler: serdar diyadin, bahtiyar birinci
4. hakem: mesut carık
gözlemci: selami şimşek
temsilci: mümtaz necimoğlu, murat kangalgil, volkan kaplan
gençlerbirliği: serdar kulbilge, aykut demir, debatik curri, labinot harbuzi (dk. 70 oktay delibalta), billy osman beyza (dk. 86 patiyo tambwe), ermin zec, michael john jedinak, mahmut boz, cem can, orhan şam, shane edward smeltz (dk. 70 hurşut meriç)
yedekler: ramazan köse, ante kulusic, soner aydoğdu, murat kalkan
teknik direktör: thomas jens uwe doll
büyükşehir bld.spor: kenan hasagic, metin depe, ibrahim akın, iskender alın (dk. 85 hasan ali durtuluk), ekrem ekşioğlu, cihan haspolatlı, mahmut tekdemir, samuel tobias holmen (dk. 64 efe inanç), rızvan şahin, gökhan süzen, tevfik köse (dk. 64 herve germain tum)
yedekler: can arat, abdülkadir kayalı, oğuzhan bahadır, serhat akyüz
teknik direktör: abdullah mucib avcı
goller: (1-0) dk. 11 [penaltıdan] billy osman beyza (1-1) dk. 42 gökhan süzen (ayakla) (2-1) dk. 83 orhan şam (kafa)
sarı kartlar: dk. 28 michael john jedinak, dk. 38 debatik curri, dk. 63 labinot harbuzi, dk. 90 oktay delibalta (gençlerbirliği) dk. 15 metin depe, dk. 18 ekrem ekşioğlu, dk. 22 ibrahim akın, dk. 74 efe inanç (büyükşehir bld.spor)
gençler nihayet 14/09/2010 08:27 ligde galibiyeti olmayan gençlerbirliği, güçlü istanbul büyükşehir`den 3 puanı kaptı.. billy mehmet`le öne geçen gökhan`la sarsılan kırmızı siyahlılar, son dakikalarda orhan`la nihayet 3 puana uzandı..