ağır bir tempo içinde oynanan milli lig maçında mavi-beyazlılar, siyah-beyazlılara karşı varlık gösteremediler
necmi tanyolaç
şenol'la metin'in maçı gibi bir şeydi bu... beşiktaşlı şenol'la galatasaray'lı metin'in maçı...
şenol, gol krallığında metin'in en yakın rakibiydi. 19 gol atmıştı bugüne kadar... metin ise 22, hikâye rakamla başladı bunun için...
henüz 3. dakika: güven'in ceza sahası içine uzattığı topu kovalayan şenol, yerden, sertçe bir şutla ilk sayıyı söyleyiverdi. dk. 3. metin 22 - şenol 20. geriye kaldı 2 gol...
henüz 5. dakika: şenol, bu defa birol'un pasına daldı. yeri, kasımpaşa ceza sahasının sağıydı. hafif kekremsi bir şut daha çıkardı. kaleci özkay, yere çökerken, top bacaklarının arasından kaydı, oradan da filelere. tribünlerin «kaleci yumurtladı» dediği gollere örnekti bu gol. dk. 5 - metin 22 - şenol 21.
...39. dakika: şenol, ofsayd pozisyonunda aldığı topla kaçtı ve bu defa, rakip kaleye göre sağ taraftan, 25 metreden zor, çok zor bir pozisyondan çapraz bir vuruşla, fileleri havaya kaldırdı. ofsayt idi gerçi, ama, şık goldü, alkışlanacak goldü. hatta, ofsaytta uyuyan yan hakem bile golü beğendi. dk. 39 metin 22 -şenol 22.
gol krallığı
iki yıldız futbolcunun gol krallığında bir an için hizaya gelişinin beşiktala zararı olacaktı tabii.. bir taraftan şenol, bir taraftan şenol'un gol kralı olmasını isteyen güven, 6. 7. belki de 8 de bitecek bir maçı beşiktaş için yazık ki 3-0 da bıraktılar. artık, sahada her şey şenol'un gol krallığında öne geçmesini sağlamaya kalmıştı. iki açık, coşkunla ahmet de durgun bir gününde olunca. şenol'u egoist bir santrfor hüviyetinde kabul etmek gerekecekti. nitekim, ilk yarı 3-0 kapandıktan sonra şenol, bu iddası yüzünden attığının iki mislini kaçırdı. mesela 60. dakikada attığı frikik... ve ilk devrenin talihsiz kalecisi özkay'ın bu frikiği ellerini acıtırcasına durduruşu... böylece iki veliahd arasındaki yarış 22-22 devam ediyordu...
oyun beşiktaş'ın üstünlüğü altında geçiyor ve darmadağınık kasımpaşa kalesi önünde fırsatların biri gidip diğer i geliyordu. 80. dakikada yine şenol'la, güven'den bahsedecektik. şenol, güven'in pasıyla girdi pozisyona, şutunu da attı. özkay'da kaldı 23. gol fırsatı. halbuki, güven, şenol'dan çok daha rahat, çok daha gol atılacak bir yerdeydi. bunu güven'in bir bombası takip ediyor ve gol yarışmasının sahada yarattığı ikili beşiktaş'ı bir golden daha mahrum ediyordu. bu da, bundan evvelkilerin bir benzeriydi tabii.. güven, altı pasa kadar girmiş, şutunu çekeceğine, topu şenol'a aktarmak hatasına düşmüştü. şenol bastı kafayı, ama, şut hem zayıf, hem de kendisini gol krallığına yükseltecek klâsta değildi...
hasılı, aksayan tarafları olmakla beraber çok rahat oynayan beşiktaş'ı şenol'un 3 golü galip getiriyordu. kasımpaşa ise, milli lig'de artık hiç bir iddia ve arzusu kalmamış bir takım gibi göründü bize...