milli ligde günün maçı, ilk defa olarak deplasmana çıkan beşiktaş'la altınordu arasında olacaktır. ilk üç hafta içerisinde yaptığı karşılaşmaların hepsini kazanan ve milli ligin en istikrarlı takımı olarak temayüz eden beşiktaş yabancı bir sahada oynamasına rağmen altınordu önünde favori gösterilebilir.
izmirliler biri penaltı olmak üzere iki büyük fırsat kaçırdılar. siyah - beyazlıların gollerini şenol attı
ç. esen kaftan izmir'den bildiriyor
altınordu bastırdı, beşiktaş yendi...
oyunun büyük bir kısmını hakim oynayan mavi - kırmızılılar ilk devrede biri penaltıdan olmak üzere iki büyük fırsatı kaçırmasalardı netice herhalde başka türlü olacaktı.
fakat 15. dakikada mustafa'nın kale içinde vuramadığı top ve 24. dakikada da muhterem'in penaltı atışını direğe nişanlaması, altınordu'yu bir galibiyetten etti.
penaltı atışını müteakip, süreyya'nun uzun bir pasını yakalayan şenol, sefer'in kalesini boşaltmasından da istifade ederek topu boş kaleye gönderdi: 1-0. devre bu netice ile bitti.
ikinci yarıda beşiktaş ikinci golünü yine şenol'un ayağından kazandı. kaya'nın ara pasını santra çizgisi civarında yakalayan genç futbolcu, 18'e girdi ve topu köşeden ağlara göndermeğe muvaffak oldu.
golden sonra hakimiyet yine altınordululara geçti. fakat altan ve selim'in kaçırdığı fırsatlar neticeyi değiştirmedi.
altınordu takımında forma giyen ve bu maçta bir penaltı kaçıran muhterem ar'ın maçla ilgili anısı
“izmir’de oynadığımız bir altınordu-beşiktaş maçında penaltı kazandık. takımda penaltıları ben atıyordum. bacağımı kalçadan çok kuvvetli salladığım için atış sırasında gerilmezdim ve toplara çok sert vururdum. bu yüzden kaleciler topu hangi köşeye atacağımı anlayamazdı. beşiktaş’ın kalesinde özcan arkoç vardı. vefa’da birlikte oynadığımız için bu özelliğimi iyi biliyordu. o yüzden benim dikkatimi dağıtmak için çeşitli hareketler yaptı. kale içine girip ağları filan çekiştirdi. bunu uzatınca ben de gerçekten kızdım. öyle bir şut çekeyim ki aklı başına gelsin diye ceza sahası dışına kadar çıktım. topa öyle hızlı vurdum ki, top üst direğe çarpıp orta sahaya kadar geldi ve süreyya’nın önüne düştü. o da ileride bekleyen şenol’a pas attı. bizim kalecimiz sefer, ‘bu nasıl olsa gol atar,’ diye beni tebrik etmek için ileriye çıkmış. şenol bundan istifade edip golü attı.”