1-0 galibiyetten selâhattin'in iki hatâsı ile 2-1 mağlûp duruma düşen karagümrük rakibi karşısında tutunamadı
namık sevik
bilmeniz gerekir ki sinyor litdholm, 23 ocakta milan'ın karşısına çıkacak olan türkiye şampiyonu galatasaray takımı bu değildir.
dünkü rakibi karşısında uzun müddet acz içinde görünen, taktikten kollektif futbol anlayışından çok çok uzaklarda bulunan, sinirlenen ve hatta sertliğe kaçan galatasarayın hakiki hüviyeti ve değeri bu olsaydı bu konuda uzun boylu söz söylemeyi yersiz bulurduk. evet düşünebilirsiniz ki, türkiye şampiyonu alelâde futbolculardan kurulu mütevazi bir ekip... ve yine lüzumlu lüzumsuz zamanlarda hakeme itiraz eden anarşist futbolcuların yer aldığı bu rakip, tesadüfen avrupa kupasında üçüncü tura atlayabilmiş diye düşünebilirsiniz...
sizi, bu hükme götürmekte, bolognadaki ağır mağlubiyetmimiz de büyük rol oynayabilir. fakat bizsöyliyelim, «hiç bir zaman galatasaray'ı 23 ocak'ta ne dünkü kadarsinirli, ne dünkü kadar kollektig futbol şuurundan ve modern futbol anlayışından uzak ve zayıf rakibi karşısında bir hazan yaprağı gibi titreyip kopup yere düşecek hüviyette» görmiyeceksiniz.
siz nasıl catania maçında büyük müşkülâta uğramışsanız, ecel terleri dökmüşseniz, sarı - kırmızılılar da hemen hemen dün ayni tansiyon içinde maça çıktılar ve ayni ağır havayı üzerlerinde hissettiler.
asla şüpheniz olmasın galatasaray türk futbolunu en iyi şekilde temsil edecek kudrete sahip bir ekiptir ve centilmendir...
büyük hatâ
galatasaray'ın dünkü oyununu biz de veğenmedik. kaleci selâhattin'in bariz iki hatası ve topu ters yumruklayışı sarı - kırmızılılara farklı galibiyetin kapısını açıverdi. halbuki selahattin bu ana kadar gayet güzel bir oyun çıkartıyordu. fakat top vefasız bir sevgili gibi iki defa elinden sekecek ve filelere takılacaktı.
iyilik veya kötülük... vefasızlığı gaye edinen için bir değer taşımıyor olmalıydı. evet karagümrük maçı hızlı bir tempo ile başlamıştı. kapalı bir müdafaa kuruyor ve kontrataklarla neticeye gitmeye çalışıyordu. daha birinci dakikada tuncay'dan çok müsait bir pas alan recep, ağır görünüşünden hiç de umulmayan bir hareketle ceza sahasına dalacak. turgayı da üzeirne çekecek ve topu filelere bırakacaktı. bu gol galatasaray için âdeta bir şok oldu. sarı - kırmızılı futbolcular gerilen asaplarını dindirmek ve oyunun insiyatifini ellerine alabilmek imkanından uzun müddet mahrum kaldılar. karagümrük müdafaası başta tuncay, özkan ve metin olmak üzere galatasaray forvetine adeta göz açtırmıyordu. bu arada k. ali iki metrelik mesafeden topu turgaya teslim ederek büyük bir fırsatı heba etti. sarı - kırmızılılar ancak 36. dakikada rakipleri üzerinde ağır bir tazyik kurabildiler. doğan'ın eline çarpan topun hakem tarafından penaltı ile tecziye edilişi galibiyete susamış karagümrüğü de bir anda alevlendirecek ve onları da sertlik yoluna sürükleyecekti.
tekrarlanan penaltı
metin'in ilk defa hatalı olarak attığı penaltıyı hakem babacan tekrar ettirmişti. metin'in ikinci atışı ise, kaleci selahattin'in ayağına çarparak kurtulacaktı. artık herşey gösteriyordu ki galatasaray hem kötü oynuyordu. hem de talihsiz bir günündeydi. böyle düşünüldüğü bir sırada solaçığa kayan talât'ın kaleye şandellediği topu iyi bir gününde olan selahattin ters bir vuruşla kendi filelerine gönderecekti.
dedik ya... meşin top vefasızdı. haindi ve uzun yılların kalecisinden adeta intikam almakta kararlıydı.
ikinci devre ve ikinci hatâ
papucun, pahalı olduğunu ve zorlu rakiplerini ancak iyi oyunla yenebileceklerini geç farkeden sarı - kırmızılılar bu devrede işi ciddi tutmaya başladılar. 63 dakikada b. ahmet'in 30 metreden kondurduğu volede top özkay'ın kafasına çarpacak ve kaleye şandellenecekti. selâhattin bir anda yine havada uçmuş ve yumruğunu meşin topa patlatmıştı. aaa... hayret top yine karagümrük ağlarında. dedik ya meşin top vefasızdı... bu gol karagümrük için bir çöküş oldu. bunu 78. dakikada ayhan 'ın, suat'ln ve metin'in penaltıdan attığı goller takip etti. ve maç da bu netie ile 5-1 sarı - kırmızılılar lehine kapandı.
evet, liedholm galatasarayı politik sebeplerle beğendiğini söyleyebilir. ama biz de ilave edelim, meşin top selahattine gösterdiği vefasızlığı acaba 23 ocak'ta ghezzi'ye de tekrarlar mı? bunu hiç tahmin etmiyoruz.