hakemler : serkan çınar, muhittin gürses, cemal bingül
gençlerbirliği : serdar kulbilge, mehmet akgün, mahmut boz, burak özsaraç, murat kalkan, ermin zec, cem can, labinot harbuzi (dk. 57 yasin öztekin), oktay delibalta, serkan çalık (dk. 72 michael john jedinak "mile jedinak"), joachim mununga (dk. 66 hurşut meriç)
teknik direktör : ralf zumdick
bucaspor : pavel londa, kamil ahmet çrekçi, koray çölgeçen, jose leandro gomes, landry mulemo, samet bülbül (dk. 46 ali küçik), jerko leko, ragıp başdağ, musa aydın (dk. 73 cenk işler), victor mendy, beto (dk. 66 erkan taşkıran)
teknik direktör : samet aybaba
goller : dk. 64 oktay delibalta (1-0)
sarı kartlar : dk. 22 jose leandro gomes (bucaspor), dk. 33 mahmut boz, dk. 79 ermin zec, dk. 83 serdar kulbilge (gençlerbirliği)
golde topu kale çizgisi üzerinde çıkartmaya çalışan ama başarılı olamayan oyuncu koray çölgeçen'in, 3 gün önce kupada gençlerbirliğine karşı oynanan maçta kendi kalesine gol atması ilginç bir ayrıntı.
aynı zamanda gençler tdsi ralf zumdickin gönderilmesi gibi bir durumda yerine getireceği kouşulan mesut bakkalın ligtvde maçın yorumcusu olması da...
maçın ilk yarısında skor 0-0 iken gecekondu tarafındaki kaleye sağdan yapılan ortaya ceza alanı içinde mahmut boz omzu ile topu çıkartmaya çalıştı ama top pmzu ile pazusu arasından döndü. hakem pozisyona devam kararı verdi. samet aybaba pozisyona uzun süre itiraz etti...
sezon başından bu yana oynadığımız ve 4 kez galip geldiğimiz maçlardan sadece birinde (ankaragücü) tribündeydim. birinde bursa (istanbul bb), birinde antalya (manisaspor) ve bu maçta da ankara'da olmama rağmen tribünde yerimi alamadım. ee bu da "sezon sonuna kadar uğur yapıp tribüne gitmesem mi acaba" gibi bir soru oluşturdu zihnimde... :)
profesyonel futbol disiplin kurulu'nun 10.02.2011 tarih ve 65 sayılı toplantısında almış olduğu kararlar aşağıda belirtilmiştir.
- bucaspor kulübü antrenörü recep çetin'in, 06.02.2011 tarihinde oynanan gençlerbirliği - bucaspor spor toto süper lig futbol müsabakasında, müsabaka hakemine yönelik hakareti nedeniyle takdiren 3 resmi müsabakada soyunma odasına ve yedek kulübesine giriş yasağı cezası ile cezalandırılmasına,
gençlerbirliği – bucaspor: bir taraftarın gözünden!
özet ankara’da soğuk bir günde soğuk bir maç vardı bu akşam. gençlerbirliği bir kaleci hatasıyla öne geçti, bucaspor yakalayamadı. oynanan futbol ne yazık ki içimizi ısıtmadı.
hikaye daha perşembe günü kupada karşılaşıp yendiğimiz bucaspor ile bir kaç gün sonra yine beraberdik bugün. hafta içi oynanan maçı kazanmamıza rağmen futbol adına heyecanlanamamıştık. o kadar ki gittiğim her maç sonrasında yazdığım bir taraftarın gözünden izlenimlerimi yazmak içimden gelmemişti.
bugün gençlerbirliği son zamanlarda yaptığı gibi yine ilk 10 dakikada bizi heyecanlandırdı. ancak tribünlerdeki maşallah sesleri kısa sürdü. bu dakikadan sonra taraftarın olumsuz tepkileri gittikçe arttı. bir buca maçında daha defans hatasıyla golü bulduk. bize hediye edilen bu golü oktay kaydetti. ancak bucaspor bu hediyeyi geri almaya kararlıydı. gençleri oldukça sıkıştırdılar. golün kendisi dışında her şeyi yaptılar. ancak olmadı. takım içinde oldukça uyumsuzluk var. hatta bir kaç defa buca oyuncuları birbirleriyle tartışırken gördüm. sonun başlangıcı.
sonuçta gençlerbirliği 3 puanı aldı. alamasaydı da kendi adıma üzülmeyecektim. hak ettiğimizi söylemem mümkün değil.
son iki buca maçında sahanın en iyisi ermin zec’ti. istekliliği, oyunu hızlandırması ve kaliteli vuruşları bize heyecan veriyor. mununga da istekliliği ve çalışkanlığıyla taraftarın beğenisini kazanıyor. bir de mehmet var tabi. dopingli orhan’ın yerine geçti. defans yanı çok ağır basmıyor şu an için. ancak takım istekliliğine ve hücuma katkısı beğeni kazanmaya devam ediyor. özellikle benim gözümde.
sonuçta gençler hala iyi oynayamıyor. organize olamıyor, defans aksıyor, birçok oyuncunun formu düşük. bakalım önümüzdeki maçlarda gelişmeler olacak mı?
maçın adamı bugün ermin zec ve cem can sahanın en iyi oyuncularıydı. cem o kadar çok top kesti ve çalıştı ki görülmeye değerdi. tribünler defalarca cem can sesleriyle şenlendi. teşekkürler kaptan.
taraftarın güzelliği bu kadar soğuk havaya rağmen tribünlerde her zamanki oranda bir kalabalık vardı. soğuktan olsa gerek sesimiz her zamankinden çok çıktı. maçın başında “hoşgeldin buca” sloganlarıyla karşı tribünleri selamladık. ancak bucaspor taraftarları sanırım kulaklarına inanamadı ki bize bir karşılık vermedi.
buca taraftarı tüm maç takımını destekledi. ancak bu kadar etkisiz bir rakibe gol atamadıklarından olsa gerek maç sonunda kendi oyuncularına oldukça kızdı. maç boyunca neredeyse hiç kötü tezahürat yapmadılar.
bizim tribünde sloganların çeşitlenmesini hayal ettiğimi hep söylerim. bu konuda yavaştan bir şeyler oluyor. 3’lü çekme kısırdöngüsünü aşıyoruz. tribün liderimiz nedimin bu konuda çalıştığını zaten biliyordum. sanırım meyvelerini veriyor çalışmalar. özellikle eski tarz mütevazı tezahüratların yeniden tribünlere gelmesi harika. çeşitliliğin devam etmesi dileklerimle. ha birde bugün inanılmaz bir olay oldu. tribünlerimizde iki adet pankart vardı. bu muhteşem bir gelişmenin ilk adımları mı acaba?
haftanın önerisi karabük maçımız yaklaşıyor. açıkçası karabükspor’u canlı olarak izlemeyi iple çekiyorum. karabük oyuncularını tribüne çağırıp destek olmayı, bir de tebrik etmeyi hayal ediyorum. ne de olsa işçi takımı! ne dersiniz?
"there is nothing better than to play like shit and still get the three points," orcan told me over a beer after last night's match. pretty much sums it up really.
genclerbirligi 1 - 0 bucaspor
just me at the beer bus sunday afternoon. no worries though as i had my newspaper, kofte and refreshments. in the end i had to pull myself away from the warmth of the bar and into the cold. there was still some snow on the ground at the 19 mayis but it wasn't deadly cold. pretty good weather for footy really.
as for the football itself. urgh. i truly wonder why i support gencler sometimes. two matches in a row now, against the same opposition, where we dominate the first half and have nothing to show for it. harbuzi in particular couldn't do a single thing right. his passing was atrocious and it was no surprise when he was subbed off in the second half. the surprise was that it wasn't earlier.
a few good shots from us but it was still 0 - 0 at half-time and that was thanks to some good saves by serdar. second half and after a couple of changes we started to put stuff together. the winner came in the 64th when mununga sent in a ball from the sidelines that their keeper seemed to have well covered. he dropped it though and oktay found himself with the ball at his feet and about a metre in front of the open goal. cue celebrations.
we had a few more chances, one off the post by murat but the best being when yasin was put through just inside their half with only the goalkeeper in front of him. unluckily he managed to toe poke it just a touch too much and the keeper got to the ball without a shot having been made.
and then everything fell apart. buca should probably have scored three or four in the last 20 minutes. i'm not sure what the hell happened but we fell apart and only thanks to some desperate last tackles, shots smacked into our players, some good keeping and also some crap shots. all the cards fell the right way though and they couldn't score but bloody hell th's was horrible stuff for us to watch.
temsilci: mustafa arda, erhan aslan, levent erköse
gençlerbirliği: serdar kulbilge, mehmet akgün, ihsan burak özsaraç, mahmut boz, murat kalkan, cem can, labinot harbuzi (dk. 57 yasin öztekin), oktay delibalta, serkan çalık (dk. 73 michael john jedinak), joachim lubangwana mununga (dk. 65 hurşut meriç), ermin zec
yedekler: özkan karabulut, aykut demir, randall azofeifa corrales, mustafa pektemek
teknik direktör: ralf christoph bernard zumdick
bucaspor: pavel londak, koray çölgecen, landry mulemo, musa aydın (dk. 73 cenk işler), victor mendy, jerko leko, andre roberto soares da silva (dk. 65 erkan taşkıran), samet bülbül (dk. 46 ali kucik), kamil ahmet çörekçi, ragıp basdağ, jose leandro gomes