1968-69 sezonunda mevsimin büyükleri galatasarayla eskişehirspor'du. birçokları, şampiyonluğun ilk kez üç büyükler dışında bir takıma, eskişehirspor'a nasip olacağına inanıyordu. galatasaray ve eskişehirspor bu düğümü çözmek için 16 mart 1969 tarihinde ali sami yen'de karşı karşıya geldi. maçın ilk dakikalarından itibaren kımızı şimşekler rakip kalede şimşekler çaktırıyorlardı. "eskişehirspor, galatasaray'ı futbol sahasında esir almıştı. iş bu kadar kalmıyor. orta anadolu'dan kalkıp gelmiş ve istanbul'un mecidiyeköy'ünde geceden karargah kurmuş 15 bin kadar seyirci de tribünlerde krallığını ilan etmişti. onbeş bin ağız alay ediyordu şimdi: 'şampiyona baak!...'" eses'in transferde galatasaray'a kaptırdığı varol, ilk yarının 22. ve 25. dakikalarında eskişehirsporlu nihat atacan'ın iki golüne engel olmayınca soyunma odalarına 2-0'la gidildi.
ikinci yarıda galatasaray kalesine varol yerine atılay özgür, eskişehirspor'un sonunu hazırlayan ilk golü 46. dakikada eski takımına attığında sahadaki tablo da tersine çeviriliyordu. futbolcularına güven gelen galatasaray, ataklarını daha da sıklaştırdı ve golden birkaç dakika sonra genç sol bek abdurrahman'la ceza alanında çarpışarak yerde kalan metin takımına bir penaltı kazandırdı. ancak, avusturyalı hakem schren'in penaltıya hükmettiği pozisyonun penaltıyla yakından uzaktan alakası yoktu. lig tv'deki "futbol nostalji" programında sık sık yayınlanan bu maçı ibret olsun diye herkes izlemeli... metin oktay, 49. dakikada haksız penaltıyı gole çevirince istanbul'daki maç 2-2 sona erdi ve eses aldığı derin yaraya rağmen ligi ilk sırada bitirmek için iddiasını devam ettirdi.
merhum abdurrahman'ın oğlu birkan selim temel'in bana naklettiğine göre, metin oktay maçtan sonra eskişehirspor soyunma odasına gelmiş ve abdurrahman'a, "kusura bakma apo, penaltı değildi ama mecburduk!.." demiş. maçla ilgili diğer bir not ise o gün kadro dışı olan maçı tribünden izleyecek olan metin oktay'ın ilginç bir olaydan dolayı mecburen kadroya dahil edilmesiydi. sarı-kırmızılardan turan'ın kampta elindeki çakıyı şakalaşırken muzaffer'i yaralaması üzerine metin kadroya eklenir ve bir anlamda galatasaray'ın ve eskişehirspor'un kaderi de belirlenmiş olur!..
halit kıvanç'ın 1983 basımlı "gool diye diye" kitabından;
o mevsimin büyükleri galatasaray'la eskişehirspor'du. herkes soruyordu: "acaba ilk kez üç büyükler dışında bir takım mı şampiyon olacak? şampiyonluk ilk kez istanbul dışına mı gidecek?"
işte galatasaray'la eskişehirspor ali sami yen'de bu düğümü çözmek için karşı karşıya geliyorlardı. kırmızı şimşekler gerçekten şimşekler çaktırıyorlardı sarı-kırmızılı kalede... galatasaray'a transfer olmuş kaleci varol, bütün ustalığına karşın nihat'ın golünü önleyemiyor, eskişehirspor 1-0 öne geçiyordu. az sonra yine nihat yine golcü olarak sayı levhasını değiştiriyordu: 2-0!.. ilk yarı biterken tabela böyleydi: "galatasaray:0-esklşehlrspor:2..."
ikinci yarı ile birlikte şemsiye tersine dönmüştü. kaleye varol'un yerine nihat'ı alarak başlayan galatasaray, genç atılay'ın golüyle 2-1 yapmıştı durumu... bir dakika sonra da ceza alanında düşürülmesiyle kazandıkları penaltıyı metin gole çevirmiş ve 2-2'yi sağlamıştı.
o günkü maçı galatasaray'ın berabere bitirmesi, esklşehirspor'un şansını yitirdi ve eses'ler bir daha bu şansa erişemediler.