tozluk indirilecek ali ihsan okçuoğlu, inatçılığının yanı sıra oyun içindeki hareketleriyle de dikkat çekerdi. örneğin, maça başlarken mutlaka tozluğunu aşağı indirir, onun kendisine uğur getirdiğini sanırdı. hakemlerin tüm uyarısına rağmen, o yine tozluğunu mutlaka indirirdi. yıl 1968. izmir'de eskişehir ile oynanan gece maçında rakip takımdan biri gelir ve ali ihsan'ın ayağına tekme atar. buna sinirlenen ali ihsan, rakip oyuncuya yumruğu yapıştırır. eskişehirli futbolcu yerde kıvranırken maçın hakemi ali ihsan'a çok benzeyen halil kiraz'ı yanına çağırır ve kırmızı kartı gösterir. halil kiraz, "hocam ben vurmadım, ali ihsan vurdu" dese de hakem "sen vurdun" diye inat eder. diğer futbolcuların uyarısı üzerine maçın hakemi, "halil çaktırma, çık. bir hata işledik. yüzümüze vurma, rezil olacağım" der. halil, oyun dışına çıkar ali ihsan ise oyuna devam eder. bu maçı da göztepe'miz 1-0 kazanır
son haftaya kadar devam eden mücadeleyi galatasaray kazandı ve şampiyon oldu. 1969 yılında 3 puan farkla yitirilen şampiyonluğun ardından başka oyunlar var mıydı yoksa eskiehirspor kendi hatalarıyla mı ipi göğüslemişti? ilk önce takımın teknik direktörü abdullah gegiç'e kulak verelim:
"'...eskişehirspor neden bu davayı kaybetti?' onu da söyleyeyim, her zaman da söylemekten çekinmem. biz ligin ikinci yarısında galatasaray ile şampiyonluk mücadelesinde yalnız kaldık. sorarım sizlere, kim tahmin ederdi eskişehirspor'un ligin son maçına kadar böyle başa güreşeceğini?.. elbette ki kimse böyle bir şeyi aklının ucundan bile geçirmezdi. futbol otoritelerine göre de 'eskişehirspor kim oluyordu? daha şunun şurasında lige geçeli kaç yıl olmuştu?' işte herkes böyle düşünüyordu bizler için... ama biz ne yaptık? türk futbol tarihini altüst ettik. bütün herkesi şaşkınlığa düşürdük. anadolu futbol tarihinde yepyeni bir sayfa açtık. göreceksiniz önümüzdeki yıllarda mersin idmanyurdu, bursaspor, samsunspor ile başarılar daha da büyüyecek ve istanbul futbolu ile anadolu futbolu arasında hiçbir fark kalmayacak..."
gegiç, diğer beyanatlarında lige birkaç yıl önce iştirak etmiş toy bir takımın ilk yıllarda küme mücadelesi verdiğini, futbolcuların da, yönetimin de şampiyonluğa hazır olmadığını belirtiyordu.
geçen yıl eses'e gelen vahap, mümin, nehir, nuri gibi futbolcuların daha önceki sene geldikleri takımların kümede kalmasına uğraştıklarını belirtip psikolojik boyuta dikkat çekiyordu. tecrübesizliklerini ise şu cümlelerle özetliyordu: "harp akademesi'nden yeni çıkan bir talebe, savaşta ön plana konulursa elbette kaybeder!.."
genel kaptan aydın begiter ise hatanın salt kendilerinde olmadığını belirtiyor. söyleşimizde kendisine yönelttiğim "eskişehir'in şampiyonluğu kaçırmasının ardından şike ya da hakem hataları var mıydı?" sorum üzerine "nasıl olmaz?" diyerek başlıyor anlatmaya:
"beşiktaş'ın şampiyon olduğu 2002-2003 sezonunda takipçisi galatasaray'ın gündeme getirdiği iddiaları hepimiz okuduk. nasıl bazı maçlarda siyah-beyazlı takımın eski futbolcularının çalıştırdığı takımlarla ilgili söylentiler çıktıysa bizim şampiyonluğu kaçırdığımız yıllarda da 7-8 tane kulüpte hoca olarak galatasaraylı eski topçular vardı. samsun'da turgay şeren, mersin idmanyurdu'nda bülent giz, altay'da gündüz kılıç, vefa'da candemir, şeker'de çoşkun özarı... göztepe yönetimi zaten olduğu gibi galatasaraylıydı. göztepe maçımızı hatırlıyorum da, bir hafta önceden çeşme'de kampa girmişlerdi. bizden iki hafta sonra da galatasaray'la oynayacakları ve kampa dahi lüzüm görmeden maça çıktılar! bu tabloyu bir de galatasaray'ı tuttukları spor kamuoyunda bilinen hakemlerin yanlı tutumlarını eklediğinizde eskişehirspor'un şampiyon olmaması gayet normaldir..."
göztepe: ali artuner, çağlayan derebaşı, mehmet ışıkal, hüseyin yazıcı, sabahattin kuruoğlu, ali ihsan okçuoğlu, gürsel aksel (dk. 57 mehmet türken), halil kiraz, nihat yayöz, ertan öznur, fevzi zemzem
tabii her zaman galatasaray gülmedi mayıs aylarında, beşiktaş'ın ve fenerbahçe'nin de lig maratonunun son 100 metresini en güzelinden koştukları sezonlar var. bu ayda galatasaray da ellerinden kayıp giden şampiyonluğa bakakaldı ama anadolu futbol devrimcileri eskişehirspor ile trabzonspor mayısın hep kaybedeni oldular. es es'ler 1968-69 sezonunda galatasaray'la giriştikleri yarışta mayıs ayında güçten düşmeselerdi, anadolu'nun ilk şampiyonu olacaklardı. onları yine bir anadolu takımı göztepe engelledi. 11 mayıs 1969'daki maçtan önce birileri şike söylentileri çıkartmış, göztepe'nin maçı eskişehirspor'a bırakacağını iddia etmişti. bu itham altında kalmak istemeyen göztepe 11'i oldukça kızgın ve hırslı bir şekilde sahaya çıktı, henüz 15. dakikada ertan'la golü buldu. kaptan "çengel" fethi ve arkadaşları ne kadar uğraşırlarsa da skoru değiştiremediler ve liderliği beşiktaş'ı uğur'un golüyle yenen galatasaray'a kaptırdılar. ertesi gün hürriyet gazetesinin başlığı her şeyi özetliyordu: "çekirge yine zıpladı. galatasaray lider." aynı göztepe bir sonraki hafta galatasaray'a karşı hiç direnemedi. istanbul'un sarı kırmızılıları iki hafta sonra şampiyonluk turu atarken, eskişehirliler haksızlığa uğradıklarını düşünerek onları izledi.
