eskişehirspor, şekerspor maçının ardından geride kalan maçlarını kazanmak zorundaydı. 4 mayıs 1969 tarihinde gençlerbirliği'yle giriştiği mücadelede öldü öldü dirildi ve nihayet fethi'nin iki golüyle liderliğini bir hafta daha garantiledi.
halit kıvanç'ın "gool diye, diye" adlı kitabından;
"o gün eskişehir'de görevliydim. eskişehirspor-gençlerbirliği maçında... iki kırmızı-siyahlı takım zorlu bir mücadeleye girmişlerdi. aslında maç, eskişehirspor açısından daha önemliydi. çünkü es es'ler puan cetvelinin başında yer tutmuşlardı. bugünkü karşılaşmada kaybedeceği bir tek puan bile liderliğin gitmesine neden olacaktı. maç öncesi çoşku görülecek gibiydi. eskişehirspor taraftarı coşmuş, 'anadolu yıldızı' diye takımlarını destekliyordu. fakat tribünlerdeki hareket sahada yoktu. kırmızı şimşekler çakamıyor, aksine gençlerbirliği takımı daha derli toplu oynuyordu. gerçekten golü atan da ankaralılar oldu. çok seyircinin elinde portatif radyo vardı. merakla benim yapacağım yayını bekliyorları. bu, böyledir çoğunlukla... stadtaki seyirciler, portatif radyolarıyla hem heycanlarını katmerleştirir, hem de bir anlamda spikeri kontrol ederler. tabi asıl amaç, başka stadtaki maçların kaç kaç olduğunu öğrenmektir ama...
o gün de ortak yayın vardı. fenerbahçe'nin şekerspor'la, beşiktaş'ın ankara demirspor'la maçları naklediliyordu. sıra benim görevli olduğum karşılaşmaya gelmiyordu bir türlü... nedeni, bir teknik aksaklığın giderilmesine çalışıyorlardı. trt ve ptt teknisyenleri seferber olmuşlardı. sonunda arızanın giderildiği haberi geldi. yanımdaki teknik görevlilr de 'tamam' dediler. zaten radyoda da merkezdeki arkadaşın sözlerini duydum: 'şimdi mikrofonlarımız eskişehir'de, eskişehirspor-gençlerbirliği maçında...' başladım konuşmaya: 'sayın dinleyiciler, eskişehir'deki maçta lider eskişehirspor, yediği golle gençlerbirliği karşısında 1-0 yenik oynuyor...' dememe kalmadı, baktım; nuri ortalıyor, gol tehlikesi var... cümlemi yarıda kestim: 'karşısında yenik, nuri ortalıyor. gol tehlikesi, fethi'de, vuruyor fethi... ve gol... evet gol... maç 1-1 oldu şimdi. santra yapılıyor. santrayla beraber yine eskişehirsporlular atakta... yine fethi'de... ve gol, evet gol... fethi ikinci golü de ağlara gönderdi. eskişehirspor: 2 - gençlerbirliği: 1... fethi iki dakikada iki golle takımını 1-0 yenilgiden 2-1 galibiyete çıkardı...' ve az sonra da maç bitti.
es es'ler 2-1 galipti. eskişehir'de spiker kabini eskiden kapalı tribünlerin tepesinde bir yerdeydi. oraya dik bir merdivenle çıkar, öyle anlatırdık maçları... adeta cambazlık ederek çıkar inerdik. maçtan sonra baktım, aşağıda yüzlerce eskişehirsporlu tempo tutarak beni alkışlıyorlar: 'radyo yayını uğur getirdi' diyorlar da başka şey demiyorlar. bizim hatlardaki arıza nedeniyle yayın bir türlü başlayamamıştı ya... o anlarda da eskişehirspor 1-0 yenik oynuyordu. radyoda naklen yayının başlamasıyla birlikte eskişehirspor üst üste iki gol atınca, bizim şans getirdiğimize inanmışlar. merdivenden indiğimde omuza almak istediler, 'sağolun' dedim. ya o 2 dakikada 2 gol olmasaydı!.."