muhakkak galib gelebilmek gayretiyle oynayacak olan iki takımın, bugünkü maçtan zevkli bir oyun çıkarmalarına muhakkak nazariyle bakılabilir
bilindiği gibi, lig maçlarına 3 şubatta başlanacaktır. ilk beş haftası tamamlanmış olan bu seneki karşılaşmaların, birinci devresini sona erdirecek olan son iki maçı da yapıldıktan sonra, bir haftalık bir ara verilecek ve bu iki gün zarfında fenerbahçe, beşiktaş ve galatasaray, turnuvanın son karşılaşmalarını oynıyacaklardır.
büyük klüplerimiz için ciddi bir imtihan mahiyetini taşıyan bu maçlar, iki haftadır yapılan karşılaşmalarda alınan neticelerden de anlaşılabileceği gibi, hayli sürprizli ve çetin cereyan etmektedir. bu arada, seyirciler de dört büyük takımımız arasındaki bu karşılaşmalardan ayrı bir zevk duymaktadırlar. yalnız, gecen hafta austria ile yapılan son iki karşılaşma, havanın bozuk olması dolayısıyla çok zevksiz cereyan etmiş ve maçı seyre gelenler, arzu ettikleri şekilde bir oyun seyretmek imkânını bulamamışlardır.
turnuvanın devamı boyunca takımlarımızın çıkarttıkları oyunlara bakarak, şampiyonluk mevzuunda hangi takımın daha fazla kazanma şansına sahip olduğunu açıklıyabilmek makasdiyle, dört büyük kulübümüzün bugünkü durumlarına kısaca temas edeceğiz.
galatasaray
bilhassa, bu seneki lig maçları ve ecnebi takımlarla yapılan karşılaşmalarda çok kötü neticeler alarak, taraftarlarında iyi bir intibâ uyandırmıyan sarı - kırmızılılar, dört büyük kulüp arasındaki bu turnuvada, umulmıyan bir başarı göstermişler ve üstüste iki mühim maçı kazanmıya muvaffak olmuşlardır. nitekim, galatasaray evvelsi hafta, ezeli rakibi fenerbahçeyi 2-0, geçen hafta da kuvvetli austria onbirini 2-1 yenmiştir. işte, bu neticeler ve galatasaraylıların son maçlarında çıkarttıkları güzel oyunlar sarı - kırmızılı takımın, turnuvanın şampiyonluğunu kazanabilmek hususundaki şansını biraz daha arttırmaktadır.
galatasaray takımının, bu son iki maçındaki iyi oyunlarında, yan haf ve içlerin mühim rolleri olduğu inkâr edilemez. zira, özcan, reber, hikmet ve recep, üzerlerine düşen vazifeyi lâyikiyle başarmakta, ve birbirlerini tamamlayıcı bir oyun tarzı tatbik ederek, takımın galebesinde fazlasiyle âmil olmaktadırlar.
sarı - kırmızılı takım, muhakkak ki, en mühim maçını yarın vefa ile yapacak ve bu karşılaşma, galatasarayın hakiki kuvvetini ortaya koyacaktır.
bugünkü maç, bilhassa sarı - kırmızdılar için ciddi bir önemi hâizdir
dört büyük kulübümüz arasında oynanmakta olan futbol turnuvası maçlarının en mühimlerinden birisi, bugün galatasaray ile vefa arasında yapılacaktır. son yaptıkları maçta, galatasaray'ı 5 - 1 mağlup etmiye muvaffak olan yeşil - beyazlılaırın, dün beşiktaş karşısındaki beraberliklerinden sonra, bugünkü maçın ehemmiyeti bir kat daha artmış bulunmaktadır.
sarı - kırmızılılar, bilindiği gibi, son maçlarında, çok güzel oyunlar çıkartarak, fenerbahçe ve austria’yı mağlûp etmişlerdir. vefa on biri ise, bilhassa bu sene çok iyi bir form göstermekte ve bütün maçlarında anlaşmış oyunlar çıkartmaktadır.
bugüne kadar, daima çetin ve cazip karşılaşmalar yapmış olan iki ezeli rakibin, bugünkü maçta da aynı derecede zevkli bir oyun çıkartmaları ümit edilebilir.
galatasaraylıların, bu maça, aralarına bazı yeni oyuncular alarak çıkacakları gözlenmektedir. zira, sarı - kırmızılılar, kendilerine turnuvanın şampiyonluğunu kazandırabilecek olan bu maça, ciddi bir ehemmiyet vermektedirler.
vefalılar, bugünkü maçı kaybettikleri takdirde, birincilikten tamamiyle uzaklaşacaklardır. bu sebeple, iki tarafın karşılıklı kazanma gayretleri, bu maçın, çok çekişmeli cereyan etmesinde mühim roller oynıyacaktır.
maçın, bilhassa ikinci devresi çok sert ve çekişmeli geçti. vefa kalecisi şükrü ağır surette yaralandı
dört büyük kulübümüz arasında oynanmakta olan futbol maçlarının en mühimlerinden birisi, dün inönü stadında galatasaray ile vefa arasında yapıldı. turnuvanın şampiyonluğu üzerinde mühim bir rol oynıyacak olan bu maça, hakem mustafa güventürk'ün idaresinde, her iki takım şu kadrolarla çıktılar:
sarı kırmızılıların vuruşu ile başlanan oyunun ilk dakikalarında vefalıların galatasaraya nispetle daha canlı ve daha hâkim bir oyun çıkardıkları görülüyordu. nitekim, yeşil beyazlılar, hakikaten üstün oynadıkları bu ilk on beş dakikada muhakkak golle neticelenebilecek, müteaddit akınlardan, beceriksizlikleri yüzünden netice alamadılar. bu arada, ismet'in ve rahmi’nin on sekiz içine kadar sürdükleri topları yakın mesafeden avuta atmaları ise sarı kırmızılıları muhakkak iki gol yemekten kurtardı.
12 nci dakikada, necmi’nin vuramadığı topu yakalıyan vefa sağaçığı rahminin, kaleye havale ettiği topu, turgay yerinde bir yumruk vuruşuyle kornere çıkardı. rahminin çektiği korner atışında, uzun müddet galatasaray kalesi önünde dolaşan topu, nihayet müdafiler uzaklaştırabildiler.
galatasarayın ilk golü
vefa’nın baskısı altında geçen oyunun bu ilk on beş dakikasından sonra, galatasaraylılar da mukabil akınlarla oyunu müsavi bir şekle sokmaya muvaffak oldular.
17 nci dakikada soldan yapılan bir galatasaray akınında. bülendin ortaya geçirdiği topu, abdullah hiç durdutmadan yerden bir şütle vefa kalesine sokarak, takımını 1-0 galip vaziyete getirdi.
galatasarayın ikinci
sarı kırmızılılar, 17 nci dakikada kazandıkları bu golün hemen peşi sıra, ikinci gollerini de çıkardılar. ve bülendin soldan çektiği faul atışında, abdullah yerinde bir kafa vuruşuyle, g. sarayın ikinci golünü de vefa kalesine atmaya muvaffak oldu.
vefalılar iki dakika içinde üstüste yedikleri bu gollere rağmen, bozulmıyarak, oyunun insiyatifini tekrar ele almışlardı. 24 üncü dakikada, garbis kafayla kaleye doldurduğu topu, turgay yumruk vuruşuyle kornere çıkardı. bunun peşisıra, yeşil beyazlılar takımlarında ufak bir değişiklik yaparak, galib'i santrfora, garbis'i de sağ içe aldılar.
vefanın ilk golü
33 üncü dakikada galatasaray kalesine sağdan yapılan bir vefa akınında, kalenin önü çok karıştı. bu arada, garbis'in şütünü turgay yumrukla çeldiyse de, topun özcan'ın eline çarpmasını, hakem penaltı ile tecziye etti. bu suretle vefalılar melih’in ayağından ilk gollerini çıkardılar.
vefanın beraberlik golü
galatasaraylılar, bu ilk golü yedikten sonra, canlanarak rakip kaleye müessir akınlar yapmaya başladılar. fakat, 36 dakikada ortadan yapılan bir vefa akınında, galip turgayın müdahalesine rağmen, takımının ikinci golünü de çıkartarak, vaziyeti berabere duruma getirdi.
devrenin son dakikalarında her iki takım, galibiyet golünü atabilmek gayretiyle, canlı |bir oyun tutturdularsa da, netice değişmedi ve ilk devre bu şekilde 2-2 beraberlikle sona ermiş oldu.
ikinci devre
galatasaraylılar bu devre oyuna muhakkak kazanmak azmiyle ve çok canlı başladıkları görülüyordu. nitekim, ilk dakikalardan itibaren oyun da nisbi bir hâkimiyet tesisine muvaffak oldular.
7 nci dakikada melih süratle kaleye inen galatasaray santrforu abdullah’ı, ancak beline sarılarak durdurabildi. fakat sarı - kırmızlılar faul atışından istifade edemediler.
vefalıların, 14 üncü dakikada galatasaray kalesi önünde kaçırdıkları muhakkak bir golden sonra, galatasaraylılar da, vefa on sekizi dışından bîr korner kazandılar. muzaffer'in çektiği faul atışında top kalecide. (dak. 16)
galatasarayın galibiyet golü
20 nci dakikada vefa kalesine çekilen bir faul atışında topu tutan şükrü, degajını yaparken, kendisine müdahale eden recep’e hiç sebepsiz yere tekme attığından, bu hareketi penaltı ile tecziye etti. naci'nin sıkı sütüyle, galatasaraylılar penaltıdan üçüncü gollerini de çıkarmış oldular. (dak. 20)
oyunun, hakemin yersiz kararları sebebiyle bir itişme kakışma içinde geçen, bundan sonraki dakikalarında muhtar galip'le çarpışarak sakatlanığı gibi, vefa kalecisi şükrü de şüt pozisyonunda bülentin ayaklarına kapandığından, sakatlanarak oyundan çıktı. bu arada, şükrünün yerine, kaleye melih geçmişti.
maçın son dakikaları ayni minval üzerine ve zevksiz cereyan etti. vefalılar oyunun bitmesine üç dakika kala, bir gol kazandılaısa da, galip daha önce turgay’a faul yaptığı için, hakem bu golü saymadı ve maç da bu şekilde 3-2 galatasarayın galibiyetiyle sona ermiş oldu.