halit kıvanç'ın 1983 basımlı "gool diye diye" kitabından;
"şampiyon kulüplerde feherbahçe'nin hollanda takımı dws önünde varlık gösteremediğini" söylemiştim. maçların sonucu önemli değildi. fakat o maçlardan birindeki davranış acıydı, hatta unutulmazdı. mikrofon daşında sinirden ölmüştüm o gece amsterdam stadı'nda... çünkü hollanda takımı alabildiğine sert oynuyordu. fenerbahçe'den üstündüler. golleri de atıyorlardı. ama gollerin yanında attıkları tekmeler de hatırı sayılırdı. sarı-lacivertli futbolcular 3-1 kaybettikleri oyunun sonunda soyunma odasına koşa koşa kaçarak gidebildiler. çünkü hollandalı seyirciler takımları rahatça kazandığı halde nedense türk futbolcularına maç sonu saldıracak kadar haşin davranıyorlardı. hollandalı seyirciler sahaya girmiş, futbolcularımızı kovalıyor, arkalarından tekme sallıyorlardı. bu arada almanya dan maça gelmiş birkaç yüz türk vardı. hollanda'dan stadda bulunanlarla birlikte 500-600 kadardı tüm türk seyircisinin toplamı... işte bu seyircilerden ikisi dws taraftarlarının hareketi karşısında dayanamamış, onlar da sahaya atlamıştı. biri, elindeki bıçakla koşmuş, polisler tarafından yakalanmıştı. fakat sonraki günlerde almanların şarlatan bir gazetesi kocaman manşet atacak, "amsterdam'da 5 bin türk bıçaklarla hollandalılara saldırdı" diye yazacaktı. başka alman gazeteleriyle bazı hollanda gazeteleri de bu büyük yalana ortak olacak ve sadece iki seyircinin davranışını, 500 seyircimizi de 5000'e çıkararak dünyaya yayacaklardı.