2010-2011 sezonu da bitti gitti… gençlerbirliklilerde, bir önceki sezonun özellikle ikinci yarısında güzel bir ivme yakalayan thomas doll’un ekibinin bu sezon güzel işlere imza atacağı beklentisi vardı. ama daha 8. haftada sadece 8 puanda kalınması üzerine bu beklenti tuzla buz oldu…
son 4-5 sezondur yaşanan kötü yönetim sorunları yine gün ışığına çıktı ve thomas doll tazminat ödenerek gönderilirken yardımcısı ralf zumdick’e tazminat ödememek için takımın başına geçirildi. zumdick, son yılların en çok sakat veren gençlerbirliğinde inişli çıkışlı bir grafik çizdi. ligde oynanan 22 maçta 7g, 7b ve 8m aldı. kupada ise beklenmeyen bir süprize imza attı ve 5g, 2b ve 1m alarak yarı finale kadar çıkma başarısı gösterdi. fakat zumdick’in takım içindeki disiplini tam olarak sağlayamadığı, özellikle maçların gidişatını okuyamadığı ve değişikliklerini hep aynı tarzdan adamlardan birini çıkartıp diğerini sokmak olarak kullandığı görüldü… kısacası kötü giden bir maçı çevirme şansımız neredeyse hiç olmadı…
bu yıl da şampiyonluğa giden/gidebilecek olan 4 takımla oynadığımız maçlarda bariz hatalar yapıldı. aklımda taze kalanlardan birkaç örnek vermek gerekirse; ankara’daki bjk maçında rakibe verilmeyen 2 kırmızı kartın verilmemesi (queresma ve hilbert -ikinci golü hilbert attı 90+’da-) ve buna karşılık haksız verilen bir penaltı ile 2-0 yenildik. ankara’daki fenerbahçe maçında biri ofsayt diğeri haksız bir penaltı sonucu 4-2 mağlubiyet alındı. ankara’daki trabzonspor maçının ilk yarısını 1-0 önde bitirdikten sonra devre arasında burak yılmaz’ın 2002-03′de sinan engin’in inönü’de futbolcularımızın üzerine saldırısını tekrarlayıp “neden maça asılıyorsunuz lan”lı tacizi ve ikinci yarıda buldukları ofsayt golle 2-1 maçı almaları…
kısacası, ne 4-5 yıldır temelleri sallanan gençlerbirliğinde, ne 4 takımla oynadığımız maçlardaki bariz hatalarda, ne de türk futbolunda sürprizin yaşanmadığı vasat bir lig oldu. belki tek sürpriz galatasaray’ın lig tarihi boyunca en fazla mağlubiyet aldığı sezonu yaşaması idi. ayrıca belirtmek gerekir ki, türkiye kupasında istanbul bb’nin finale çıkması tebrik edilecek bir başarı idi…