lig'e yeni dahil olmuş eses, 30 ekim 1966'da beşiktaş'ı konuk ediyor. eses, ilk kez karşılaşacağı takımı yenip ismini duyurmak peşinde... bu yüzden açık futbolu seçiyor ve defans güvenliğini sağlamadan hücum ediyor. beşiktaş defansındaki eskişehirli süreyya özkefe, forvetteki kaptanı fethi heper'i uyarsa da nafile. ligin toy takımı kırmızı-siyahlılar 6-0'lık yenilgiyle neye uğradıklarını şaşırıyorlar. ardından, "neyse bir dahaki sefere" diyorlar ama olan eskişehirli beşiktaşlı'ya oluyor... maçı eskişehir'de radyodan komşularıyla dinleyen süreyya'nın annesine o maçtan sonra uzunca bir süre misafir gelmiyor ve annesi de oğluna gönül koyuyor. özkefe, "şehrime karşı suç işlemişim gibi olmuştu. uzun yıllar bu gerilimi yaşadım ama sonunda 34 yaşımda beşiktaş'tan eskişehirspor'a gelerek meleketime hizmet etmenin mutluluğunu yaşadım." diyor o günleri hatırlayarak...
kitaptaki anlatımıyla bu maçın intikam maçı için: özgür topyıldız'ın "anadolu yıldızı eskişehirspor" kitabından;
eskişehirli futbolcuların 30 nisan 1972'de istanbul'da beşiktaş'ı 3-1 yenişlerinde de bir intikam tadı vardır. ankara şekerspor'dan temmuz 1968'de eses'e transfer olan ve takımdaki 5 sezonunda da orta sahanın yıldızı olan vahap'la kemik bek ilhan'ın adam geçirmediği maçta, 18 civarında ayağıyla topun üstüne basıp tozluğunu düzeltmeden tutunda saha içinde topun üstüne oturup beşiktaşlı futbolcuları ağlatmaya kadar pek çok artistik hareket sergilemiştir de kara kartallara kırmızı şimşeklerle maytap geçilmeyeceğinin dersi verilmiştir! zira ilk devredeki maçta da beşiktaşlılar "şova" kalkışmışlardır zira!