verilen kararlarla oyunun seyrini, akışını değiştirişi, insana sanki hakemin iki yıl evvel beykoz'a karşı işlediği bir günahın kefaretini ödediği kanaatini veriyordu...
yoksa, ortada hakem didiklemse göztepe, öyle beykoz karşısında ezilecek bir takıma benzemiyordu, doğrusu...
hakem iki yıl evvel beykoza haksız bir gol vermiş, sarı - siyahlılar sahadan çekilince, hükmen mağlûp olmuşlardı. bugün göztepe de aynı duruma düşebilirdi. eğer, birinci gollerinin penaltı kararı ile ipral edilişine, sonra çağlayan ile cevdet'in topa aynı zamanda ayak koyuşuna penaltı verilişine ve ofsayt olmadığı halde yanlış düdük çalan hakemin kararına itiraz eden ali rıza'nın sahadan atılışına, göztepeliler karşı gelseler, sahadan mağlûp ayrılabilirlerdi...
göztepenin başarılı neticesinde ortada seracettinin şuurlu, ileride ise gürsel'in atak oyunlarının rolü büyük oldu. bunun dışında bütün forvet hattı girgin, canlı ve seyyâldi...
daha birinci dakika dolarken, açık özcan, yordan'ı yerlere yatırırcasına çalımlamış, onun beline sarılmasına rağmen, golü yapmıştı, sakat hakem golü saymayacak ve penaltı verecekti. gürsel düzgün bir vuruşla penaltıyı gole çevirdi: 1-0.
38 inci dakikada hakem beykozu 10 kişi bıraktı. fakat bir gol kazandırdı. erol, özcan'a kafa vurunca, hakem gördü ve çıkardı. oyun başladı. top ceza sahasına girerken cevdet ve çağlayan müştereken müdahale etmek istediler. hayret, hakem bir penaltı yarattı. bunu yordan, gole çevirmekte güçlük çekmedi: 1-1. 53 ün cü dakikada gürsel klâsını konuşturdu. kâmil ve yordan'ı çalımla geçti ve topu sağ üst köşeye taktı. 2-1. iki dakika sonra yılmaz'ın sağdan ortaladığı topu yakalayan nedim beraberliği temin etti.
daha sonra vural gole giden özcan'ın beline sarılarak durduracak, hakem yanlış verdiği ofsayt kararına itiraz eden ali rıza'yı da sırf muvazene temin etmek için oyundan atacak ve başından yaralanan burhan'ı tedavi etmek isteyen idarecileri de polisle saha dışı edecekti.