takim golu yemis 1-0 geriye dusmustuk. sag kanattan muthis orta gelmisti hakan sukur havada asili kalarak unlu havada suzulen yaprak vurusunu yapti ve uefa kupasini almak icin ilk adimi atti.
dakika: signori sol çaprazdan galatasaray ceza alanına girdi, yerden vuruşunda taffarel yatarak topu önledi.
dakika: emre, bologna ceza alanı dışından sert vurdu. defansa çarparak havalanan top, kaleci pagliuca'da kaldı.
dakika: galatasaray kalesi büyük bir tehlike atlattı. ceza alanına yapılan ortada yaşanan karambolde boşta kalan topa signori sert vurdu. top kalenin üstünden auta çıktı.
dakika: galatasaray gole çok yaklaştı. sağ taraftan ceza alanına giren hagi'nin yerden pasında, ön direkte bulunan hasan topa vuramayınca, meşin yuvarlak kaleci pagliuca'da kaldı.
dakika: soldan ceza alanına giren hakan şükür, yerden sert vurdu. top kalecinin müdahalesi sonucu kornere çıktı. ilk yarı golsüz eşitlikle tamamlandı.
dakika: sağdan gelişen atakta hasan ceza alanına girip köşeden vurdu, top kaleci pagliuca'da kaldı.
dakika 68: wome'nin soldan uzun taç atışında paramatti kafayla aşırdı. ceza alanında ahmet'in uzaklaştırmak istediği topu nervo, signori'ye uzattı. bu futbolcu topu ağlara gönderdi: 1-0.
dakika: eriberto, ventola ile girdiği ver-kaç sonrasında bir anda kaleci taffarel ile karşı karşıya kaldı. yerden yavaş giden vuruşunda taffarel topa hakim oldu.
dakika 83: ümit'in ceza sahasının sağ çaprazından nefis bir orta kesti. hakan şükür falsolu gelen topa mükemmel yükselip, kafayı vurdu ve skoru eşitledi: 1-1.
dakika: galatasaray ceza alanı içindeki karambolde topla sağ çaprazda buluşan nervo'nun şutu, defansa çarpıp kornere çıktı. karşılaşma 1-1 sona ererken cimbom istanbul’a avantajla dönüyor.
eriberto'nun 1-0'ken karşı karşıya kaçırdığı golün bizim kaderimizi çizdiği maçtır. bu pozisyonun ardından hakan'ın müthiş golü avantajı bize getirdi. eriberto ise daha sonra sahte pasaport olayı nedeniyle ceza almıştı.
hakan şükürün italyan kalecisi pailucaya attığı inanılmaz kafa golü ....belki de futbol tarihinin en güzel kafa gollerinden biridir. hatta ertssi gün italyan gazetelerinde bu gol boy boy met edilmişti. italyan milli takım kalecisi ise hayatımda yediğim en güzel gol açıklamasını yapmıştı.....
ilk basımı 2000 olan ahmet çakır'ın "o bir imparator" kitabından;
gündemde bologna maçı vardı. sarı kırmızılı takım bu sezon ilk kez böyle oynanan uefa kupası'nda 3. tur'dan yarışa giriyordu.
bologna italya'nın güçlü takımlarından biriydi ve kâğıt üzerinde galatasaray'a oranla daha ağır basar gibiydi. o günlerdeki yoğun kar yağışı da sıkıntı yaratabilecek bir etken olabilirdi. galatasaray'ın o maçtaki rahatlığı, seyretmeyenlerin inanmakta zorlanacağı bir gelişmeydi. sarı kırmızılı takım, güçlü rakibi karşısında neredeyse halı sahada futbol oynarmış gibi rahat top çeviriyor, hatta böyle tatlı tatlı oynarken gol peşinde koşmaya ne gerek var, der gibi bir hava içinde görünüyordu.
ancak ikinci yarıda rakibin golü gelince sarı kırmızılı takım biraz değişir gibi oldu ve hakan şükür'ün nefis kafa golüyle 1-1'lik eşitliği sağladı. hakan'ın golü çeşitli bakımlardan etkileyici ve anlatılmaya değer özellikler taşıyordu. yıldız futbolcu, sağdan gelen ortada erken havalanmış ve adeta bir süre topu havada beklemişti. top geldiğinde de son derece sert bir kafa darbesi ile kaleciye en küçük bir şans tanımamıştı.
hakan'ın bu golü imparator'u da etkilemişti. hatta düpedüz coşturmuştu. hakan'ın kendi cipini beğendiğini biliyordu. sarı kırmızılı takım öyle bir yola girmişti ki, bu işin sonu uefa kupası finaline kadar gidecek gibiydi. bu yüzden de, "uefa kupası'nı kazanırsak, sana cipimi armağan edeceğim/' deyiverdi.
sonradan bu sözün nelere yol açacağını bilse, böyle bir söz verir miydi?
ne yaparsınız ki, imparator gibi, buna benzer konular da dahil olmak üzere her türlü insan ilişkisinde en küçük bir boşluk bırakmadan işleri götürmeye alışmış biri bile, kimi zaman böyle boş bulunup sonradan sıkıntı yaratacak sözler verebiliyordu...
bologna maçında çok zorlandınız. ilk maçta attığın gol günlerce konuşuldu. o golü anlatır mısın?
kafaya çıkışlarımı hep sol ayağımla yaparım. çıkış ve inişlerde bütün yük ayağıma biner. bu yüzden ayaklarımdan sık sık sorun yaşardım. yine bileğim şişmişti. 43 yerine 45 numaralı ayakkabı ile sahaya çıktım. zannedersem stumpf'tan kalma bir ayakkabıydı. bütün ayağımın etrafına iğneler batırıldı ve sonra şırınga ile uyuşturucu verildi. buzlar, ağrı kesicilerle zor dindirdik acıları. hava topuna erken yükselmiştim. erken yükseldiğim için havada biraz asılı kalmak zorunda kaldım. belimi çok iyi çalıştırdığım için havada bükülme olayını çok iyi yapardım.
hakan şükür: "ayağım şiş olduğu için ayakkabımı giyemiyordum. 45 numara bir ayakkabı ile oynadım o maçta. stumpf un florya'da kalan ayakkabısıymış. normalde oynamam mümkün değildi. ayağımın 20-30 yerine şırınga yaptılar, akupunktur gibi. ben sol ayağımla sıçrarım, o maçta sıçra dığımda ayağımı hissetmiyordum."
