halit kıvanç'ın 1983 basımlı "gool diye diye" kitabından;
spikerlerin de, seyirciler gibi, haklı olarak maçlarda golleri golcü tanınan futbolculardan beklerler. en azından ileride oynayanların gol atma şansı geride savunma görevi üstlenenlere oranla daha fazladır...
1974-1975 mevsimi kapanırken ise, hiç öyle olmamıştı. fenerbahçe lig şampiyonluğunu kazanırken de, golcüsü geri adamlarından biriydi. cemil'lerin, osman'ların golü nasıl atacağını bekleyen onbinler. fenerbahçe-giresunspor karşısında, galibiyeti alpaslan'ın golüyle aldığını görmüşlerdi. alpaslan, ünlü tenis raketi, sol ayağıyla topu şöyle bir kepçelemiş ve ağlarla birlikte tribünleri de havalandırmıştı. sarı-lacivert renklere gönül verenler mutluydu. fenerbahçe şampiyonluk turunu atmaya hak kazanmıştı. saga kenarında ise, bir sessiz adam büyük mutluluğunu, o sessizlik içinde kendince kutluyordu. brezilya futbolunun dünyaya hediye ettiği büyük yıldız didi... öğrencisi fenerbahçe futbolcularının başarısıyla mutluydu didi...