altay – demirspor maçı futbol federasyonu tarafından tehir edilmiştir.
buna sebep olarak, altay’ın mili takıma iki oyuncu vermesi gösterilmiştir. bu sebeple, totoda yedek maç olan sarıyer – sakaryaspor maçı 13. maç üzerinden değerlendirmeye girecektir.
bayramın ilk günü alsancak'ta altay'ın demirspor'u 2-1 yenmesiyle türkiye liginde birinci perde kapandı.
aslında canını dişine takan demirspor, bu zorlu deplasmandan iki puanla ayrılma şansını elde etmişti. fakat, 48. dakikada fikri'nin frikiki ile galip duruma yükselen demirspor, altay'ın gittikçe artan hızı karşısında bu avantajı koruyamadı. 54. dakikada oğuz'un volesinin kaleci tekin'den dönmesiyle behzat, beraberlik golünü atmak imkânını buldu. maçın bitmesine 2 dakika kala da, necdet'in ortasıyla gelen topu feridun, kafa ile demirspor ağlarına gönderdi ve altay'ın 2-1'lik galibiyetini sağladı.
orhan berent'in altay: alsancak'ın sakini kitabından;
1965-66: işlerin kızıştığı sezon
altay’ın ligi 6. olarak bitirdiği bu sezonun en ilginç olayı varol’un unutulmaz şovuydu. ekim ayında futbol federasyonu altay’ın ankara demirspor ile yapacağı maçı geçen seneki kupa finali rezaletine nazire yaparcasına ertelemişti. sebep altay’ın iki milli futbolcusu kaleci varol ve sol bek numan’dı. gerçekten federasyonun bu ertelemesi isabetli olmuştu. altay’a geldiğinden beri savunmanın değişmez adamı olan numan okumuş birçok maçta altay’ın kurtarıcısıydı. bu yüzden de bu sezondan itibaren fenerbahçe’nin takibi altındaydı. kaleciliğe doğal yeteneği olan varol ise o dönemde sinemadan sonra tiyatroya merak sarmıştı. bu görülmemiş bir şeydi, çünkü katıldığı kumpanya ile konya’ya giden varol, kurulan çadırda milli maçta çekoslovakya’dan yediği altı golü anlatıyordu. federasyonun bu olaya tepkisi epey sert oldu. yetkililer tarafından bir daha varol’un milli forma giyemeyeceği konusunda demeçler verildi. kulüp ise varol’un 15 gün izinli olduğunu ve dilediğini yapacağını hem mazhar zorlu hem de genel sekreter hayri yorgancıoğlu tarafından kamuoyuna duyurdu. zaten aynı zaman diliminde varol’dan sonra galatasaraylı metin oktay ve fenerbahçeli birol-şenol ikilisi de film çevirmişti. varol'un suçu bu kez kamera karşısında değil de tiyatro sahnesinde mi olmaktı?