an itibariyle, iran milli takımının tarihi boyunca aldığı en ağır üç yenilgiden biridir.diğer ikisi; güney kore 5-0 iran(1958), macaristan 5-0 iran(1972)
vefa'nın efsanelerinden galip haktanır ile yapılan röportajdan..
o tarihlerde milli takım'ın daha az maç yaptığının ve neredeyse bugünle mukayese bile kabul etmeyeceğinin herkes tarafından bilindiğini söyledikten sonra buna rağmen 1950 yılında iran'ı 6-1 mağlup ettikleri, peşinden de israil'e deplasmanda 5-1 mağlup oldukları müsabakanın ardından milli formayı giymediğini, oysa futbolu 1957'de bıraktığını belirtiyor ve sebebini soruyoruz:
"o zaman vefalı bir oyuncunun milli takım'da oynaması büyük bir işti. mesela ben milli takım'da olmama rağmen londra olimpiyatları'na gidemedim, o kadroya seçilemedim. neden gidemediğimi de şöyle açıklayabilirim, çünkü ben fenerbahçeli, galatasaraylı veya beşiktaşlı değildim. hatta o dönemde bana 'gel fener'e, gel beşiktaş'a, gel galatasaray'a, seni de götürelim londra olimpiyatları'na' dediler."
bunun üzerine niçin vefa'dan ayrılıp diğer kulüplere gitmediğini soruyoruz. yanıtı oynadığı kulübün adına yakışan bir şıklıkta oluyor: "gidemedim, çünkü vefa'ya büyük emek verdim. benim çocuğum gibiydi, hem kendim büyüdüm hem vefa'yı büyüttüm. ismimin vefa gibi bir kulüple anılması bana her zaman gurur verdi. tabii o dönemlerde kulüp değiştirmek de ayıp karşılanırken ben bunu kendime hiçbir zaman yakıştıramadım."
türk ve iran futobl federasyonları arasında yapılan anlaşma gereğince 28 mayısta istanbulda oynayacak olan türkiye - iran milli futbol maçının hazırlıkları tamamlanmak üzeredir.
iran milli futbol takımını teşkil eden sporcular, bu ayın 25 inde hususi bir uçakla şehrimize geleceklerdir. iran kafilesine bir general başkanlık edecektir.
bu milli maçı idare edecek olan beynelmilel hakemin de kim olduğu henüz malûm değildir.
karşılaşma 28 mayıs'ta inönü stadında yapılacak. türk takımı genç kadro ile çıkıyor
türkiye ve iran milli takımları arasında yapılacak olan maç 28 mayıs pazar günü inönü stadında oynanacaktır. beynelmilel hâkemlerden s. sait'in idare edeceği bu maçta, türk takımı «genç milli takım» şeklinde oynayacaktır. avrupa futbolunda zayıf bir mâzisi olan irân'ın, takımımız tarafından farklı bir netice ile mağlûp edilmesi normal bir netice addedilebilirse de, bu tahminin takımımızın göstereceği oyuna bağlı olduğu da asla hatırdan çıkarmamak icap eder.
28 ve 31 mayıs günleri milli ve temsili iki müsabaka yapmak üzere şehrimizde beklenen iran futbol milli takımı bugün hususî uçakla yeşilköy hava alanına gelecektir.
misafirler alanda törenle karşılanacaklar ve ilk maçlarını da pazar günü inönü stadı'nda genç milli takımla yapacaklardır.
millî takımımız dâvet edilen oyunculara nazaran ne şekilde teşkil edilebilir?
pazar günü milli takımımızla karşılaşacak olan iran milli futbol takımı dün akşam saat 20.30 da özel bir hava yolları uçağı ile şehrimize gelmiş ve tarabya konak oteline inmiştir. iran kafilesi 17 futbolcu iki idareci ve bir antrenörden müteşekkildir.
milli takımımız nasıl çıkacak?
milli takımımızın iki gün sonra inönü stadı'nda iran milli takımı ile yapacağı maç için, çağırılan milli futbolcular listesi dün akşam futbol federasyonu başkanlığı tarafından yayınlanmıştır.
bu listeye göre milli futbol takımımızın aşağı yukarı sunderland maçındaki kadroya denk bir kuruluşla iranlılar karşısında da yer alacağı muhakkaktır.
müdafaa için turgay, şükrü, naci, ismet, rahmi ve hilmi çağırılmıştır. kalenin gene genç kıymetimiz turgay'a emanet edileceği, bek hattının ise naci, ismet, tertibinde çıkacağı anlaşılmaktadır. şükrü turgay'ın hilmi ise bek hattının yedeği olacaklardır.
haf hattı namzet listesi oldukça sürprizlidir. muzaffer ve galip, nedense çağırılmamışlardır. anlaşıldığına göre kâmil orta hafta, melih ve doğan ise yanda oynatılacaktır.
forvet hattı sağdan itibaren isfendiyar, erol, reha, lefter, halit tertibinde çıkacak, bülent (v. f.) ise ihtiyatta kalacaktır.
ıran millî takım idarecileri ile meraklı bir konuşma
misafir futbolcular içinde meşhur mannion'om bile beğendiği beynelmilel kıymetler var
genç milli takımımızla karşılaşmak üzere şehrimize gelen iran milli takım oyuncuları, dün şeref stadında bir antreman yaptılar. takımın umumi durumu hakkında ne düşündüklerini anlayabilmek maksadı ile, takımın idareci ve antrenörleri ile, antrenman esnasında bir konuşma yaptık.
takımın kafile reisi olan hüseyin sadakyan ve antrenör ruridun şerefzade, gayet iyi türkçe konuştukları gibi, türk futbolu hakkında da esaslı bir malûmat sahipler.
bay hüseyin sadakyana'a, takımın oyuncularının isimlerini, sorduk. kafile reisi bu sualimize şöyle cevaplandırdı.
«buraya 18 oyuncu ile geldik. bundan başka, kafile reise olarak ben, antrenör olarak feridun şerifzade ve gazeteci olarak da farsi kafilede yer aldık. takımı teşkil eden oyuncuların isimleri şudur:
kaleciler: tari (21 yaşında), afşar (23 yaşında, sekiz kere milli).
bekler: nuri (24 yaşında; sekiz kere milli); hajlan (25 yaşında: on sekiz kere milli), horsopona (dört kere milli).
haflar: malekşahi (26 yaşında, on beş kere milli), kordostani (27 yaşında, on altı kere milli), rehimyan (36 yaşında, otuz kere milli, takımın 14 senelik oyuncusu), ansori, fikri, bayati.
forvetler: amir halili (25 yaşında, on altı kere milli), hatam (27 yaşında, 20 kere milli, takım kaptanı ve iran şahının hususi pilotu), mobahsen (26 yaşında, on yedi kere milli), brumandi (22 yaşında, beş defa milli), matinzâde, şekibi, vuhusi.
bu oyuncular arasında en genç kalecidir. şimdiye kadar milli takımda afşar yer almaktaydı. forvet hattında: bilhassa; takım kaptanı: sağ iç hatam ile: sol iç brumandi birinci sınıf futbolculardır. brumandi: bizzat ingiltere milli takımının soliçi meşhur mannion tarafından görülerek takdir edilmiş ve mannion bu oyuncu da kendisinden daha yüksek bir kabiliyet gördüğünü söylemiştir. bunu siz de, burada yapacağınız maçta göreceksiniz.»
— pazar günkü maçta, takımınızı nasıl teşkil edeceksiniz?.
«kat'i durum belli olmamasına rağmen, o günkü takım muhtemel olarak şöyle olacaktır.
yalnız, sol iç ile sol açığın yerlerinin değişmesi de ihtimal dahilindedir.»
— takımımızın durumu hakkında ne düşünüyorsunuz ve netice üzerindeki tahmininiz nedir?
«istanbul muhtelitini, iranda yaptığı maçlarda seyrettim. takımınız, hakikaten, bizden çok kuvvetli. bu sebeple, maçın lehinizde neticeleneceği muhakkak gibidir.»
bay hüseyin ile yaptığımız konuşma burada bitmişti. onun yanından ayrılarak, takımın antranörü bay feridun şerefzadenin yanına yaklaştık. eskiden galatasaray takımında oynamış olan ve «menem» lâkabile anılan bay feridun, ayni zamanda iran hâkem komitesi reisi üniversitede kültürfizik reisi imiş. antranör daha ziyade oyuncularının durumu hakkında sualler sorduk:
— en iyi oyuncularımız hangisidir?
«sağ ve sol iç takımın en iyi oyunculardır. bu arada sol açık ve sol haf da tecrübeli elemanlar. oyuncularımızın hepsi, milyoner çocukları oldukları ihakkında ise: «top yuvarlaktır»
— ne netice alabileceğinizi ümit ediyorsunuz?
«netice hakkında kat'i birşey söyliyemem; buna rağmen maçın lehinizde neticelenmesi normaldir.
antrenörü de daha fazla rahatsız etmeyerek, takımın kaptanı ve en iyi oyuncusu olduğu söylenen, hatam ile konuştuk. takımın teşkili, ve futbollarının derecesi hakkındaki suallerimize, müspet bir cevap vermediği gibi, netice hakkında da pek bir şey söylemedi. yalnız, takımımızın sert bir oyun oynadığını ve neticenin lehimizde tecelli edeceğine işaret etti.
hatem, yüzbaşı olarak vazife görmekte ve iran şahının da hususi pilotluluğunu deruhte etmektedir.
takımla birlikte gelen iran beden terbiyesi idaresi mecmuasının fotoğrafçısı farsi, milli takımın yapacağı maçların tahsilâtını yazacak ve resim çekecekmiş. türk futbolünün kuvvetli olduğunu söylüyor. netice hakkında ise, «top yuvarlaktır» diyerek kat'i bir cevap vermedi.
antrenmanda seyrettiğimiz futbolcular, bizde pek müspet bir tesir bırakmadı. top stopları ve şüt çekmelerinde bir acemilik göze çarpıyor. yalnız sağ ve sol iç, diğerlerine nispetle daha düzgün şüt atıyorlar. hepsinin pür amatör olması ise, takımın lehine kaydedilecek önemli bir nottur. oyuncuların çok milli olmalarına bakarak, iranın milli maç bakımından hayli sık münasebetlerde bulunduğu kanaatine vasıl olmuştuk.
fakat, iran muhtelitnin yaptığı her ecnebi ve şehirler arası temasında yer alan oyunculara, milli deniliyormuş.
kafile reisi, hüseyin sadakyan, maçı oynayacakları sahayı henüz göremediklerinden şikâyet etti. diğer oyuncularda neşeli bir hâl görülüyor. yalnız, kıymetli iki oyuncularını imtihanları dolayısiyle getirememişler. kaleci tari, takımın hem genç elemanı, hem de en neşehsi, mütemadiyen mütebessim bir cehre ile konuşuyor.
idarecilere, verdikleri izahat için teşekkür ederek yanlarından ayrıldık. biz giderken, onlar hâlâ antrenmanlarına devam ediyorlardı.
maçın, takımımız lehine ve açık farkla kazanılması ihtimali kuvvetlidir. oyunu beynelmilel hakem muhammed said idare edecek. yan hakemliklerini de sulhi garanla mustafa güventürk yapacaklardır
on bir senelik bir maç fasılasından sonra, tekrar milli temaslar yapmaya başlayan milli futbol takımımı bugün 37 inci maçını iran milli takımı ile oynayacaktır. 1937 de yapılan ve takımımızın 3-1 mağlûbiyeti ile neticelenen yugoslavya maçından, bugüne kadar, tam on karşılaşma yapmış bulunuyoruz. bu on maçta aldığımız neticeler muhakkak ki, eski maçların bilançosuna nazaran daha muvaffakiyetli sayılabilir. nitelim, bu on maçın altısınıı galibiyet, dördünü de mağlûbiyet ile tamanlayan takımımız, 24 gol atmış, 13 tane de yemiştir.
1937 ye kadar geçen 25 senelik müddet zarfında yapılan milli karşılaşmalara bir göz gezdirilecek olursa; oynanan 26 maçtan, yedisinin galibiyet, altısının mağlubiyet, on birinin de beraberlikle neticelenmiş olduğu kolaylıkla göze çarpar. takımımız bu 26 maçta 43 gol atmış, 71 tane yemiştir.
sahada yer alacak olan takımımız, henüz kat'i sürette tayin edilmiş değildir. buna rağmen çağırılan namzetler arasında en kuvvetli tertibin; turgay: naci - ismet: kamil - galip - muzaffer - isfendiyar - erol - reha - lefter - halit şeklinde olacağı muhakkaktır.
yedek olarak çağırılan diğer oyuncular; şükrü (vefa), hilmia (f.b.), rahmi (vefa), doğan (g.s.), melih (vefa), bülend (vefa) dır. ilk çağrılan kadroda galip ve muzafferin bulunmaması, milli takımın haf hattının tamamen genç ve tecrübesiz elemanlardan teşkil edilmesini icabettirdiğinden, umulan randımanın alınamayıcağı muhakkaktı. fakat ikinci bir kararla, milli futbol federasyonumuz, galip ile muzafferi de takıma çağırmıştır. bu takdirde, milli takım haf hattı kamil (melih) - falip - muzaffer şeklinde olacaktır.
diğer mevkilerde ir inceleme yapacak olursak; kalede turgay, bugünkü formu ve tecrübesi ile, kendisi gibi genç olan rakibi vefalı şükrüden çok daha yüksek bir durum arzetmektedir. bu sebeple, kaleci mevkii için, münakaşasız olarak turgay'ın oynaması, en makul hareket tarzıdır.
bek hattına gelince; elde bu hat için mevcut, dört etelman vardır. bunların arasında naci ve ismet, rakiplerine nazaran çok daha iyi durumdadırlar. bu sebeple, bu hattın en makul tertibi de naci - ismet şeklindedir.
haf hattında; galip, muzaffer, kamil, doğan, melih gibi hakikaten kıymetli oyuncular mevcuttur. bunların arasından yapılacak bir seçim neticesinde ise, sadece sağ haf mevkii biraz münakaşayı mucip olacaktır. zira bu yer için elde mevcut iki eleman vardur; melih ve kamil. melig çok kabiliyetli ve iyi futbol oynayan bir genç olmasına rağmen, milli maç tecrübesi noksanlığı bakımından bu mevkii işgal edememektedir. bu takdir de ise, kamil sağ haf oynayacaktır.
bu maçta santrhaf oynaması kuvvetle muhtemel bulunan vefalı galip, yaşının genç milli takım için geçkin bir durum arzetmesi sebebiyle, yerini başka bir oyuncuya bırakabilir. bu takdirde, kamil santrhafta yer alacağı gibi, melih gibi bir kabiliyete de sağ haf mevkii verilerek milli olabilmesi imkanları sağlanmış olacaktır. bu hususu, milli takım idarecilerimizin daha uygun şekilde halledeceğini düşündüğümüzden, biz kadrodaki oyunculara göre en makul tertibin, kamil (melih) - galip - muzaffer şeklinde olacağını tahmin ediyoruz.
forvet hattını teşkil edecek olan oyuncuların sayısı ise altıdır. bu hale göre, sadece vefalı bülent kadro harici kalmaktadır. isfendiyar - erol - reha lefter - halit şeklinde forvet hattının kuvvetli bir tertip olduğu muhakkak olduğuna göre, hemen hemen bugün çıkarılacak en iyi tertip olan bu takımımızın iyi bir oyun oynayacağı şüphesizdir.
bu arada, vefalı bülent milli takımda yer alabilecek bir form arzetmesi sebebiyle, bu maçta oynatılabilir.
bugün sahada yer alacak olan on birimiz, bu 37 nci maçında, iran milli takımına karşı açık farklı bir netice alabilecek durumdadır. buna rağmen, maçın açık farklı bir neticeyle lehimize tecelli etmesi için, takımımızın gayretli ve güzel bir oyun oynaması lazım gelmektedir. takımımızı teşkil edecek olan elemanlarımızın bunu muhakkak nazariyle başaracaklarına inanıyoruz.
iran milii takımının durumuna gelince; hârici temaslarının azlığı ve aldığı neticelerin tatmin edici olmmaması sebbeiyle iran milli takımı, avrupada bir isim yapmaya muvaffak olamamıştır. bizden iki gömlek aşağı bir durum arzettikleri bu maçta ise, takımımız karşısında galibiyet ihtimalleri çok zayıf bulunuyor. sadece çıkaracakları güzel oyunun neticesi, maçın gidişatı üzerinde, mühim roller oynayacaktır.
idarecilerinden öğrendiğimize göre, takım bugün şu şekilde bir kadro ile oynayacaktır: tari: nuri - hajian; melekşahi - kordestani - rehimyan- amırhalili - hatam (kap.) - mobahşen - brumandi -matinzade.
takımın kalecisi tari, henüz çok genç ve tecrübesizdir. bekler ise, vasat bir oyun kalitesine sahiptirler. haf hattında, santrhaf kordostani, sert ve girgin oynayan bir elemandır. buna rağmen henüz çok tecrübesiz ve zayıf bir tekniğe sahip olduğu muhakkak. sol haf rehimyan ise, takımın en eski ve tecrübeli oyuncusudur. yaşının 36 olması bunun en bariz bir delili bulunuyor. forvet hattının en iyi oyuncuları, sag ve sol içtir. bilhassa sol iç, şahsi kabiliyeti ile, avrupanın en iyi sol içleri ayarındadır. işte, iran milli takım kafile reisinin takımı hakkındaki düşünceleri.
takımımızın açık farklı galibiyeli ile neticeleneceğini kuvvetle ümit ettiğimiz bugünkü maçta, gerek takımımızdan, gerekse misafir iran millî takımından iyr bir oyun bekliyoruz. maçı beynelmilel mısır hakemlerinden muhammed said idare edecektir. yan hakemleri ise, sulhi garan ve mustafa güventürktür. milli takımımıza, bu 37 inci karşılaşmasında muvaffakiyetler temenni ederiz.
millî takımımız, ikinci devrede şahsi oynamasaydı netice daha farklı olurdu
milli takımımız, 37 nci karşılaşmasını dün inönü stadında iran milli takımı ile yaptı. maçtan evvel yapılan tahminler, bize nazaran hayli geride bulunan iranlıların, açık farklı bir mağlûbiyete uğrayacağı merkezindeydi. sahaya, hakemlerin peşisıra, iran milli takımı, alkışlar arasında çıktı. müteakiben takımımızda, büyük bir tezahürat arasında sahaya gelerek iran takımının yanında yerlerini aldılar.
orta hakemi mısırlı muhammed essaid, yan hakemleri de sulhi garan ve mustafa güventürktü. her iki takım, şu kadrolarla oynuyordu:
oyuna 17.40 da iranlıların vuruşu ile başlandı. ilk dakikalarda, sahadan yaptığımız bir akında, top kornere çıktı, halid'in çektiği korner neticesiz. dak. 2
iranlılar ilk golü atıyor
dak: 2,5: korneri müteakip top kalemize uzandı; ismetin vuramadığı top sağ açığın önünde; amir halili topu sure süre turgayın yanına kadar sokuldu ve sağ zaviyeden yavaş bir şütle takımının ilk golünü çıkardı.
golü müteakip bizimkiler canlandılar. ve yeni bir akında, muzafferin ortasını, kaleci zorlukla kurtarabildi. dak. 4.
dak: 5: top muzafferden halide, ondan da rehaya geçti. reha önü boş vaziyette olmasına rağmen, bozuk bir vuruşla topu dışarı attı.
takımımızın beraberlik golü
dak: 8: iranlıların bir akını avutla neticelenmesinden sonra yaptığımız müteakip bir akında, galipten gelen ortayı, halid ters bir kafa vuruşiyle gole çevirdi. dak. 9.
takımımız bu golün peşisıra canlandı. yalnız müdafaada galip ve ismet aksıyor. üst üste yaptığımız akınlar, hep kornerle kesildi. fakat, bunlardan istifade edemedik. nihayet...
ikinci golümüz
reha lefterden aldığı pasla, 18 içine süzüldü, ve oradan attığı çok sıkı bir şütle ikinci golümüzü de çıkardı. dak. 15.
dak. 17: hatam'ın uzaktan attığı sıkı şüt avuta.
üçüncü gol
dak. 20: hâlid'in çektiği kornerde, top lefterin önüne düştü: lefterin sıkı volesi üçüncü gol olarak ağlarda.
oyun, iranlıların seyrek akınlarına rağmen, baskımız altında geçiyor. fakat forvet oyuncularının şahsi oynaması, bütün akınları tesirsiz bırakmakta.
dördüncü golümüz
dak: 33: soldan açılan yeni bir akında, top halidden, rehaya ondan isfendiyara: tekrar rehaya geldi. rehanın sağ iç mevkiinde attığı sıkı şüt sol zaviyeden dördüncü olarak ağlarda.
oyunun bundan sonraki kısımları, daha ziyade iranlıların akınları ile geçti. fakat tesirsiz hücumlarını, müdafaamız rahatça savuşturduğundan netice alamadılar. devre, takımımızın yeni bir akınının avutla neticelenmesini müteakip, 4 - 1 galibiyetimizle sona erd.i
bu devre zarfında, yalnız muzaffer ve halid iyi oynadılar. diğer oyuncular şahsi oynadıklarından, netice üzerinde müessir olabilecek vaziyetleri de kullanamadılar.
ikinci devre
ikinci devreye takımımızın vuruşu ile başlandı. bu devre, takımdan galib çıkarılmış, kâmil santrahafa, melih de sağ hafa alınmıştı.
ilk dakikalarda yapılan akınlar, her iki kale içinde tehlikeli olmaktan uzaktı. nitekim, top kale önlerinde müteaddit defalar dolaşmasına rağmen, her iki takımda netice alamadılar.
mütemadiyen yaptığımız akınlar, şahsi oynamamız yüzünden neticesiz kalıyor. bu arada iranlılar da mütekabil akınlarda bulunuyorlar.
dak: 12: kazandığımız bir kornerde top avuta çıktı.
dak: 13: sağdan ortalanan topa, güzel bir vole yapıştıran sol açığı vuruşunu turgay yumrukla bertaraf etti.
dak: 15: iran takımının sağ içi hatam, topla kaleye girerken, ismet yerinde bir müdahale ile topu uzaklaştırdı.
oyun çok zevksiz cereyan ediyor. hatta halk takımınızın harekete geçmesi için tezahürat yapıyor. karşılıklı geçen akınlarda, kale önlerinde, bizim daha tehlikeli olmamıza mukabil, iranlılar daha kombine oynuyorlar.
müteaddit akınlarımız hep kornerle neticelendi. fakat, bir netice alan almamıyor. 25 inci dakikada, iranlılar ilk ve son kornerlerini kazandılar. kornerden gelen topla, hemen rakip kaleye inmemize rağmen, akınımız ofsayla kesildi.
takımımız çok durgun ve çok şahsi çalışıyor. 37 inci dakikada muzaffer harekete geçerek kaleye kadar sokuldu. attığı sıkı şütü kaleci rahatça tuttu.
dak: 38: sakatlanan halid çıkarak, yerine vefalı bülent girdi.
42 nci dakikaya geldiğimiz halde, hâlâ bir netice alamadık. nihayet.
beşinci golümüz
kale önünde dolaşan lefter topu yakalıyarak güzel bir vuruşla beklenilen beşinci golü de çıkardı.
altıncı golümüz
takımımız golü müteakip canlandı. 43 üncü dakikada kazandığımız faülü naci çekti: çok sıkı giden şüt, bek vuruşiyle tekrar naciye geldi. nacinin tekrar ortaladığı topa güzel bir kafa vuran reha, takımımızın altıncı ve son golünü de çıkarmış oldu. ve netice de değişmeden, maç 6 - 1 galibiyetimizle sona erdi.
iranlılar nefesli olmalarına mukabil, teknik bakımdan çok zayıf ve geri bulunduklarını her hareketleriyle belli ettiler. takımımız şahsi bir oyun oynamasaydı, neticenin çok daha açık farklı olacağı muhakkaktı. bu devre, ismet iyi idi. muzaffer ve halid ise bütün maç boyunca güzel oynadılar.
futboldeki mazileri bir yana, iranlıların sahaya çıktıkları zaman, takım olarak arzettikleri manzara oldukça düzgün ve bıraktıkları tesir de müspet idi. iran milli takımının kuvvet derecesini ve bu milli maçın taşıdığı ehemmiyeti anlamak için, oyunun başlamasına lüzum yoktur. tribünlerdeki boş yerlere bakarak, bu maçın değerini öğrenmek mümkün oluyordu.
sol hafları gibi, içlerinde haylıca yaşlı futbolcular da bulunan iran takımında sistem diye birşey yoktu. forvetleri bir hat üzerinde oynuyor, beklerle hafları az buçuk kademeli bir müdafaa yapmağa çalışıyordu. kalecileri takımın en zayıf oyuncusu idi. oyun esnasında topu almak için, bazan birbirlerine giren iranlı oyuncular, hangi hat oyuncu olursa olsun, topa yalnız bununla vuruyorlardı. müdafaa oyuncuları, havadan gelen topları kurtarmak için kafa vurdukları zamanlarda daima top, kornere kaçıyor, kalemiz önlerine gelebilen forları da, şüt attıkları zaman, topun istikameti köşe gönderileri oluyordu. öyle tuhaf topa vuruyorlardı ki, her hareketlerinde bir «muptedilik» göze çarpıyordu.
bütün bu saydığımız kusurlara mukabil, misafir takımdaki nefes, takdire layik derecede güzeldi. bu nefesleri sayesindedir ki, ikinci devrede bir aralık kalemiz için tehlikeli bile olmaya başladılar. bu devrede müteaddit defalar gol pozisyonlarına giren iranlılar, futbol bilgilerinin zayıf olmasından dolayı sayı çıkaramadılar.
iran milli takımı oyuncuları, bir milli maç yapmanın heyecanı içinde oldukları belli idi. nefesli ve atletik meziyetlere sahip olan iranlıların, futbolde de bir «saim hoca» ya ihtiyaçları olduğunu söylemek yanlış olmaz.
milli takımımız, bu derece zayıf bir takımla belki bir kere daha karşılaşamaz. bizim için on günlük bir takım olan iranlıların zayıf taraflarını aramaya bile lüzum yoktu. milli takımımızın teşkilinde herhangi bir hata olmamakla beraber, gençlerin arasına bir iki tecrübeli oyuncu bulunmasının lüzumu, oyun esnasında anlaşıldı.
genç milli takım oyuncuları, hasımlarını «istihfaf» etmenin cezasını çok çabuk çektiler. oyunun başlarında yediğimiz tek golün, tek sebebi budur. sol bek ismetin kafa ile topu yere indirişi ve turgayın da çıkmaktaki tereddüdü, iranlıların bu sayıyı yapmalarını kolaylaştırdı. ilk devrede attığımız dört gole mukabil, ikinci devrede sayı adedini aynı tempo ile devam ettiremedik. bu maçın az sayı ile bitmesinin çok parlak bir netice olmıyacağını, genç milli takım oyuncuları da anlamış olacaklar ki, oyunun sonlarına doğru, biraz hesaplı oynamaya başladılar ve iki sayı daha çıkardılar.
dünkü maçı idare eden mısırlı hakem muhammed essait'in, eski moda bir idare tarzı olmakla beraber, bu gibi milli maçlarda pişmiş bir hakem olduğu belli idi.
türk milli takım kaptanı turgay şeren, milli maçtaki başarısıyla tahran‘da adeta günün adamı olmuştur. bütün gazeteler ve sporseverler turgaydan bahsetmekte ve kalecimizi övmektedirler. önceki gece milli takımımız şerefine verilen ziyafette iran federasyonu başkanı mübaşir turgay'a bir kupa hediye etmiş ve tören sırasında şöyle konuşmuştur: «karşınızda gördüğünüz turgay ilk milli maçını bize karşı mithatpaşa’da oynadı. o gün 6-1 yenildik. ben santrfor oynuyordum. futbolu bırakalı yıllar oldu. fakat turgay hâlâ takımının kalesini koruyor. bu erişilmez bir başarıdır.»
iran: ghorban ali taari, amir eraghi, hassan kordestani, amir saleh, mansour hajian, mohammad khatami, masoud boroumand, ebrahim rahimian, vajghin mytanzadeh, amir khalili, hossein mobashir