davullu, zurnalı, eğlenceli maçta keder sevince çevrildi… k.s.k, kasımpaşa’dan vize aldı: 4-0 y. kırmızılılar vural vasıtasiyle 10. saniyede ilk golü kazandılar ve…
ünal tumin
alsancak stadı dün kederin sevince çevrilişinin en kısasını, bir toplumun kurtuluşu için giriştiği soğuk harbin es canlısını ve sporda teşciin en çılgıncasına şahit oldu.
tezahürat mayısın yakıcı sıcağını yansıtan beton tribünler üzerinde öbek öbek biriken karşıyakalı taraftarlar, kurtuluş maçının başlangıcından çok evvel “kaf, kaf, kaf… sin, sin, sin…”lerine başlamışlardı. hele, “kaf, kaf, kaf…” seslerine yanık çehreli davulcunun davuluna olanca kuvveti ile vurması, kısa boylu, kasketi yana yatmış adamın avurtlarını patlatırcasına şişirip zurnasını üflemesi görülmeğe değerdi. bu suretle, karşıyaka - kasımpaşa maçından önce, seyirciler başlama vuruşunu yapmışlardı.
ve maç başladığı anda bitti herkesin korktuğu, taraftarlarla oyuncuların ecel teri dökerek sahaya koştuğu karşıyaka -kasımpaşa maçı başladığı anda bitmişti!. santra ortasındaki seremoniyi müteakip hakemin düdüğünün yankısı tribünlerde devam ederken seyirciler sadece kasımpaşa kalesi filelerinin dalgalanmasına şahit olmuşlardı. herkesin “ne oldu?” sorusuna şaşkınca bir cevap verilmişti: “10. saniyede gol oldu.”
evet, başlama vuruşunu vural yapmış, ileri fırlamış ve tekrar ergun'dan aldığı topla ceza sahasının sol köşesine girerek şutunu özkay'ın soluna çekmişti. golü atan da, takımının galibiyetini isteyen de 90 dakikalık maçın heyecanını 10. saniyede tadabilmişti. bundan sonrası seyircinin “iki... üç... dört...” avazeleri ile geçecek ve buna on bir yeşil-kırmızılı adam, «peki» dercesine cevap verecekti.
büyük futbolcu nitekim, 27. dakikada “büyük futbolcu” etiketini dünkü maçta yazdıran ergun ikinci golü kaydetti. vural'ın rakip santrhaftan söküp onsekiz üzerinde düzelttiği topu ergun, çalımlan kadar şık bir vuruşla, özkay'ın sağ köşesine gönderdi. 67. dakikada yine ergun'un yarattığı pozisyondan istifade eden vural, ceza sahasının sağ köşesine girip sert bir şutla üçüncü karşıyaka golünü yapmakta gecikmedi. maçın bu netice ile biteceği tahmin edilirken, 87. dakikada burhan, vural'ın uzattığı topu rakip bekin üzerinden kafayla aşırıp yakın mesafeden dördüncü defa kasımpaşa kalesine soktu. ve böylece karşıyaka, «sırat köprüsü »nün yarısını, 4-0 lık kasımpaşa galibiyeti ile geçmiş oldu.
kurtulan karşıyaka çılgınca eğlendi takımları, kasımpaşa'yı 4-0, gençlerbirliğini de 2-0 yenen karşıyakalı taraftarlar, küme düşmekten kurtul¬dukları için masallardaki gi¬bi 2 gün 2 gece bayram yapıp zaferlerini kutlamışlardır.
karşıyaka erkeksiz kaldı bilhassa pazar günkü gençlerbirliği mukadderat maçı için alsancak stadına otobüs, minibüs ve taksilerle giden karşıyakalı gençler 100 binden fazla nüfusu olan semti adeta erkeksiz bırakmışlardır. nitekim akşam üzeri kordon boyunda «piyasaya çıkan» genç kızların «amma garip, hiç erkek yok sanki bugün karşıyaka'da» diye konuşma¬larına, bazı muzip küçükler «erkekler harbe gittiler» ce¬vabını vermişlerdir.
hakemin son düdüğü ve ötesi... izmir’in 120 bin nüfuslu bu semtinde esas bayram, maçtan sonra başlamıştır. hake¬min 90 dakikanın dolduğu an çaldığı düdükten sonra, ben¬di yıkmış baraj gibi yollara dökülen karşıyakalılar alsancak vapur iskelesinde şehir hattı vapurlarından birine dolunca kaptan «bu kadar ka¬labalıkla hareket edemem» diye tutturmuş ve arkadan devam etmekte olan insan selini görünce de daha fazla iz¬dihama sebep olmamak için gemiyi tam yolla iskeleden hareket ettirmiştir.
futbolcular geliyor futbolcuların tam bu sırada taksilerle konvoy halinde staddan gelmeleri bir hadise olmuştur. taksilerden indirilen futbolcular, antrenör ve idareciler burada omuzlara alınarak karşıyaka sokak ve caddelerinde dolaştırılmışlardır. bu tezahürat sırasında bilhassa ergun, haf mus¬tafa tezahürattan doları epey hırpalanmış, hatta o kadar ki omuzdan omuza dolaştırılmaktan pantolonları yırtılmıştır.
gençlerbirliği tezahüratla uğurlandı idareci osman kaymak’ı kafilenin ön kısmına alan karşıyakalılar doğruca tren istasyonuna girmişler ve burada biriken binlerce taraftar ile birlikte, ankara ekspresi ile geçen gençlerbirliği futbolcuları lehinde tezahürat yapmışlardır. davullu zurnalı elleri yeşilli kırmızılı flâmalı karşıyakalı taraftarlar gece geç vakitlere kadar çalıp, oynayıp eğlenmiş, bayilerdeki içkileri tüketmişlerdir. halkın ve taraftarların eğlencelerine bir müddet katılan ve gülüp oynayan futbolcular daha sonra idarecilerle birlikte fuar ada gazinosunda yemek yemişlerdir.
kasımpaşalı futbolcuların para aldıklarına dair ifşaat üzerine meydana çıkan şike hadisesi üzerine dün toplanan karşıyaka idare heyeti bir deklarasyon neşretmiştir.
iş mahkemeye gidecek toplantıdan sonra karşıyaka idare heyeti üyesi olan avukat ismail paya «52 yıllık kulübümüzün şerefi ile oynamak isteyen kasımpaşalı idareci-futbolcu ve onları tahrik eden beykozlu idarecileri mahkemeye vereceğiz. kendilerine her hususla ispat hakkı tanıyoruz. ispat etsinler her şeye razıyız. ama bunu yapamazlarsa adalet önünde kendilerinden hesap soracağız. bu bir taktiktir. böyle bir komplo ile fenerbahçe bile kümeden düşürülebilir.» karşıyaka kulübü üye ismail paya ile vakur utku'yu avukat olarak tutmuştur. karşıyakalı idareciler ne diyor? bu konuda bilgisine müracaat ettiğimiz takım yetkilileri isnadları şiddetle reddederek şunları söylemişlerdir:
sadi iplikçi (başkan): «bu çirkin iddiaları istanbul’da çıkan sabah gazetelerinden öğrendim. ancak kaybedenlerin sonradan bu yola sapacakları tabii idi. oysa bizce bu isnadlar birer safsatadan ibarettir. gayet açık konuşuyorum: hangi kasımpaşalı futbolcu bir idarecimizi göstererek bana parayı veren sensin diyebilirse ben şahsen yetkimi kullanarak takımı milli ligden derhal çekerim. dahası var. madem ki bu para işidir. beden terbiyesinin yetkili bir kişisi gelsin hesapları kontrol etsin. bakalım karşılığı olmayan on para herhangi bir yere verilmiş midir?»
melih yücel (genel kaptan): “beykoz'un tahriki ile sözde itirafta bulunan kasımpaşa futbolcularının ifadelerini gazetelerde gülerek okudum. en saf insanların bile inanamayacakları tertiplerden medet umanlara sadece acırız. acırız çünkü düne kadar aynı acıları bir kez daha kuvvetle hissediyorduk. sadece bütün türk futbol efkârı umumiyesi şunu bilmelidir ki 90 bin karayakalı düşmek üzere olan takımlarını kurtarmışlardır. şu halde çamur atanları şimdi ispata davet ediyorum. takımın teknik yetkisi bendedir. ben veya bir idareci arkadaşım hangi rakibe yenilsin diye 5 kuruş teklif etmişiz. işte buna cevap verecek bir kişi çıkarsa, şahsen ben bütün servetimi kendisine vermeyi ve karşıyaka kulübünü elimle ikinci kümeye düşürmeye hazırım.”
nahit demir (genel sekreter): “karşıyaka’nın şike yaparak kurtulduğunu iddia edenler vicdandan yoksun kişilerdir. futbolculara maaş prim veremeyen idarecilerin de gırtlağına kadar borçlu olduğu bir kulüp para ile maç alamaz, almadı da. bu iddiayı ileriye sürenlere sadece teessüf ederiz.”
şeref aşar ne diyor? diğer taraftan kasımpaşa kulübünün yetkili idarecilerinden şeref aşar ise: “bu şike iddiasında karşıyaka kulübünün adı var mı?” sorumuzu şu şekilde cevaplamıştır: “hayır kestiremem. ve bu konuda kesin bir şey söyleyemem. sadece adını bilmediğim şişman bir adamdan bahsediyorlar.”
ben altuğ soyak, kasımpaşa takımı santraforu. olayı nakledeyim:
idarecilerimiz, izmirli idarecilerle temas edilmesin diye takımı manisa'ya göndermiş. ben kafilenin hareketini kaçırdığım için arkadaşlarıma manisa'da yetiştim. orada beykozlu iki idarecinin bize teşvik primi olarak dağıtılmak üzere kafile başkanımıza para verdikleri söylendi.
maç başlamadan karşıyakalılarla anlaşma yapıldığına dair hiçbir bilgim yoktu. hakemin başlama düdüğünden çok az sonra ilk golü yedik. topu hemen alıp santraya götürdüm ve yediğimiz bu gole mukabele edebiliriz şeklindeki sözlerimle arkadaşlarımı teşvik etmek istedim. bir çoğunun aldırdığı yoktu. hatta o kadar ki, ben stilim icabı sert oynarım. bir aralık kaleci akın'la çarpışınca "neden sert giriyorsun" diye bana bağıran oldu. maçtan sonra yanımda takım arkadaşım turgut olduğu halde kolonya almaya gitmiştik. orada bizim takımın elemanlarına rastladık. kendi aralarında bir şeyler konuşuyorlardı. turgut yanlarına sokulmuştu, farkına varmamışlardı. farkına vardıkları anda hemen koluna girip eline para tutuşturdular. benim kendilerine baktığımı görünce de b. erol yanıma koştu: 500 lira uzatarak "al bu beykozluların primi" dedi. o anda durumu kavrayamamıştım. daha evvel beykoz'un teşvik primi vereceğini biliyorduk ama mağlup olduğumuz halde neden veriyorlar diye düşündüm. erol'a bu işte bir bit yeniği olduğunu, parayı iade etmek istediğimi söyledim. "üzümü ye bağını sorma. sonra senin için de iyi olmaz" dedi.
turgut'a da aynı şeyi yaptılar. bazılarımızın maç sonuna kadar hiçbir şeyden haberimiz yoktu.eğer bu anlattıklarımda samimi değilsem, şunu söyleyeyim, şu anda benim adım da 1300'er lira alanların arasında olurdu. keşke kolonya almaya gitmeseydim de sonradan sus payı olduğunu anladığım o 500 lira için adım bu çirkin hadiseye karışmasaydı...
şike maç hakkında ilk soruşturma yapıldı - talay erker
kasımpaşa - karşıyaka maçında şike yapıldığına dair ileri sürülen iddiayı tahkik için vazifelendirilen müfettiş kemal tosun, avukat necdet üstüner ve hüsnü çakıt'tan kurulu heyet dün istanbul'a gelmiş ve çalışmalara başlamıştır.
ilk olarak kasımpaşa genel kaptanı samim insel dinlenmiştir. insel ifadesinde şunları söylemiştir: "şikeye meydan vermemek için takımı manisa'ya yolladık. maç günü izmir'e geçildi. ben çocuklarla orada buluştum. istanbul'a döndükten sonra futbolcumuz ali arkadaşlarının karşıyaka'dan aldıkları 18.000 lirayı aralarında pay ettiklerini anlatınca, şüphemizin gerçek olduğunu anladık ve derhal tahkikata başladık. ifadelerini almaya davet ettiğimiz elemanlarımızdan bazıları geldiler ve sıkıştırmamız sonucunda, maçı müteakip para aldıklarını itiraf ettiler. idare heyeti olarak yaptığımız tahkikatın neticesine göre kanaatimiz şöyledir: adnan, b. erol, ergün, ahmet, sedat, yılmaz, raşit, gazanfer, özkay isimli futbolcularımız daha istanbul'dayken şike yapmayı kararlaştırmışlardır. izmir'de biz takımı değiştirip adnan, b. erol, sedat ve k. yılmaz'ı oynatmayınca planları bozulmuş, diğerlerine de 18.000 liradan pay vermek zorunda kalmışlardır."
renato'nun anlattıkları kasımpaşalı idarecilerden sonra ifadesi alınan antrenör renato ise tercüman aracılığıyla şunları anlatmıştır: "maçtan evvel futbolcumuz yılmaz yanında tanımadığım iriyarı bir şahısla bana gelerek altaylıların antrenörlük teklif ettiklerini, benimle görüşmek istediklerini söyledi. daha önce de istanbul'dayken böyle bir teklif aldığımdan inandım. beni bir yazıhaneye götürdüler. yazıhanedeki şahıs, takımda münür'ü, özkay'ı, sedat'ı... oynatıyor musun" diye sormaya başlayınca uyandım. bu arada kasımpaşa'nın eski futbolcularından izmirli rıdvan da odaya girince büsbütün şüphelendim. ben konuşmam diyerek yanlarından ayrıldım. yolum parktan geçiyordu. idarecimiz samim beye rastladım. kendisine bazı dolaplar döndüğünü anlatmaya çalıştım.yürüyorduk. bir de gördüm ki beni yılmaz'la birlikte yazıhaneye götüren şişman şahıs bir kanepenin üzerinde bizim futbolcu raşit'le hararetli hararetli konuşuyor. samim beye gösterdim. takımı değiştirdik. maç başlayıp da daha yerime oturmadan ilk golü yediğimizi gördüm. "özkay, özkay, olur mu bu" diyerek başımı tutunca, yanımda oturan izmirli hakem hakkı gürüz "tabii büyük para var" gibi bir söz etti. maçtan sonra duştan çıkarken beni yazıhaneye götüren şişman adama rastladım. ahmet'e 18.000 lira verdiklerini, hissemi almamı anlatmaya çalıştı. istanbul'a gelince tercümanımı bulup idarecilere bütün bu bildiklerimi anlattım."
tahkik heyeti çalışmalarına aralıksız devam edecek ve buradaki tahkikatın neticesine göre izmir'e de gidip gitmemek hususunda karar verecektir. dün bölgeye gelmelerine rağmen tahkik heyetini beklemeyen kasımpaşalı futbolcuların ifadeleri pazartesi günü alınacaktır.
günün konusu maçların şike yapılmasıdır. nitekim bu konuyu eleştirenler türkiye'de üç şekilde şike maç yapıldığını tesbit etmişlerdir.
1) iki kulüp idarecilerinin anlaşması: kulüpler arasında anlaşma yapılır ve bunun sonucu olarak sahaya yedeklere yer verilen bir kadro ile çıkılır. bunun şike olduğunu ispat etmek güçtür. yalnız yıllarca önce galatasaray - beykoz karşısına yine kritik bir vaziyet varken genç takım çıkartmış ve yenilmişti. ankaragücü de son izmir seyahatinde milli takımdaki iki oyuncusundan birine izin verildiği halde kadrosuna alıp izmir'e götürmedi. aynı şekilde fenerbahçe lisanssız bir oyuncu oynatarak yıllarca evvel beşiktaş'ı şampiyon etmiştir. bu jestler yapılmaktadır. yoksa idareciler bu maçı satın gibi bir tezle oyuncuların karşısına çıkamazlar.
2) bir kulübün karşı kulüp oyuncusunu satın alması: bu şike için en rahat yoldur. tercihan karşı tarafın kalecisini, ortahafını elde etmek, gol atmak için en cazip usuldür. gol yememek için de santrfora para teklif edilir. bir de takım kaptanına para teklif edilip onun oyuncular üstündeki ağabeyliği istismar edilir. nitekim son kasımpaşa maçında bu yol seçilmiştir.
ekseriya satın alınacak futbolcular, çok kulüp değiştirenlerdir. bunlar renk aşkını zamanla kaybederler. yoksa kulübün eski ve yıllanmış bir oyuncusunu elde etmek daha zordur. kasımpaşalı ahmet bu konuda istisnadır. o kaptan olduğu için ve kulübüne kızdığından bu yola sapmıştır.
3) hakem kanalıyla şike yapmak: bu da mümkündür. bugüne kadar para alan hakem türkiye'de tesbit edilmemiştir ama dünyada bu kabil şike maçlar yapılmaktadır. hakemler takdir haklarıyla sonuca tesir etmektedir.
geçen yıl türkiye ligi’nde oynanan kasımpaşa - karşıyaka maçında şike iddiası ile cezalandırılan kasımpaşa'lı futbolcular serbest hâle geçmişlerdir
mukaveleleri feshedilen bu futbolculara çeşitli kulüpler tâlip olmuşlardır. cezâları nihayete eren ve bâzı kulüpler tarafından transfer teklifi alan kasımpaşalı futbolcular şunlardır: adnan, ahmet, gazanfer, altuğ, özkay, ergun, yılmaz, sedat, k. erol, b. erol, arif, raşit.
danıştay 12. daire başkanı celâl göydün, şike olayı için şöyle dedi: "henüz karar vermedik"
ankara'da
karşıyaka'nın itirazı genel kurulda.
danıştay 12 nci daire başkanı celâl göydün şike olayı dâvâsının karşıyaka kulübü lehine sonuçlandığı şeklindeki haberlerin doğru olmadığını açıklamıştır.
göydün üç sezon önce kasımpaşa'a futbolculara para vererek şikeye başvurdukları iddia ve gerekçesiyle kümeden düşürülmelerine karar verilen karşıyakalıların itirazının umumi heyette müzakere edildiğini, ancak kesin bir karara varılmadığını söylemiştir.
karşıyakalılar ise dün izmir'de düzenledikleri basın toplantısında dâvâyı kazandıklarını iddia etmişlerdir. kulübün divan heyeti başkanı süha şüküti basın toplantısında danıştayın kararının ankara'da bulunan avukat nevzat akmen'e resmen tebliğ edildiğini öne sürmüştür.
12 nci daire başkanı celâl göydün bu konuda şöyle konuşmuştur: «12 nci dairenin başkanı benim. bizden böyle bir karar çıkmamıştır. nevzat akmen diye bir avukat tanımam. kimse o şahıs kendisine söyleyin, verdiğimiz kararın fotokopisini göstersin, ben de göreyim.»
karşıyaka kulübü avukatı nevzat akmen ise «biz kararın 23 martta lehimize çıktığını öğrendik. gerekçeli kararın yazılıp, tarafımıza bildirilmesini bekliyoruz» demiştir.
izmir'de
basın toplantısı bütün izmir'i heyecanlandırdı
esen kaftan zmir’den bildiriyor
karşıyaka kulübü adına düzenlenen bir basın toplantısı bütün izmir'i heyecana vermiştir.
karşıyaka taraftarlarının yollara dökülmesine, divan heyeti başkanı süha süküti'nin yaptığı basın toplantısında, «karşıyaka’nın danıştay'daki dâvâyı kazandığı» şeklindeki sözleri sebep olmuştur.
daha sonra karşıyaka'nın şike istadından kurtulduğunu belirten
divan başkanı, özetle şunları söylemiştir. «ikinci lig'de oynamak, birinci lig'de oynamak kadar şereflidir. bizi hakkımız olan kümeden düşürmenin üzüntüsü ve tekrar birinci lig'e yükselmenin sevincinden daha çok, düzenlenmiş şike isnadı komplosu töhmetinden kurtuluşumuz sevindirmektedir.»
50 yıllık şerefli bir geçmişe sahip karşıyaka’nın hudutsuz derecede zarar, ziyana uğradığını öne süren şüküti, kırmızı - yeşlli takımın ikinci kümenin misafiri olduğunuu hızla geleceğe hazırlandığını, ikinci kümeye düşen altınordu’nun tekrar birinci lig’de oynamaya hak kazandığını ve karşıyaka kulübünün 500 bin lira tazminat talebinde bulunduğunu öne sürmüştür.
50 yıllık geçmişe sahip kırmızı - yeşilliler türkiye ligine dönüyor
karşıyaka dâvâyı kazandı
kararın resmen açıklanmasından sonra izmir'de bütün evlere karşıyaka bayrakları asıldı
turhan doğu ankara'dan bildiriyor
danıştay’da 16 aydan beri devam etmekte olan şike dâvası dün karşıyaka kulübü lehine sonuçlanmıştır.
danıştay 12. daire başkanlığı eski futbol federasyonunun karşıyaka’yı şike iddiasına dayanarak birinci ligden düşüren 18.7.1964 tarih ve 50 sayılı kararını iptâl etmiştir. danıştay'ın 23.3.1966 tarih ve 2775/1115 sayılı iptâl kararında gerekçe olarak karşıyaka - kasımpaşa maçı müşahit ve hakem raporlarında şikeden bahsedilmediği ileri sürülmekte ve futbol federasyonunca alınan kararın hukukun genel prensiplerine de aykırı olduğu belirtilerek iptâl cihetine gidildiği bildirilmektedir
izmir'de bayram
günay şimşek izmir'den bildiriyor
danıştayın karşıyaka kulübü lehine aldığı kararın resmen açıklanmasından sonra 100 binden fazla nüfusu bulunan karşıyaka semtinde bütün evlere yeşil - kırmızı bayraklar asılmıştır. halk sokaklara dökülerek sevinç gösterilerinde bulunmağa başlamıştır.
karşıyaka kulübü başkanı vakur utkun, «alınan karardan çok memnunuz. kararın ergeç lehimize tecelli edeceğine inancımız büyüktü» demiş ve şunları söylemiştir: «karşıyakanın kara günlerinde de başından ayrılmadık. karşıyaka isterse şimdi hemen birinci lige girer, fakat aylardan beri uygulanan fikstürü altüst etmek istemiyoruz. ne federasyondan ne de spor-toto'dan tazminat talebinde bulunacağız. kendi dertlerimizi halletmeğe çalışacağız.»
apak ne diyor?
futbol federasyonu başkanı apak» karşıyaka'nın danıştaydaki dâvâyı kazanması konusunda «gereği ne ise onu yapacağız» demiştir.
durumun federasyonun hukuk komitesinde inceleneceğini öne süren başkan gerekçeli kararı okumadan bir fikir beyan edemeyeceğini ilâve etmiştir.
futbol federasyonunun karşıyaka'yı türkiye birinci ligine 17 nci takım olarak dahil edeceği ve bu kararın yeni sezondan itibaren uygulanacağı bildirilmektedir.
malik yolaç: "bu karar memleket sporunda yeni bir çığır açacaktır. bundan böyle hakem kararlarının dahi danıştay'a gittiğini görürsek şaşmamalıyız"
o. şeref apak: "türkiye ligi 16 takım da olabilir, 17 takım da. fakat, şartlar ne olursa olsun lig 18 takıma yükseltilemez"
herkes hak iddia ediyor
mç özyurt teşkilatı itham etti
ankara, özel
eski futbol federasyonu başkanı özyurt, futbol federasyonu başkanı apak'ın «biri kuyuya taş atar, ben çıkarırım» diye verdiği beyanatın altında yatan hakikatler konusunda açıklama yapmıştır.
muhterem özyurt açıklamasında özetle şunları söylemiştir: «verdiğimiz şike kararına karşıyaka kulübü danıştayda tehiri icra talep etmiş. danıştay 8. dairesi önce tehiri icra talebini, sonra da bozma talebini reddederek futbol federasyonunun verdiği kararı tasdik etmiştir. fakat aradan zaman geçmiş, o zaman 8. dairenin karara muhalif kalan bir üyesi olan celâl göydün, 12. dairenin başkanlığına getirilmiştir. dosya tesadüfen 12. daireye gönderilmiş ve bozma kararını bu daire almıştır. halbuki dosyanın evveliyatını bilen 8. dairedir. karşıyaka'nın dâvasını kazanmasında bir takım tesadüfler rol oynamıştır. daha işin başlangıcında sayın yolaç ve bana antipatisi olan sayın şinasi osma ve sayın apak, «şike yoktur» diye feryadı basmışlardır. kezâ aradan geçen zaman izmir'li olan rauf meleksoy'u, genel müdür yardımcılığına getirmiştir. meleksoy teşkilâtı savunacağına, basın mensuplarına «karşıyaka dava açarsa tazminat almaya hakkı vardır» diyecek kadar ibret verici mes'uliyet duygusunu açıklamış, tuttuğu tarafı belli etmiştir. bundan sonra korkarım ki: federasyonlar şike olaylarına kanaatte karar veremiyecek, türk sporuna musallat ufunetli hastalık yayılmaya başlayacaktır. çünkü şike, rüşvet ve zina gibi, tesbit edilmesi çok güç olan suçlar meyanındadır.»
muhterem özyurt, açıklamasında, şike olayına karar vermiş olan hüsnü çakır, rahmi magat, talha altınbaşak, ayhan şarman gibi değerli hukukçuların bugün de federasyonun müşavirleri olduğunu belirtmiş ve kararda rolü olan bülent savcı, necdet üstüner’in de hâlen beden terbiyesi genel müdürlüğü hukuk müşavirliği görevini yapmakta olduklarını söylemiştir.
küme düşen altınordu, beyoğluspor, kasımpaşa kulüpleri de haklarının geri verilmesini istediler. karşıyaka kulübü teşkilâttan anlayış beklediğini bildirdi
futbol federasyonu başkanı apak, danıştay kararından sonra diğer kulüplerin de hak iddiasında bulunduklarını açıklamış ve «durum karıştı» demiştir.
buna karşı alınacak tedbirlerin karşıyaka lehindeki danıştay kurarının hukuk kurulunca tetkikinden sonra tesbit edileceğini bildiren apak, tashihi karar talebinin de şimdilik söz konusu olmadığını belirtmiştir. gerekçeli kararı okumadan görüşünü açıklayamayacağını tekrarlayan başkan, «türkiye birinci lig'i, gelecek sezon karşıyaka'nın da dahil edilmesiyle 17 takım arasında mı oynanacak?» sorusunu şöyle cevaplandırmıştır: «17 de olabilir. 16 da. asla 18 takım olamaz. belki lig'i yeniden düzenleyebiliriz.»
altınordu kulübu, danıştay kurulu kararı ile ilgili olarak mencer sami özok'u ankara'ya yollamıştır. kulüp başkanı candoğan sakaoğlu, «karşıyaka dâvayı kazandığına göre, altınordunun 17’nci takım oalrak derhal birinci lig’e iadesi, beykoz'un ise ikinci lig'e düşürülmesi gerekir. bu yıl bizim haricimizde ikinci lig’de derece alan 2 takım birinci lig'e terfi etmelidir» demiştir.
beyoğluspor, kasımpaşa ve bu güne kadar kümeden düşen diğer kulüpler de çeşitli kanallardan harekete geçerek haklarının iadesini istemişlerdir.
yolaç ne dedi?
eski devlet bakanı malik yolaç, «karşıyaka - kasımpaşa maçının şike olduğuna dair verilen karar, türk futbolünü şaibeden kurtarmak için alınmıştı» demiştir.
yolaç daha sonra, «teknik bir kararın danıştay'a gitmesini nasıl karşılarsınız?» sualini şöyle cevaplandırmıştır: «bu karar memleket sporunda yeni bir çığır açacaktır. bundan böyle hakem kararlarının dahî danıştay’a gittiğini görürsek şaşmamalıyız.»
karşıyaka, hamleye hazırlanıyor
izmir, özel
karşıyaka divan heyeti ile yönetim kurulu, salı günü ortak bir toplantı yapacak ve profesyonel futbol kalkınması ile ilgili olarak kararlar alacaktır.
karşıyaka başkanı vakur utkun, «futbol federasyonundan tazminat talep etmemiz bugün için bahis konusu değildir. iki yıl zarfında mânevi kayıplarımız yanında, maddi kayıplarımız da çok büyüktür. tahmin ediyorum, teşkilat bu mağduriyetimize anlayış gösterecektir» demiştir.
futbol federasyonu başkanı orhan şeref apak dün bir basın toplantın yapmış ve danıştay'ın, karşıyaka hakkındaki kararının kendilerine tebliğ edildiğini açıklamıştır.
başkan apak, federasyon hukuk danışma kurulunun gelecek hafta içinde toplanacağını bildirmiş ve «kati olarak söylüyorum, hiçbir şekilde türkiye birinci liginde takım adedi 18‘e çıkmayacaktır» demiştir.
apak, türkiye ikinci ligine bu yıl edirnespor'un alındığını, kocaeli, antalya, trabzon, kayseri, aydın ve zonguldak bölgelerinin müracaatlarının incelendiğini söylemiştir.
futbol federasyonu, danıştay'ın kararını bugün görüşecek
futbol federasyonu yarın istanbul'da toplanarak, danıytay’ın karşıyaka kulübü lehinde verdiği kararı görüşecektir.
federasyon başkanı apak, bu toplantıya federasyon hukuk kurulu ile hukukçu üyelerin katılacağını bildirmiştir.
apak, toplantı hakkında şu açıklamada bulunmuştur: «federasyon olarak yanlış yola gitmemek için danıştay kararını incelememiz gerekiyor. şahsen şunu söylemek isterim: memleketimizin en eski spor teşekküllerinden biri olan karşıyaka kulübünün şike'ye başvurduğunu içimden hiçbir zaman inanmadım. danıştay bu kulübün lehinde karar vermiştir. biz bu kararı tetkik edeceğiz. bu demek değildir ki karşıyaka hakkındaki danıştay kararını tanımayalım.»