mtingde konuşan izmir temsilcileri, yolaç ve özyurt'a çattılar
günay şimşek izmir'den bildiriyor
milli ligden düşen karşıyaka kulübünün düzenlediği mitingde taraftarlar. federasyonun aldığı kararı protesto etmişlerdir.
karşıyaka iskele meydanında yapılan miting, beklendiği kadar kalabalık olmamış ve belirli saatten daha sonraları başlayabilmiştir.
ksk taraftarlarının taşıdığı döviz ve pankartlarda daha çok bakan yolaç'ın ismi göze çarpmış ve şu sözler dikkati çekmiştir: «kukla federasyon», «yolaç gemine dön», «biz de seni sandalyenden düsüreceğiz», «ahlâk olmazsa spor olmaz», «sahada kazandığımızı masa başında alamazsın», «siyasetin yeri masa değil, meclistir», «malik yolaç dur». «hukuk kurulunun kararı var. ksk düşmeyecek.»
yeşil - kırmızılı ksk flamalarıyla donatılan miting yerinde ilk konuşmayı behiç baran yapmış ve «adalet yerini bulacaktır» demiştir. altay kulübü başkanı rıdvan burtaçin, yolaç'a ve teşkilata çatarken bir de şiir okumuştur. izmir'in 5 kulübü adına yapılan konuşmaların hedefini yolaç'ın ismi teşkil etmiş, hatipler alınan düşme kararının delillere dayanmadığını ileri sürmüşlerdir.
karşıyaka kulübü idarecileri de yaptıkları konuşmalarda «hakkımızı sonuna kadar koruyacağız» demişlerdir.
miting, taraftarların atatürk'ün annesi zübeyde hanımın kabrine çelenk koymalarından sonra bitmiştir.
süvari itham etti
futbol federasyonu üyesi ve milli takım teknik direktorü a. süvari, karşıyaka'nın küme düşme siyle ilgili olarak, «herşey evvelinden hazırlanmıştı. karşıyaka'nın düşmesinde yolaç kadar futbo lfederasyonu da suçludur» demiştir.
kaymak ankara'da
şike olayında kasımpaşalı futbolculara karşıyaka adına para verdiği ileri sürülen osman kaymak basın mensuplarına «bu işler le bir ilgisi olmadığını» söylemiştir.
izmir'in 5 kulübü, altay, altınordu, izmirspor, göztepe ve karşıyaka kulüpleri dün aşağıdaki bildiriyi yayınlamışlardır:
«32 senelik şerefli mazisi bulunan karşıyaka spor kulübünün delilsiz bir ithamla ve badece futbol federasyonunun bölgecilik siyaseti güden kısır kanaatine dayanan karan ile küme düşürme cezasına çarptırılmasını esene karşılayan altay, altınordu, göztepe, izmirspor ve karşıyaka kulüpleri spor teşkilâtının idaresiyle sorumlu devlet bakanı ile futbol federasyonunu delilden ari kararlarından dolayı umumi efkâr nezdinde protesto eder.
devlet bakanı bu makamı işgale başladığı gündenberi istanbul takımlarını himaye eder sayısız kararlar almış ve şimdiye kadar hiçbir devlet adamının göstermediği cür'etle teşkilât kararlarına tesir etmeyi şiar edinmiştir.»
deklarasyonun devlet bakanı ile ilgili kısmı şöyle son bulmaktadır:
«devlet bakanlığı gibi mühim bir koltuğu işgal eden sayın yolaç, tarafsız bir devlet adamı olmaktan çok bölgecilik yapma temavülü gösteren küçük bir memur veya bu mevzular tetkik ve intaçla görevli bir heyet gibi hareket etmektedir.»
deklârasyonun ikinci kısmında ise, futbol federasyonunun devlet bakanının keyfi ve şahsi emirlerine boyun eğmek gafletini gösterdiği belirtilmiştir.
deklârasyon şöyle bitmektedir: «türk spor tarihi bu kara kararı unutmayacaktır. hâdise hakikaten esef vericidir. temennimiz, olumsuz zihniyetini devam ettirmek arzusunda bulunan ve türk sporunun âtisini tehlikeye düşüren devlet bakanı malik yolaç ile siyasi ve şahsi emirlere alet olan futbol federasyonunun tarafsız ellere tevdi zamanının geldiğine sayın başbakanın inanmasıdır. bunu beklemek en tabii hakkımızdır.»
karşıyaka spor kulübü ile kasımpaşa gençlik kulübü arasında 23.5.964 tarihinde oynanan müsabakanın neticesi konusunda taraflar arasında maçtan önce anlaşma yapılmış bulunduğu ihbar edilmiş olması üzerine bu maçın neticesi hakkında futbol müsabaka yönetmeliğinin 29 uncu maddesinin «b» fıkrası gereğince karar alınması icabettiğinden. futbol federasyonu 18.7.964 tarihinde ankara'da, üyelerinden rahatsız bulunan fevzi kâhya hariç olmak üzere diğer bütün üyelerin hazır bulunduğu halde toplandı.
devlet bakanının emirleriyle teşekkül eden tahkikat komisyonu tarafından hazırlanan dosyada bütün belgeler ile bilâhare futbol federasyonunun 1.7.964 tarihli toplantısında tahkikatın derinleştirilmesi konusunda alınan karar gereğince istanbul, izmir ve ankara'da federasyona bağlı olarak kurulan tahkikat komisyonları tarafından yeniden toplanan deliller tetkik olunduktan sonra aşağıdaki karar ittihaz olundu:
açık ikrarlar var...
1. 23/5/1964 tarihinde oynanan k. yaka - kasımpaşa maçından sonra hâlen istanbul camialtı kulübünde tescilli bulanan ve evvelce kasımpaşa kulübünün mukaveleli profesyonel futbolcusu durumunda olan rıdvan gacamer'e izmir'de bir şahıs tarafından verilen 18.000 liranın adı geçen futbolcutarafından kasımpaşa profesyonel takımı kaptanı ahmet deniz'e verildiği ve ahmet deniz'in de bu parayı kasımpaşa futbolcularından erol orgun, yılmaz akgün, adnan gacamer, sedat kaçmaz, özkay kurtarani ergun çetin, raşit dağdeviren, gazanfer oktan, mete basacı, arif güren, altuğ suyan ve turgut kafkas arasında paylaştırdığı ve bu dağıtma sırasında kendisinin de pay aldığı ado geçen bütün sporcuların açık ikrarlarıyla sabit görülmüştür.
osman kaymak'ın oynadığı rol
2. kasımpaşa'lı futbolculara bahis konusu bu 18.000 lirayı osman kaymak ismindeki şahsın vermiş bulunduğu ve müsabakadan evvel istanbul'da kasımpaşa'lı futbolculardan sedat, adnan, erol ve rıdvan'la görüşen bu şahsın kendileriyle bu konuda, yâni kasımpaşa takımının 18.000 lira bedel karşılığında k. yaka takımına yenilmeyi kabul etmesi konusunda bir anlaşmaya varmış bulunduğu kasımpaşalı futbolculardan ahmet deniz'in beyanı ile erol orgun ve yılmaz akgün'ün devlet bakanına yaptıkları yazılı itiraz ile ve ikrarla ceza sabit olmuştur.
karşıyaka adına faaliyet
3. osman kaymak'ın k. yaka kulübüyle hiçbir surette alâkası bulunmadığı iddia edilmiş olmasına rağmen, adı geçenin bu davranışında k. yaka kulübü adına hareket ettiğini gösteren kuvvetli deliller mevcuttur. osman kaymak diğer birçok hadiselerde de fiilen k. yaka kulübü idarecisi gibi hareket etmiştir. nitekim gala-tasaray kulübüyle k. yaka kulübü arasında istanbul'da oynanan milli lig maçında karşıyaka kulübünün lisanslarını ibraz etmek üzere hakem odasına gittiği o zamanki federasyon reisi ile mezkür kulüp adına konuşma yaptığı da görgü şahitlerinin beyanı ile sabit olmuştur.
bundan mâda galatasaray kulübüne ait esami listesinin arkasına karşıyaka kulübü adına galatasaraylı futbolcu ayhan elmastaşoğlu'nun oynamasına itirazda bulunduğunu kendi el yazısı ile zikreden osman kaymak bu itirazı da şahsen imzalamıştır. resmi vesikaların tetkikinden anlaşıldığına göre osman kaymak tarafından karşıyaka kulübü adına yapılan bu itiraz futbol federasyonunun 16/17.5.1964 tarihli toplantısında alınan 41 sayılı kararla varit görülmeyerek reddedilmiş ve keyfiye taraflara duyurulmuş olduğu halde, karşıyaka kulübü osman kaymak eliyle yürürlüğe konulan bu itirazın kendi kulüplerini ilzam etmeyen bir şahıs tarafından yapıldığı yolunda hiçbir işarda bulunmamıştır. kaldı ki karşıyaka kulübü osman kaynak'ın bu fiili idari tasarrufundan haberdar bulunmadığını da iddia edecek durumda değildir. zira mezkûr itirazın da adı geçen kulübün idare heyeti üyesi bay hidayet'in huzurunda yapılmış olduğu da görgüye müstenit şahadetle sabit olmuştur. bundan mâda osman kaymak'ın profesyonel futbolcu basri dirimlili'nin karşıyaka kulübüne transferini sağlamak konusunda da faaliyette bulunduğu adı geçen sporcunun beyanından anlatılmış bulunmaktadır. o. kakmak'ın idari konularda bütün bu fiili davranışlarının karşıyaka kulübü tarafından tasvip görmüş ve kabul edilmiş bulunması osman kaymak'ın bu kulüp adına hareket etmekte olduğu ve kasımpaşa kulübü futbolcularıyla yapılan anlaşmada dahi bu sıfatla hareket ettiği ve hareketinden k. yaka kulübü yöneticilerinin haberdar bulundukları ve onun davranışlarını tasvip ettikleri kanaatini uyandırmıştır. ayrıca f. köy kulübü idarecilerine dahi aynı mahiyette müracaatta bulunarak k. yaka'ya para karşılığında mağlup olmalarını teklif etmiş bulunduğu ve bu davranışında da k. yaka kulübü ile ilgili bir şahıs sıfatıyla hareket ettiğinin anlaşılmış bulunması bu kanaati teyid eden diğer kuvvetli bir delildir. esasen mevzuunun özelliği bir maçın sonucu üzerine anlaşma yapan tarafların bu anlaşmayı resmi idarecileri eliyle ve kulüplerini hukuken ve nizami şekilde bağlayacak resmi bağlara dayanarak yapmalarına imkân verecek mahiyette olmadığından, resmen sorumsuz gibi görünen bu şahsın anlaşma olayında vasıta olarak kullanılmasını tabii ve hattâ zaruri karşılamak gerekmektedir. futbol müsabaka yönetmeliğinin 29. maddesi konunun bu özelliğini gözönünde tuttuğu içindir ki, hükmen yeniktik kararı verilebilmesi için bir müsabakanın sonucu üzerinde evvelden anlaşılarak oynanmış olduğuna federasyonca kanaat getirilmiş olmasını kâfi görmüş ve bu kanaatin ne gibi delillere dayanması gerektiğini zikretmeyerek keyfiyeti tamamen takdire bırakmıştır.
... ve sonuç
yukarıda belirtilen sebeplere binaen kasımpaşa kulübü futbolcularıyla karşıyaka kulübü yöneticilerinin aracı olarak faaliyet gösteren osman kaymak'ın delaletiyle yapacakları maçta sonucu hususunda evvelden bir anlaşmaya vardıkları kanaatine varıldığından, futbol müsabaka yönetmeliğinin 29. maddesinin (b) fıkrası gereğince kasımpaşa ve karşıyaka takımlarının bu müsabakada hükmen yenik sayılmalarına ve sonradan yapılan tahkikat sonucuna göre müsebbibler hakkında gerekli cezai işlemin yapılması için tahkikat dosyasının umum müdürlüğe sevkine, üyelerden adnan süvari'nin kararın sâdece tarafların hükmen yenik sayılması hususundaki kısmına muhalefeti ile ve diğer bütün üyelerin kabulüyle ve ekseriyetle karar verildi.
bu karar basına verilmeden istanbul ve izmir bölge başkanlıklariyle ilgili kulüplere özel ulakla gönderilmiştir.
karşıyaka'nın yaptığı mitingde ağır hücumlara uğrayan yolaç: "dava kapandı" dedi
federasyon k. yaka'nın küme düştüğünü resmen açıkladı. izmir'liler milli lig'in tehirini istediler
orhan ilhan izmir'den bildiriyor
futbol federasyonu şike olayında suçlu görülen karşıyaka kulübüne milli ligden düştüğünü dün resmen bildirmiştir.
kararı alan karşıyakalı idareciler «bunu bekliyorduk. en kısa zamanda danıştaya iptal dâvası açacağız» demişlerdir.
muhtelif komiteler halinde çalışan ve yapılacak itirazın ana hatlarını tesbit eden k.s.k'lılar ligden düştüklerine dair federasyon kararını tanımayacaklarını ve davalarını sonuna kadar savunacaklarını bildirmişlerdir. bu arada bir heyetin başkente gönderileceği açıklanmıştır.
yolac «dosya kapandı» dedi
karşıyaka kulübünün evvelki gün tertiplediği mitingde tenkidlere hedef teşkil eden devlet bakanı malik yolaç, «resmi açıklamda da temas ettiğim gibi karara karşı itiraz yolları açıktır. hakkımda ileri sürülen iddialara verilecek bir cevabım yok. bu dosya kapandı.» demiştir.
karşıyaka kulübünden bir heyet milli ligin durdurulması için ankara'ya gitmiştir.
olayda, karşıyaka'ya aracılık yaptığı bildirilen osman kaymak da iki avukatla birlikte dün başkente gitmiştir. kaymak, şike olayı sırasında ankara'da olduğunu açıklamış ve sanayi odası toplantısına katıldığını söylemiştir. kaymak, elinde o tarihte başkentte olduğuna dair vesikalar, fatura ve uçak biletleri bulunduğunu ilave esmiştir.
futbol federasyonu üyesi ve milli takım teknik direktörü adnan süvari dün manisa ordu spor okulunda gazetecilerle yaptığı görüşmede, karşıyaka'nın küme düşürülmesiyle ilgili tahkikatın devlet bakanı malik yolaç tarafından yürütüldüğünü söylemiş ve «verilen karar çok yanlıştır. ve ilerisi için kötü misal olacaktır. ben başta futbol federasyonu başkanı muhterem özyurt ile federasyon üyelerinin çok muhterem kişiler olduğu kanaatindeydim, hepsini sevmiştim. karşıyaka kulübü ceza verilmesi ve böylece fikirlerinin ayrılması beni çok üzdü.» demiştir.
«karşıyaka hakkında verilen kararın aleyhinde rey kullandığım için vicdanen müsterihim» diye konuşan süvari bu konudaki fikrini de şöyle açıklamıştır:
«- oyuncular tarafından yapılan şike kulübe mal edilmemeliydi. milli lig maçlarında neler oluyor_ bunları hepimiz biliyoruz. onun için alan ile veren cezalandırılmalıydı. federasyonda şike olayını talha altınbaşak bizlere anlattı. izmir'de hazırlanan şike dosyası da reddedildi. maça ait hakem ve müşahit raporları nazarı dikkate alınmadı. bu konu üzerinde de çok durdum. bu ileri sürdüğün fikirlerde de yalnız kaldım. ben şimdiye kadar girdiğim toplantılarda hiç yalnız kalmamıştım. bu davasını karşıyaka kazanınca en çok sevinen ben olacağım.»
göztepe kulübü suvari'ye antrenörlük için 10.000 lira maaş vereceğini bildirmiştir.
dava bir hukuk dâvası değil, bir ahlâk davasıdır. bunun içindir ki devlet bakanı ve futbol federasyonu spor çevrelerinin içinde ve dışında kendilerini ve kararı destekleyen pek çok sağduyu sahibi bulacaklardır.
olayı sadece bir hukuki mesele olarak ele alanlar aldanmaktadır ve üstelik bunların bastıkları çürük tahtaların çatırdadığını görmek için kararın gerekçesini okumak yetecektir.
bir defa, gürültü çıkaranların bütün iddiaları şimdiden hemen hemen bir tek noktada toplanmaktadır: delil yetersizliği.
oysa, yönetmelik, şike olayını açıkça ispatlayacak delillerin değil, şike olayına kanaat getirtecek maddi vakıaların tespitini istemektedir. düşünmek gerekir ki, hakem kararlarındaki takdirlerin bile kesin olduğu spor sahalarında, maçın sonucu üzerinde anlaştığına kanaat getirilenleri «yenik» saymak için ceza hukukunun anladığı anlamda «ispat edici delil» aramakta mantık yoktur.
nerede kaldı ki, kararın gerekçesi karşıyaka kulübünün bu işle ilgisini hukuki açıdan da «ispatlayacak» nitelikte deliller, göstermektedir.
mesele bu değildir. karar verilmiştir ve her idari karar gibi bunun için de başvurulacak kanun yolları vardır. mesela işin ahlaki yönündedir.
şike yapılmıştır. bir kulüp idaresi, rakip kulübün futbolcuları ile maçtan önce, maç sonucu hakkında anlaşmaya varmış ve bunun için para vermiştir. ortada bir kulübün idaresi ve bir başka kulübün, futbolcuları vardır. kasımpaşalı futbolcular gereken cezayı almışlar ve üstelik sporculuğa, yakışmayan hareketlerinin asıl cezasını özel hayatlarındaki dostluklarını, itibarlarını kaybederek, acı acı görmüşlerdir.
nihayet, yönetmelik icabı, kaybettikleri maçta «hütmen yenik» sayılmışlardır. ama burada kasımpaşa kulübünün hukmi şahsiyetine hücum etmek kimsenin aklına gelmemiştir.
karşıyaka'da ise futbolcular şerefle mücadele etmişler, kendi sahalarında - zaten yenmeleri mümkün olan- bir takımı yenmişlerdir. ama karşıyaka kulübünü — spor sahası dışında— temsil edenler, sonradan «bizimle ilgisi yoktu diyebilecekleri bir adamı kullanacak kadar ince düşünerek düpedüz «şike» yapmışlardır.
şimdi türk spor tarihinin en eski kulüplerinden biri olan karşıyaka'ya ve karşıyaka'yı sevenlere düşen bir görev vardır: bu idarecilere, kasımpaşalı sporseverlerin kasımpaşalı futbolculara yaotıklarını yapmak.
karşıyaka'nın şerefli adını «sporda şerefsizlik» demek olan «şike» ye karıştırmayı idarecilik sananlara en kesin ve en iyi cevabı bizzat karşıyaka verecektir.
şimdi karşıyakalılar olayları dikkatle izlemeli ve kendilerini kurtarmak için 52 yıllık karşıyaka'yı sonu gelmez badirelere sürüklemeğe uğraşanların ardından gitmektense, onların yakasına yapışıp kulüplerinin şerefinin hesabını sormalıdırlar.
ortada lekelenmiş bir karşıyaka değil, karşıyaka'yı lekelemeyi marifet saymış işgüzarlar vardır. yeşil - kırmızılılar yıllarca spor sahalarında nice galibiyetler ve nice mağlûbiyetler almıştır. bunların hiçbiri karşıyaka'nın şerefine fiske vurdurmamıştır. ve eğer bir spor kulübü olarak karşıyaka bu işgüzarlara haddini bildirirse — ki mutlaka sonuç bu olacak — şerefi gene zedelenmemiş olarak türk sporunun geleceğinde kendisine düşen görevleri eskisi kadar şerefle yerine getirecektir.
karşıyaka - kasımpaşa maçındaki şike olayına ismi karışan osman kaymak'ın, karşıyaka kulübü ile ilgili olduğu isbat edilen bir vesika dün futbol federasyonuna verilmiştir.
buna göre, fenerbahçe'li basri dirimlili, karşıyaka kulübüne kiralanırken osman kaymak, yeşil-kırmızılı kulübün ikinci başkanı olarak imza kullanmıştır.
devlet bakanı maaş alamayan futbolcuların durumunu ele aldı. ksk açık mektup neşretti
devlet bakanı malik yolac, kulüplerin teftiş edileceğini açıklamıştır. futbolcularına maaş ödeyemeyen kulüplerin tesbit edileceğini bildiren yolaç, «aylarca maaş alamayan futbolcular var. teşkilât olarak bunun fatihe geçeceğiz» demiştir.
şike kararı ve çekilme
devlet bakanı olarak şike olayı kararı üzerinde son sözü söylediğini tekrarlayan yolaç, izmir kulüplerinin milli ligden çekilecekleri yolundaki haberlerle ilgili olarak «çekilirlerse, tabanca kuvvetiyle oynatamayız» demiştir.
karşıyaka, yolaç'a açık mektup neşretti
izmir, özel
karşıyaka kulübü başkanı ibrahim kahya devlet bakanı malik yoloç'ı «bölgecilik ve siyasi yatırım yapmakla» suçlayan bir açık mektup yayınlamıştır. yolaç hakkında ağır ithamlarla dolu mektubunda kahya şöyle demektedir:
«sayın devlet vekili malik yolaç, itiyat haline getirdiğiniz peşin hükümle karar vermek alışkanlığından kurtulamadığınızı gazetelerdeki beyanlarınızın tetkikinden maalesef müşahede etmekteyiz. elinizde hiç bir mûsbet delil yokken yüzbinlerin temsilcisi ve sevgilisi olan bir camianın mümtaz, faziletli ve karakter sahibi idarecilerini, haksız isnatlarla kötülemek gayretindesiniz.»
özyurt, k.s.k.'nın tehiri icra kararı için yaptığı müracattan bir netice çıkmayacağı kanaatinde. adnan süvari ağız değiştirdi
ankara, özel
futbol federasyonu başkanı muhterem özyurt, türkiye liginin bu yıl 5 eylülde başlayacağını söylemiştir.
özyurt bu karara polonya ile 27 eylülde yapacağımız milli maçın sebep olduğunu bildirmiştir.
federasyon başkanı, «karşıyaka tehiri icra kararı için danıştaya başvuracak, bunun için ne düşünüyorsunuz?» sualini «eldeki deliller çok sağlam, kararın değişeceğini zannetmiyorum.» diyerek cevaplandırmıştır.
muhterem özyurt, «karşıyaka'nın teklifini danıştay kabul ettiği takdirde milli ligin akibeti ne olacak? bu takdirde gecikme olabilir mi?» diye sorulan ikinci bir suale de, «eğer böyle bir şey olursa ki, bu çok uzak bir ihtimaldir, elbet de ki milli ligin başlama tarihinde bir iki günlük bir gecikme olabilir.» şeklinde cevap vermiştir.
süvari ağız değiştirdi
ankara, özel
futbol federasyonu başkanı muhterem özyurt ile dün manisa'da bir telefon konuşması yapan adnan suvari, karşıyaka'nın hükmen mağlûp edilmesi ile ilgili olarak gezetelere herhangi bir beyanat vermediğini söylemiştir.
süvari gazetelerde çıkan haberler için futbol federasyonu başkanına şunları söylemiştir: «ban katiyen bu şekilde beyanat vermedim. gazeteciler benden israrla laf almak istediler. kendileri bildikleri gibi yazıyorlar.»
muhterem özyurt, salı günü manisa'daki antrenörlük kursuna gideceğini ve orada süvari ile bir konuşma yapacağını bildirmiştir.
futbol federasyonu başkanı muhterem özyurt, kendisini ziyaret etmek isteyen hiç bir karşıyaka heyetini kabul etmeyeceğini de açıklamıştır.
karşıyaka, federasyonu umum müdürlüğe şikâyet ediyor
izmir, özel
karşıyaka kulübü, futbol federasyonunu beden terbiyesi umum müdürlüğüne şikayet edecektir.
kulüp başkanı ibrahim kahya 16 kişilik hukuk istişare heyetinin 8 azasının bu mevzuda görüşmeler yapmak üzere ankara'ya gideceğini açıklamıştır. kahya, futbol federasyonunun hükmi bir şahsiyeti olmadığını belirtmiş ve kararın ancak b. t. umum müdürlüğünce verilebileceğini söylemiştir.
futbol federasyonu başkanı özyurt, şike olayı kararı ile ilgili açıklamasında «şerefli karşıyaka kulübüne ve onun çok geniş kültürlü ve olgun camiasına herhangi bir isnat ve töhmette bulunmaya biç kimsenin hakkı yoktur» demiştir.
federasyon'un, karşıyaka kulübü ile hiç bir ihtilâfı olmadığını tekrarlayan özyurt, şöyle devam etmiştir:
«— küme düşmemek için bir kaç kusur görüşlü kimsenin normal olarak kazanacakları bir müsabakanın hazırlığını, süşme korku ve endişesiyle önceden plan altına almaları, bilahare de bundan kaçınamamaları turk sporuna bunca yıllar hizmet etmiş şerefli karşıyaka kulübünün başına bu derdi açmıştır.»
bildiride «olaylara ismi karışanlara ve karşıyaka kulübüne kendilerini ibra etmek için bir hukuk devleti olan demokratik türkiye'de bütün adli ve kanuni müesseselerin kapılarının ardına kadar açık olduğu belirtilmekte ve bir hata yapılmışsa veya bir eksiklik varsa bu suretle suçluların bulunmasına yardım edecekleri» kaydedilmektedir.
karşıyaka - kasımpaşa maçındaki şike olayına dair verilen karar üzerine istanbul radyosu'nda dün gece abdi ipekçi tarafından tertiplenen ve devlet bakanı malik yolaç, halit kıvanç, sahir özbek'in katıldıkları açık oturum'un özetini yarın spor sayfamızda bulacaksınız.
karşıyaka - kasımpaşa maçındaki şike olayının yarattığı akisler ve olayın aynı zamanda bir ahlâk dâvası olarak ele alınması, sporla ilgili olmayan çevreleri dahi bu konuya eğmiştir. istanbul radyosunda «açık oturum» programını yöneten abdi ipekçi de, bu gerçekten hareketle son oturuma konu olarak «şike olayı»nıı seçmiştir. spor işlerinde yetkili devlet bakanı malik yolaç'ın bu oturuma katılmasına mukabil, karşıyakalılar yapılan daveti kabul etmemiş ve toplantıya gelmeyeceklerini bildirmişlerdir. bu sebeple federasyon kararını doğru bulmayan bir gazeteci (yeni istanbul spor yazarı sahir özbek), karşıyakalıların görüşünü benimsediğini belirterek oturumda yer alınıştır. hem hukukçu, hem spor yazarı ve spor spikeri olan halit kıvanç da, oturumun üçüncü elemanı olarak tartışmaya katılmıştır.
açık oturum'u bu noktaları ifade ile açan abdi ipekçi, ilk sözü malik yolaç'a vermiş. devlet bakanı da şike olayının nasıl meydana çıktığını, tahkikatın nasıl geliştiğini, çeşitli yönlerden yapılan incelemelerin şikenin gerçek olduğu sonucunu verdiğini naklettikten sonra şöyle konuşmuştur:
«tahkikatın ilk safhasında paranın alındığı sabit olmuş, fakat kimin verdiği öğrenilememişti. ancak iki futbolcunun şahsen bana yaptıkları ve sonradan imzaladıkları yazılı ifşaat, bu noktayı da aydınlattı. bu arada maçın hakeminin dahi çok önceden öğrenildiğini anladık. esasen uzun zamandır bu nokta üzerinde de duruyorduk. hakemlerin kim olduğunun federasyondan nasıl sızdığını da önemle araştırıyoruz.»
yolaç, federasyon kararının karşıyaka'ya bir ceza olmadığını. sadece yönetmeliğin tatbik edilişinin neticesi bulunduğunu belirttikten sonra, sahir özbek, «meselenin niçin evvelâ federasyonca ele alınmadığını. ceza heyetinin kasımpaşalı futbolcuları cezalandırdığı halde karşıyaka hakkında delil bulamadığını açıkladığını, bu bakımdan heyetin tenakuza düştüğünü» öne sürmüştür. devlet bakanı, meselenin bir ahlâk dâvası olması sebebiyle bakanlığının ciddiyetle bu konuyu ele aldığını. ceza heyeti kararında tenakuz olmadığını, kasımpaşalıların yenilmek için para aldıklarını itiraf ettiklerini, parayı veren belli değil diye parayı alanları cezasız bırakmanın doğru olmayacağım, maçın şike olduğu kabul edildiğine göre federasyonun yönetmeliği tatbik yoluna saptığını söylemiştir.
bu arada «maçın sonucu üzerinde anlaştıklarına federasyonca kanaat getirilen takımların hükmen yenik sayılacağına» dair yönetmeliğin 29. maddesi okunmuştur. sahir özbek, sadece kanaatle bir takım hakkında karar verilmesinin adil olmadığı noktasında ısrar etmiş. malik yolaç ise «maddenin sarih olduğunu, şikede 2 kere 2'nin 4 edişi gibi açık delil bulmak güçlüğü sebebiyle maddenin böyle hazırlanmış olduğunu, itirafların yeter delil olduğunu» belirtmiştir.
oturumun yöneticisi abdi ipekçi, sahir özbek'e «sizce şike bahis konusu mudur?» diye sormuş, özbek de «benim vardığım kanaat, karşıyaka - kasımpaşa maçında şike yapıldığıdır. ama bence kanaat kafi değildir. müsbet delil lazım» cevabını vermiştir. olayın hukuk açısından tartışmasına katılan halit kıvanç «bunun ilk şike olayı olmadığına inandığını, fakat delil yokluğundan, ispat güçlüğünden bugüne kadar hiç birinin ortaya çıkmadığını» ifade ettikten sonra, «yönetmelik sadece kanaat aradığına göre ceza hukukunun genel prensipleri bakımından, federasyonun kanaatle karar vermesinin mevzuata uyduğunu, ancak bu olayla anlaşıldığı üzere yönetmeliğin bu husustaki maddelerinin yeniden ele alınması gerektiğini» söylemiştir. karşıyakalıların üzülmekte haklı olduklarını belirten kıvanç, «fakat hedefleri yanlış. kendilerini bu duruma düşüren, 52 yıllık şerefli geçmişlerine leke sürmeğe çalışanlar, asıl hedefleri olmalı...» demiştir. teknik yönden o günkü karşıyaka'nın o günkü kasımaşa'yı 4-0 değilse bile 2-0 yenecek kudrette olduğuna inandığını ifade eden halit kıvanç, ipekçi'nin bir sorusuna cevaben «mevcut mevzuata göre, federasyon yönetmeliği tatbik etmekle doğru davranmış, ama neticede iki üç kişinin hatâsından bir topluluk zarar görmüştür. mevcut yönetmeliğe göre verilen karar normaldir, ancak ilerisi düşünülerek yönetmeliğin yeniden ele alınması da isabetli olur» şeklinde konuşmuştur.
devlet bakanı malik yolaç, «federasyonun karşıyaka'ya ceza vermediğini, ceza vermesinin bahis konusu olmadığını, cezanın ceza heyeti tarafından verilebileceğini, federasyonun kanaate dayanarak, ceza heyetinin ise müsbet delille karara varacağını» söylemiş, «eğer karşıyaka ligin ortalarında bulunsa, meselâ beşinci durumda olsa hükmen yenik sayıldığından altıncılığa düşecek ve böyle gürültü de kopmayacaktı. nitekim beyoğluspor'un itirazı üzerine hükmen yenik sayılan galatasaray, üçüncülükten dördüncülüğe düştü, hiç bir hâdise çıkmadı bu yüzden... karşıyaka sonda olduğundan hükmen yenik kararıyla kümeden düştü ve fiilen cezalandırılmış zannedildi» demiştir.
sahir özbek, federasyonun kanaatle karar vermesinin yetersizliğine tekrar dokunmuş, bu arada ifade verenlerin durumunun dikkate alınması gerektiği, ifşaatta bulunanların beykoz'da doğmuş futbolcular olduğunu söylemiştir.
40 dakika süren oturumun sonunda abdi ipekçi, tartışmaları şu sonuca bağlamıştır: «karşıyaka - kasımpaşa maçında şike olduğu intibaı, bu oturuma katılan devlet bakanı yolaç'la, özbek ve kıvanç'ta mevcuttur. yalnız bu kanaatin, neticede doğurması gereken durum hususunda ayrılık vardır. sahir özbek'e göre, karar sonunda karşıyaka kümeden düştüğüne göre, bu kadar ağır bir sonuca varan kararın kanaatle değil, müsbet delillere dayanılarak verilmesi lâzımdı. halit kıvanca göre ise, yönetmelik kanaati yeter saydığına göre, federasyon yönetmeliği tatbik etmek zorundaydı. malik yolaç ise, ceza heyetinin delille, federasyonun ise kanaatle karar vereceği hükmündedir. duyulan reaksiyon, aslında iki tarara da yönetmeliğin tatbikinde karşıyaka'nın kümeden düşmesi sonucunu vermiş olmasındandır.»
karşıyaka hakkındaki karara muhalif olan adnan süvari istifa etmiyor
adnan süvari dün izmir'de milliyet'e verdiği demeçte, şimdilik federasyondaki görevine devam ettiğini söylemiştir.
açıkladığına göre, süvari ayrılmak kararını federasyon başkanı özyurt'a etrafıyla anlatmış, fakat başkanın, «kritik zamanda görevden ayrılmaması» talebi üzerine önümüzdeki günlerde halledilecek bazı problemlerin sonuçlanmasına göre, göreve devama karar vermiştir.
bu hafta sonunda yapılacak toplantıda milli takım seçmeleri, menecer ve antrenör meselesi üzerinde geniş açıklama yapacağını bildiren süvari, milli takımın çalışma tarzı hakkında da bir rapor sunacağını ve istifa edip etmemek hususunda kesin kararı o zaman vereceğini söylemiş, «eğer federasyondan ayrılmazsam ikinci kademede bir görev isteyeceğim.» demiştir.
süvari'ye göre türk mıill takımının kendine has bir taktiği olacak ve maçtan 10-15 gün öncesinden kesin denemelerle uygulanacaktır.
adnan süvari, futbol federasyonu üyeliğinden istifa etmiş ve dün göztepe takımını çalıştırarak antrenörlüğü tercih ettiğini açıklamıştır. süvari'nin nezaretindeki dünkü göztepe antrenmanını büyük bir seyirci topluluğu takip etmiş ve sık sık süvari lehinde tezahüratta bulunmuşlardır.
göztepe kulübünden 6500 lira maaş alacak olan süvari, böylece şu anda memleketimizin en pahalı antrenörü ünvanını tanımaktadır.
başbakan ismet inönü bugün cezalı sporcuların af kararını imzalayacaktır.
devlet bakanlığı tarafından hazırlanan tasarıya göre af'tan 28 ağustos 1964 tarihinden önce suç işlemiş sporcular faydalanabileceklerdir.
1. 29.8.1964 tarihine kadar işlenmiş bütün suçlar, ihtar, geçici hak mahrumiyeti, yarışmadan men ile tecziyesi istenilen sporcular hakkında takibat yapılmayacaktır.
2. 18 aya kadar bütün hak mahrumiyetleri affedilmiştir.
3. 18 aydan fazla ceza alan sporcuların bu müddeti düşüldükten sonra geri kalan günlerin de üçte ikisi kaldırılacaktır.
boykot alan k. paşa'lı futbolculardan arif, altuğ, turgut ve gazanfer hemen faydalanacak
turhan doğu ankara'dan bildiriyor
devlet bakanı malik yolaç spor cezalarının af kararının bugün imzalanacağını açıklamış ve bir günlük gecikmeye bâzı formalitelerin sebep olduğunu söylemiştir.
af kararından 200'e yakın sporcunun faydalanacağı tahmin edilmekte ve şike olayından ceza almış olan kasımpaşalı futbolcuların da grup grup cezadan kurtulacakları bildirilmiştir.
kasımpaşa'nın bir yıl cezalı futbolcularından arif, altuğ, turgut ve gazanfer derhal aftan faydalanacak, iki yıl ceza alanlardan özkay, ergun, mete 1 ay sonra, üç yıl ceza alanlardan adnan, erol, sedat, yılmaz, raşit, k. erol 5 ay sonra futbol oynayabilecektir. cezalı futbolcular kararı büyük bir sevinçle karşılamıştır. idareciler ise bu konuda şimdilik bir şey söylememektedirler.
karşıyaka - kasımpaşa maçı ile ilgili şike sürecinde, karşıyaka'nın federasyon ve devlet bakanı malik yolaç'ı "bölgecilik" ile suçlamasının en büyük nedeni, 1963-64 sezonu sonunda 3 istanbul takımının ligden düşmesi ve akabinde yetkililerin istanbul takımlarından beykoz'u kurtarmak için karşıyaka'yı kurban seçtiği düşüncesi idi.
karşıyaka (ve ona deste veren izmirli kulüpleri) savunmalarını genelde bu konu üzerinden yapmışlar...
ayrıca, 26 mayıs 1964'de milliyette yayınlanan "3 istanbul kulübünün düşmesi üzerine milli lig tehlikede" başlıklı haberin içeriği enteresandır. istanbul kulüpleri giderlerinin artacağını söyleyip milli ligin feshedilip, mahalli lig haline dönülmesini istemişler, federasyon yetkilileri de o günkü mevzuatın devam ettirileceğini söylemişler.
bu haberdeki ilginç bilgilerden biri de konuşan istanbul takımlarının "lige müessese takımları doldu. geçmişi olan takımlar düştü. ya onlar da düşsün ya da geçmişi olanlar lige gelsin" önerisi idi...
birkaç gün sonra istanbul takımları, ligin 20 takım olmasını ve düşen istanbul takımlarının lige katılmasını teklif etmişler ama federasyon tarafından bu istek kabul edilmemiş. ve akabinde ligdeki 18 olan kulüp sayısı 1964-65 sezonunda 16'ya düşürülmüş.