hatırı sayılır bir zamandır maça gitmiyor olmanın rahatsızlığı ve artık stadta maç seyretme arzusu ile, büyük bir heves gittiğim mersin maçından yanıma kar kalan, canlı olarak izlenmiş bir penaltı oldu..hatta bir ara "ne zamandır iyi gidiyorduk, ben maça gelince mi böyle oldu acaba, yoksa totem yapıp maçlara gelmesem mi?" söylemlerim allahtan çok rağbet görmedi.. maçın en ilginç diyaloglarından biri de,havanın soğukluğu ile uyuşmuş el ve ayaklarımı hissetmez olduğum bir anda mali'ye " biliyor musun ben hiç tribündeyken canlı penaltı izlemedim" dememin üzerine, mali penaltı olan maçları sayarken, hakemin çaldığı düdük ve mali'nin "al sana penaltı, keşke başka bişey isteseymişsin" demesi üzerine başlayan "keşke fark deseydim, keşke 3. lük deseydim gibi dileklerin devamı, ve fekat tanrı'nın "hakkını kullandın" der gibi, son dakika gölünü bir penaltı olarak vermesi.. benim için başka bir ilk de, maçlara gitmeye başladığımdan beri ilk defa, bir takımın oyuncusuna bu denli öfke kusan bir gençlerbirliği taraftarı görmemdi.haketti mi , etti :) soğuğa ve yenilgiye rağmen, uzun süre sonra yine tribünde maç izlemek ve yine uzun zamandır görmediğim herkesi görmek çok keyifliydi..