bir çok gençlerli arkadaşın bence aşırı bir duyarlılıkla takip ettiği bir maç oldu bu maç.
evet ankaragücü zor durumdaydı, neredeyse tamamen gençlerden oluşan bir kadro ile sahaya çıkıyorlardı, beş kuruş paraları kalmamıştı falan ama tüm bunların da suçlusu bence camianın tam da kendisiydi. bugüne kadar başarı için hey şey mübah diyenler, gökçek geldiği zaman daha önce her ortamda sövdükleri adamdan nemalananlar, karşı çıkanları zorla susturanlar hele, en büyük sorumlusu idi yaşananların.
tek suçsuz vardı olaylarda o da sahadakiler. zaten onlar da her gittikleri yerde gereken hürmeti görüyorlar.
neyse, böyle bir ortamda yenilelim diyen arkadaşların bile olduğunu bilerek maça gitmek hiç içimden gelmiyordu ki (bu arada deplasmandaki ankaragücü maçlarını ayrı severim. en azından biz bizeyizdir ve kendi tribünümüzde rakiple uğraşmak durumunda kalmayız) başka sebeplerden de maça gidişim iptal oldu. evde izledim maçı. ve yine her şey tam tahmin edildiği gibi gelişti. maçı kazanmamızı sağlayan golün sahibi hurşut golden sonra aralıksız ıslıklandı, küfür yedi, kartopu yağmuruna tutuldu. tribündeki arkadaşlardan aldığım bilgiye göre de kurulduğunda kendilerini alternatif bir oluşum olarak gösteren ama doğalında aslında diğer hiç bir ankaragücü taraftar grubundan farkı olmayan ankaragücü taraftar oluşumlarından birisi tarafından da tribünümüz gerekli küfrü yedi ve maç bitti.maçın son on dakikasında hep bir ağızdan cemal aydın ve gökçek'e edilen küfürler de bir o kadar samimiyetsizdi. önümüzdeki günlerde bunlardan birisi başa yeniden gelse büyük başkan el sallaya dönecek küfürler ne kadar samimi olabilir ki.
bu derbi tarihe son derbi olarak mı geçer bilemiyorum ama geçse o kadar üzülür müyüm çok da emin değilim.