trabzonda en eski (1921) kurulan futbol kulübü olan trabzon idmanocağı 50 yıl boyunca "trabzon spor"unu çok iyi temsil eder. 1966'da "trabzon sporu"nu temsil etmek için tüm kulüplerin trabzonspor adı altında yeni bir renk ile birleşmesi önerilir. ocaklılar bunu bir türlü kabul etmezler. zira, 50 yıldır trabzon'u çok iyi temsil etmektedirler. gel zaman git zaman çeşitli zorlamalarla takım amatörlükten profesyonelliğe geçmeyi sonra da isim hakkından vazgeçer. en azından "renklerim kalsın" der ama o da olmaz...
sevecen tunç'un "trabzon'da futbolun toplumsal tarihi: mektepliler, münevverler, meraklılar" kitabından;
feyyaz tuğlu: "kaptan rıza bey, idmanocağı'nın kapanmasına bir türlü alışamadı. amatörlükten nasıl profesyonelliğe geçilir? ama onu da kabul etti. orhan şeref apak, bir de ulvi yenal, bir de hasan polat... onlar ankara'da. bir tanesi babamın sınıf arkadaşı. onlara telgraf çekildi. nasıl ankara'dan izmir'den üç takım geliyorsa pekala trabzon'dan da iki takım gelebilir profesyonel lige. idmanocağı ve idmangücü. ama omadı. babam da hüsrana uğraı. sanki bir çocuğu ölmiştü... sonra trabzonspor'un şampiyon olduğu ilk sene şanil ekinci babamı maça davet etti, ama sağlık sorunları yüzünden babam maça gidemedi."