özgür topyıldız'ın "anadolu yıldızı eskişehirspor" kitabında 1970 temmuzunda eskişehirspor'a transfer olan ve bu maçta ilk kez eskişehir formasını giyen süreyya özkefe ile ilgili şöyle bir anı var;
on yıl beşiktaş defansında görev yapan ve takımla iki şampiyonluk yaşayan, ardından temmuz 1970'de eses'e transfer olan süreyya özkefe'nin adana demirspor'dan beşiktaş'a kaçırılış öyküsü hayli ilginçtir. dönemin araba ya da otobüsle adam kaçırma hikayelerine bugün için uçağı da eklemek aklımıza gelir ama trenle futbolcu kaçırma fikri gerçekten özgündür ve tam baba hakkı'lık bir operasyondur!
"ankara demirspor'da oynarken beşiktaş'lı yöneticiler tarafından izendiğimi bir şekilde öğrendim. bana transfer teklifinde bulundular ama o günlerde galatasaray ve fenerbahçe de peşimde... bir gün evde otururken yakın arkadaşlarım geldiler. yemeğe çıkmayı teklif ettiler, kabul ettim. beraberce 19 mayıs stadı'nın büfesine gittik. yemeğin ortalarına doğru 'biz tuvalete gidiyoruz' diye dışarı çıktılar ve üzerimden kapıyı kilitlediler. akşama kadar orada hapis kaldım. sekiz gibi arkadaşlarım ve takım yöneticileri gelip beni sincan'a götürdüler. ben artık anladım kaçırıldığımı ama hiç beklemediğim bir şey oldu. trenle kaçırılıyordum. yataklı trenle istanbul'a kadar gittik. bir anda kendimi baba hakkı'nın yazıhanesinde buldum. neyse, oturduk anlaştık ve ben o gün beşiktaşlı oldum..."
not: süreyya 1961-1962 sezonunda beşiktaş forması giymeye başlamıştır...
) 
