başabaş bir mücadele halinde geçen oyunda siyah-beyazlılar şenol (2) ve güven’in golleriyle enerjik rakiplerini 3 – 0 mağlûp ettiler
beşiktaş, kasımpaşa gibi bir engelden, doğrusu oynadığı futbola kıyasla dolgun ve rahat bir skorla kurtuldu…
halbuki, maçın başında her şey iki takım arasında başabaş bir mücadelenin başlamak üzere olduğunu gösteriyordu. incecikten, üşüterek, ürperterek yağan yağmur… bayrak direklerini esneten rüzgâr… futbol için gayri müsait hale gelmiş bir saha… kasımpaşa takımının müdafaadaki intizamı ve beşiktaşın durgunluğu… haftanın güç maçlarından biri bu şartlar altında ve kaygan sahada süratli bir seyir tâkip etmeğe başlamıştı.. kasımpaşa, rakibinin durgunluğundan faydalanarak bütün canlılığını maça vermiş, bir şeyler arıyordu. daha 8. dakika dolarken solaçıkta oyalanan yılmaza, fikrinin bulunmaz bir fırsat hazırladığına şâhit oluyorduk. ama, yılmaz, bu bulunmaz fırsatı, âdeta göstere göstere kaleci necminin kucağına atıyordu.
siyah – beyazlılar ise daha ziyade santrforvet güvenin hazırladığı paslarla gol şansını yokluyor ve tabiî bir netice alamıyorlardı. 20. dakikadan sonra beşiktaş kalesi üç mühim tehlike atlattı. 17. dakikada nemcinin kalesi civarında top ayaktan ayağa gitti, geldi, ciddi bir darbe bulamadan uzaklaştı. bunu üç dakika sonra ahmetin arka arkaya patlattığı iki şüt takip etti. tabii kalede güvenilir kaleci necmi vardı. müdafaasını rahatlatan hareketleri birbir arkasına sıraladı. beşiktaş bir türlü kendini bulamıyor ve devreyi güvenin hâzım tarafından kornere atılan kafa şütüyle golsüz kapıyordu…
ikinci yarıda beşiktaşın forvet hattında «maça alabilir» kanaati veren kıpırdanışlar vardı, şenol. hareketsiz kaldığı solaçıktan sevdiği bir yere. soliçe gelmiş. ilk devrenin koşan adamlarından ahmet ise arkadaşının yerine kaymıştı. bu kıpırdanış 49. dakikada gole giden hâdiseyi yarattı. birol, tam ceza sahasının önünde favlle durdurulmuş. şenol verilen ceza vuruşundan köşeyi görmüştü. 1-0 galip duruma geçen siyah – beyazlılar ikinci gollerini atabilmek için bir hayli beklediler. bunun sebebi kasımpaşaııın maçı bırakmamış olmasındaydı. hakikaten lâcivert – beyazlılar boş sahay, harmanlayan ali ihsanla, müdafaanın heı tarafına yetişen adnanın gayretiyle beraberlik sayısını çıkaracak fırsatları ele geçiriyorlardı. ne var ki, takımın golcüsü yılmaz kötü bir günündeydi ve kasımpaşa alabileceği puandan oluyordu.
beşiktaş 75. dakikada 2-0 öne geçti. güven rakip defansa dalmış, selimin pasını kaçırdıktan sonra tekrar topa hâkim olarak şutünü atmıştı. selim topu bir anda ortalamış ve şenol kafayla kale yakınında sayıyı kaydetmişti. artık beşiktaş kati neticeyi kilitlemiş sayılırdı. bu sebeple 89. dakikada güvenin bir çift vuruştan takımına kazandırdığı gol beşiktaşın üçüncü golü olmaktan zi yade, güvenin istanbuldaki ilk resmi golü olarak tribünlerde sevinç yarattı. ancak. beşiktas güven meselesini en kısa zamanda halletmek mecburiyetindeydi. taşıdığı 9 numaralı formaya rağmen. pas dağıtan bir insayd hüviyetiyle çalısacaksa o takdirde güvenin yeri değiştirilmeli veya iki insayd ağır yapısına rağmen dar bölge içerisinde topa iyi vurmasını bilen bu oyuncuya yardım etmeliydi…